HALKLARI VE DEVRİMLERİNİ DEĞERSİZLEŞTİRMEYİN
15 Temmuz 2016 darbesinin üzerinden tam 8 yıl geçti. Darbe teşebbüsünde bulunan güdümlü ve kukla yapı görüldü, deşifre edildi, mensupları derdest edildi. İlginçtir, darbenin asıl eli meşum ve emperyalist üst akıl hep es geçildi. Aynı el bugün, hiç eski düşmanlığından geri durmadan Irak, Lübnan, Suriye, İran ve Türkiye’de aktif olarak fitne ve fesat üretmektedir.
Gazze’deki katliam ve vahşetin aynı üst akılın bilgisi ve desteği dışında olduğu söylenebilir mi?
1924, 1960, 1982, 28 Şubat ve 15 Temmuz darbelerinin arkasında hep ‘dinimize, inancımıza, değerlerimize, dillerimize ve renklerimize’ düşman, tahammülsüz ve ötekileştirici şeytani mekanizma niçin hala es geçilir, lanetlenmez, olmuş ve olası ifsad çalışmalarından sakınılmaz?
Başta mazlum Gazze olmak üzere mazlum her coğrafya; bu şeytani mekanizma sebebiyle ‘mazlum, mağdur, fakir, geri kalmış, çaresiz ve öteki’dir. Bu şeytani mekanizmanın her bir manivelası birer emperyalist şeytanın elindedir. Bu insan görünümlü şeytanlar Siyonist, Evanjelist, Liberalist, Laik, Ateist, Faşist ve Kapitalist kılıflarla dünyaya yön vermeye çalışan ABD, AB, NATO, Rusya, İngiltere, Almanya, Fransa, Çin ve yedekleri çete itrailden başkası değildir.
Neden, her darbe yıldönümünde yerel failleri yönüyle kınanır, dışlanır; ama asıl dış faktörler ve failleri yönüyle es geçilir?
Onlara karşı dik, net ve onurlu bir karşı çıkış ve itiraz sergilenmez?
Sizleri bu izzetli duruşu sergilemekten alıkoyan neyse açık açık söyleyin, bu halk bilsin!
Emin olun, Kurtuluş Savaşı’nda varını yoğunu, 28 Şubat’ta bedenini özgürlüğünü ve 15 Temmuz’da canını zamanını ortaya koyan ve feda eden bu halk yine imanla, cesaretle ve aşkla arkanızda durur.
Dünya şer güçlerinden korkuyorsanız, söyleyin bu halk sizi cesaretlendirir.
Emperyal vampirlerle gizli kapaklı hesaplar varsa bu halk onlara bir çizik atar.
Şeytani hesaplılara kıstırılmış kuyruklar varsa bu halk avcı misali onları avlamayı bilir.
Yok, hala uluslararası ilişkiler ve konsensüs deyip bu halkın aklıyla alay etme fikriniz varsa;
Bilin ki uluslararası diye bir şey kalmadı. Sadece bütün dünyayı havuduyla yutmaya çalışan küresel ve ulusal çeteler var.
Bir de bu ülkede halkın devrimlerini çalıp ‘Laiklik, Milliyetçilik ve Demokrasi’ gibi putlara hediye etme türünden bir akıl tutulması ve halk aldatması var bu naif ve nazik coğrafyada.
Bu halk ‘cihad, direniş ve şehadet’ kavramlarını imanın bir gereği bilir. Bu kavramları alıp ‘demokrasi’ rezilliğiyle halka ‘bayram ve şuur’ diye dikte etmek bir aldanma ve aldatmadır.
…
Ah ikiyüzlü insanlık ve korkak yöneticiler;
Vurulan Müslüman / Gazzeli ise sus konuşma!
Vurulan Charle Hebdo ve Trump ise dünyayı ayağa kaldır.
Vuran Müslümansa hemen terörist ilan et ve toprakları işgal et!
Vuran Yahudi veya Hristiyan’sa adli bir vakadır, de geç!
Yurdu işgal edilen, zenginlikleri talan edilen Müslüman ise
Üç maymunları oyna:
Görme, duyma ve konuşma!
Saldırıya uğrayan sarı saçlı ve mavi gözlülerin ülkesiyse
Topla AB’yi, BM’yi kına, uyar, yalnızlaştır saldırganı
Kalem, almış başını gidiyor gitmesine de…
Mazlum’un dünyasında kıyametler koparken
Zalim tahtıyla sağlam kalacağına kanmasın…