• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Bilindiği üzere Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından alınan kararla ailenin korunması ve güçlendirilmesi amacıyla 1994 yılından itibaren her yıl 15 Mayıs tarihi "Aile Günü”, bugünün içinde yer aldığı hafta ise "Aile Haftası" olarak kutlanıyor.

Bu hafta dolayısıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından 81 ilde toplumun tüm kesimlerinin aile değerleri konusunda bilinçlendirilmesi, aileleri destekleyici faaliyetlerin teşvik edilmesi, ailenin güçlendirilmesi amacıyla çeşitli faaliyetler yapılıyor. Geçtiğimiz Cuma günü de cami ve mescidlerde aile ile ilgili hutbe okutulup ailenin önemine vurgu yapıldı.

Buraya kadar her şey güzel ve takdir edilmelidir. Yalnız devletin bu kurumları aileyi koruma adına bu çalışmaları yaparken başta valilikler, belediyeler ve üniversiteler olmak üzere devletin yerel ve merkezi kurumları eliyle aileyi temelinden sarsacak, gençlerimizi inanç ve değerlerinden uzaklaştıracak ifsad ve yozlaştırma faaliyetlerine emir almışçasına aralıksız devam ediliyor. 

Sözde konserler, müzik şölenleri, bahar şenlikleri, mezuniyet törenleri vb. isimler adı altında gençlerimizi, nesillerimizi İslam’dan, inanç ve tarihi değerlerimizden uzaklaştırıp toplumun çekirdeği olan aileyi ifsad amaçlı yıkıcı faaliyetlerle kurumlar desteğiyle adeta bir “Devlet Politikası” izlenimi veren planlı bir strateji uygulanıyor. Bir taraftan “Dindar nesil” denilecek, bir taraftan aileye ve gençliğin önemine vurgu yapan hutbe ve çalışmalar yapılacak, diğer taraftan ise toplumun geleceğini yok etmeye matuf yıkıcı ifsad faaliyetleri teşvik edilerek devlet kurumları eliyle yapılacak. Bununla birlikte ALLAH’ın lanetine uğramış sapkın gruplar meşrulaştırılarak, insan neslini yok etme amaçlı sapık ve sapkın faaliyetlerine göz yumulacak. Bu yetmezmiş gibi “Toplumsal cinsiyet eşitliği” adı altında her türlü sapkın fiiller gençlerimize ve neslimize sözde muhafazakâr yöneticiler eliyle “model” olarak gösterilip yaygınlaştırılacak. Böyle bir gaflet, hatta aile, nesil ve milletin geleceğine dönük bir ihanet olamaz.

Kalbinde iman olan, İslam ve millet sevgisi olan herkes ve her kesim bu ifsad ve yozlaştırma projelerine karşı durmalı ve bunu bir görev bilmelidir. Bunu yapmaz isek önce geleceğimiz olan çocuklarımız ve gençlerimizi sonra ailemizi ve toplumu tamamen kaybedeceğiz. Helal dairesi geniştir. İslam’ın izin verdiği çerçevede yapılabilecek faaliyet ve çalışmalar tabi ki vardır ve yapılabilir. Tıpkı geçen hafta Batman’da Batman Üniversitesi İdeal Gençlik Topluluğu’nun halka açık düzenlediği “İlahi Nağmeler Müzik Şöleni” gibi örnek çalışmalar yapılabilir. Lakin bu kadar saf olmayalım. Burada amaç bir faaliyet yapmak değil, “Gençleri ve nesli İslam’dan nasıl uzaklaştırabiliriz?” diye yapılan planlı bir ifsad projesinin tezahürüdür. Burada amaç gençleri ve nesli eğlendirmek değil, İslam’dan ve tarihi köklerinden uzaklaştırmaktır.

Bu tehlikeye dikkat çeken ​HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İstanbul'da 2'ncisi düzenlenen 'Batman Tanıtım Günleri' vesilesiyle Batmanlı hemşerileriyle bir araya geldiği programda yaptığı açıklamada, bazı kesim ve odakların hem sanatsal etkinlikleri hem de bazı özel günleri kendi ideoloji ve ifsad projelerini yaymak için bir fırsata dönüştürmeye çalıştıklarını belirtti. Yapıcıoğlu, "Biz de ifsad kokusu aldığımız her yerde o ifsad projesinin önünde set olmak için bir çaba sarf ediyoruz… İfsad projesini kim yaparsa yapsın; bu hangi dünya görüşünden gelirse gelsin eğer topluma zararlı ise bunun olmaması için ortaya bir tepki koyuyoruz. Çok şükür, çok sefer bu tepki farklı kesimlerden de destek alıyor ve bu tepki büyüyünce bunlar sonuç veriyor ve o ifsad projeleri akamete uğruyor…" şeklinde konuştu.

Evet, toplumun ve ümmetin geleceği olan aile ve gençleri bilinçli bir şekilde hedef alıp ifsad projeleriyle İslam’dan uzaklaştırmanın hesabını yapıyorlar. Bizler de toplum olarak, ümmet olarak bunun karşısında bilinçli bir şekilde durmaz isek İslam toplumunu ayakta tutan aileyi ve geleceğimizi kaybedeceğiz.  

Yazımızı bizleri uyaran bir ayet ile sonlandıralım: “Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun…” -Tahrim Suresi: 6-

Selam ve dua ile...