• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

 Haziran ayında yapılması beklenen Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri yaklaştıkça ittifak görüşmeleri ve partiler arasında çekişme ve polemikler artmaya başladı. Bir tarafta adayı belli olan Cumhur İttifakı, diğer tarafta henüz adayını belirleyemeyen Millet İttifakı var. Bunların dışında hiçbir ittifak içinde yer almayan partiler olduğu gibi yeni ittifak arayışları da devam ediyor.

Seçim sath-ı mailine girdiğimiz ve seçim atmosferinin ısındığı süreçte dikkatimizi celbeden husus şudur ki; seçim yaklaştıkça HÜDA PAR’a yönelik saldırılar artıyor.

Önce geçtiğimiz Aralık ayında bir youtube kanalı yayınında “Erken yaşta evlilik” ile ilgili soruyu cevaplandıran HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun açıklamaları belli mahfiller tarafından tamamen saptırılarak Yapıcıoğlu’na yönelik “itibar suikastı” na dönüştürüldü. Yapıcıoğlu ve parti yetkililerinin kararlı tutumu sonucu kara propaganda ve linç girişimleri bertaraf edildi.

Ardından 5 Ocak günü Yapıcıoğlu parti yetkilileri ile birlikte AK Parti Genel Merkezi’nde AK Parti Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir görüşme gerçekleştirdi. HÜDA PAR, Cumhurbaşkanı ile ilk kez görüşmediği gibi, bu son görüşme de olmayacaktır. Aynı şekilde birçok muhalefet partisi ile de defalarca genel başkanlar düzeyinde görüşmeler oldu. Bütün partiler birbirleriyle görüşebilir ve görüşüyorlar bunda bir sorun yok, zaten olması gereken de budur. Lakin ne zaman ki, HÜDA PAR bir görüşme yapıyor nedense birilerine dert oluyor.

Bu görüşmeden hemen sonra HÜDA PAR’a yönelik malum kesimler tarafından saldırılar artmaya başladı. HÜDA PAR’ın gündem olmasına tahammül edemeyen malum tayfa olmadık iftira ve yalanlarla halkı etkilemeye çalışıyor. Bunlar yetmedi CHP’li Özgür Özel, TBMM’de basın toplantısı düzenleyerek; “İttifak ortağı parti programında Kürtçe ikinci resmi dil olmalı diyen HÜDA PAR’la görüşüyor” diyerek MHP’ye seslenip akıl vermeye ve fitne ateşini harlamaya kalkıyor. Evet, HÜDA PAR’ın kurulduğu 2012 yılından beri parti programında bu ibare var da neden şimdi dikkatinizi çekti? HÜDA PAR’ın daha kesinleşmemiş olmasına rağmen ittifak içerisinde yer alma ihtimali bile neden sizi ve malum ortağınızı bu kadar korkutuyor?

Mecliste şov yapmaktan öte bir iş yapmayan Özel’e tavsiyem! Her hafta mecliste HÜDA PAR parti programından bir paragraf okumasıdır. Böylece hem kendisi hem de “kargadan başka kuş tanımayan” kitlesi de HÜDA PAR’ı ve düşüncelerini öğrenmiş olur. Bir kere de olsa faydalı bir iş yapmış olursunuz.

HÜDA PAR Parti Programının: “III - DEVLETİN YAPILANMASI, AMACI VE GÖREVLERİ” bölümünün C bendinde “Kürt Sorunu” başlığı altında şöyle deniliyor: “Kürtçe, Türkçe ile beraber ikinci resmi dil olarak kabul edilmeli, Kürtçe aynı zamanda eğitim dili olmalıdır. Yeterli talep olması halinde anadili farklı olan diğer vatandaşların da kendi dillerinde eğitim alabilmelerinin önü açılmalıdır.”

Bunun dışında Kürtlerin varlığı anayasal olarak tanınmalı, Türkler ve Kürtler, ülkenin asli kurucu halkları olarak kabul edilmelidir.” Ve  “Said-i Nursi, Şeyh Said ve Seyyid Rıza gibi şahsiyetlerin mezar yerleri açıklanmalı, İstiklal Mahkemeleri ile ilgili arşivler derhal açılmalıdır. Medreseler iyileştirilmeli, asli fonksiyonlarına kavuşturulmalı ve medreselerde verilen icazetlere resmi statü tanınmalıdır.” Gibi maddeler var. Bunları da mecliste anlatın böylece HÜDA PAR’ın ulaşamadığı halk kitlelerine siz ulaştırın olmaz mı?

2012 yılında kurulan partinin programında yer alan bu ifadeler sadece orada kalmadı ve defaatle bu konu dile getirildi. Bir taraftan CHP, HÜDA PAR’a saldırırken, diğer taraftan Altılı Masa ortağı Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu geçen haftaki basın toplantısında, Kürtçe eğitimin sorulması üzerine, “Anadilde eğitim hakkını parti programına yazan ilk parti biziz…" dedi. Peki, 19 Aralık 2012’de kurulan ve kurulduğunda parti programına Kürtçe ile ilgili resmi ve eğitim dili konusunu açık bir şekilde yazan bir parti var olmasına rağmen nasıl oluyor da, 2019 yılında kurulan bir parti bunu yazan ilk parti oluyor? Anlayan var mı?

Bu saptırma ve saldırılar yetmedi bir de siyasette tutunamayan Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt da HÜDA PAR'a saldıranlar kervanına katıldı. Tabi saldırayım derken kendi cehaletini ortaya koydu. HÜDA PAR’ın Diyarbakır’da son yerel seçimde sadece 32 oy aldığını iddia etti. Enginyurt'un bu komik ve ucube iftirasına cevap veren HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Faruk Dinç; ''HÜDA PAR’ın Diyarbakır’da 2014 yerel seçimde 33.196 oy, Demokrat partinin ise sıfır oy aldığını belgeyle açıkladı ve hak ettiği cevabı verdi. 

Sonuç itibariyle: HÜDA PAR’ın, sürekli sahada halkla iç içe ve “çözüm odaklı siyaseti” ile çekişme ve polemiklerden uzak bir şekilde halkın değerlerine sahip çıkması ve sorunlarıyla ilgilenmesinin ülke ve bölge üzerinde bir karşılığı olduğunu görenler rahatsız olmaya devam edecektir. HÜDA PAR, sizleri rahatsız etmeye devam edecektir. 

Selam ve dua ile…