• DOLAR 32.575
  • EURO 35.038
  • ALTIN 2455.44
  • ...

Ah Gazze!!!

Gazze’de yaşanan soykırımın ikinci ayına girdik. Kan, gözyaşı, vahşet hâlâ devam ediyor. Hâlâ diyorum çünkü Siyonistlerin yaptıkları bu vahşeti durduracak etkili bir yaptırım uygulanmadı.

Evet, ülke ve dünya genelinde bazı adımlar atıldı duyarlı insanlar tarafından. Mitingler düzenlendi, yürüyüşler yapıldı, yardımlar toplanıp tırlarla mazlum Gazze halkına ulaştırılmaya çalışıldı. Boykot çağrıları yapılıyor. Ama Gazze’de yanan ateş devam ediyor.

Neden etkili olamıyoruz?

Nedeni, İslâm ülkeleri ve dünya liderlerinin hala sessizliğini korudukları olabilir mi dersiniz? Evet, kesinlikle olabilir.

Duyarlı insanlar içleri yana yana her türlü desteği vermeye, bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Ama sonuç, Gazze hala abluka altında, kadınlar, çocuklar, siviller hâlâ katlediliyor.

İslam Ülkeleri kendilerine yakışır bir şekilde siyonist işgal rejimi ile olan ticari ilişkilerini kesmedikleri müddetçe bu zulüm ve soykırımın sonu gelmeyecektir.

Boykot ekonomik bir silahtır ve toplumsal bir harekettir. Boykotlar önemli ama boykotun devletler düzeyinde olması, İsrail’le yapılan ticari, siyasi, diplomatik ilişkilere son verilmesi, yapılan boykotun daha etkili olacağını herkes söylüyor. Fakat her ne hikmetse bütün çağrılara rağmen ülkeler bazında bir boykot, bir yaptırım henüz yapılmış değil.

Blinken, bebek katilleriyle gurur duyduğunu dünyaya ilan etti...  Buna rağmen elini kolunu sallaya sallaya ülkemize geldi. Her ne kadar mevkidaşı onu havaalanında karşılamadı, samimi bir ortam oluşmadı gibi sözler söylense de Gazze’de Filistinlilere uygulanan soykırım neticesinde halkın böyle bir ziyareti kabul etmesi mümkün değil. Blinken'ın gelişini haber alan vatandaşlar, meydanlara çıkıp katilleri ve onlara destek verenleri lanetledi... Böyle bir düşünceye sahip canilerin ülkemizde yeri yoktur.

Böyle bir zamanda Blinken’in apar topar gelerek hem bölge ülkelerini hem de ülkemizi ziyaret etmesi oldukça mânidardır. Nelerin konuşulduğu, hangi hesap kitap yapıldığı, kapalı kapılar ardında neler alınıp neler verildiğini bilmiyoruz. Ama bildiğimiz tek şey var ki her ne pahasına olursa olsun Gazze katil Siyonistlere teslim edilmemelidir.

Öte yandan yaşanan bu gelişmelerle birlikte Kudüs işgal altında, ümmet birlik olmamak için direniyor.

Siyonistlerin amaçları sadece Filistin toprakları değil, bu azgınların dünyayı ele geçirme hesapları var ve bu soykırımla ele geçirmek istedikleri toprakları almalarına İslâm âlemi, Müslümanlar izin vermeyeceklerdir.  O kirli, vahşi ve kanlı planlarında muvaffak olamayacaklar.

Gazze’de kardeşin aç, susuz, ilaçsız... Enerjiler kesilmiş, hastaneler güneş panelleri ile çalıştırılıyorken, barbar Siyonistlerin güneş panellerini de hedef alıp imha etmeleri vahşetin son resmi... Yani her ne şekilde olursa olsun Filistinlilere hayat hakkı tanımıyorlar. Tabiri caizse yeryüzünden silip atmak istiyorlar.

Sadece Filistinlileri mi? Hayır bütün Müslümanları söküp atmak istiyorlar yeryüzünden. Ama hevesleri kursaklarında kalacak. Salyalarını akıta akıta heveslendikleri o topraklar onların sonunu getirecek.

Çünkü anneler Selahaddin Eyyubi gibi kahraman evlatlar yetiştirdiği sürece, Kudüs’ün, Mescidi Aksa’nın ve Gazze’nin özgürlüğüne kavuşacağı günler yakındır.

Geçtiğimiz günlerde anneler Gazze için yürüdü dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’de. Bu beni çok umutlandırdı.

Böyle anneler olduğu sürece zamanın Selahaddin Eyyubileri yetişmeye devam edecek. Yetişen Selahaddinler Siyonistlerin korkulu rüyası olacak!

Hiç ümitsiz olmayın hep ümit var olunuz!

Yakılan, yıkılan her şey küllerinden yeniden doğacak. Kudüs, Mescidi Aksa ve Gazze, hürriyete kavuşacak.

Kudüs’ün, Mescidi Aksa’nın ve Gazze’nin bir karış toprağına Siyonistlerin yaklaşmaya cesaret edemeyeceği günler yakındır.