Umudun Kervanı Her Yerde

Yukarıdaki başlık abartı değil… Gerçekten Umut Kervanı Vakfı elinin uzanabildiği her yere koşmaya çalışıyor. Gazze’den sonra şimdi de Müslüman Lübnan halkının yardımına koşmaya hazırlanıyor.

Umut Kervanı, yapıp ettikleriyle Türkiye’nin Müslüman halkının yüz akı olmayı hak ediyor. Yüz ağartıyor bu güzide, ümmetin mazlum ve mahrumlarına ümit olan yardım kuruluşu…

Gerçi yıllardır mazlumların, mahrumların, yalnızların, kimsesizlerin, aç ve çıplak yavruların, yetimlerin imdadına koşuyordu. Ama son yıllarda gerçekten çok büyük yardım kampanyalarına, tamamı gönüllü olan üyeleriyle büyük fedakârlıklara imza atmaya başladı.

Türkiye halkı Umut Kervanı Vakfını iki yıl önce yaşanan korkunç Maraş Depremiyle daha iyi tanıma imkânı buldu. Umut Kervanı Vakfı, depremin ilk gününden itibaren gönüllüleriyle birlikte adeta seferberlik ilan etti. Gecesini gündüzüne katarak, tüm gönüllülerini seferber ederek, imkanlarını zorlayarak, halktan topladığı yardımları depremzedelere ulaştırdı. Umut Kervanının deprem zamanında başlattığı yardım kampanyaları esnasında gösterdiği büyük fedakârlık, gayret ve samimiyet başta depremzedeler olmak üzere tüm ülkede büyük takdir topladı.

Umut Kervanı sadece Türkiye’de değil İslam dünyasında da ümmetin mazlum coğrafyalarında muhtaçlar için umut oldu. Yoksullukla pençeleşen, Batılı şeytani güçler tarafından zenginlikleri talan edilen Afrika halklarının yardımına gitmekten çekinmeyen Umut Kervanı, sadece yardım kampanyalarıyla yetinmedi. Ümmetin bu mahrum ve mazlum coğrafyalarında mescitler, çeşmeler, Kur’an Kursları, su kuyuları inşa etti. Hastalıklarla pençeleşen bu insanlara sağlık hizmetlerinin götürülmesine katkıda bulundu. Misyonerlik faaliyetleriyle kültürel sömürüye uğrayan bu mazlum insanlara binlerce, on binlerce Kur’an-ı Kerim dağıtarak imanlarının korunmasına yardımcı oldu.

Siyonist-Haçlı ittifakının saldırısına uğrayan İslam ülkelerine, Müslüman halklara, savaş koşullarının yarattığı bin bir tehlikeyi de göğüsleyerek yardım ulaştırmayı görev bilen Umut Kervanı, mezhebine, meşrebine, milliyetine bakmadan savaşın mağduru kadın ve çocukların imdadına koştu. Afganistan’ın, Yemen’in, Suriye’nin mazlum halklarının ve savaşların mağduru diğer Müslüman halkların acılarını paylaşmak, onları doyurup giydirmek, başlarını sokacak bir yer temin etmek için adeta çırpındı.

Umut Kervanı, 7 Ekim’den bu yana vahşi Siyonist düşmanın saldırısı altında olan Gazze halkına yardım ulaştırmak için her yola başvuruyor. Her riski göze alıp hayırseverlerin sağladığı yardımları Gazze’ye ulaştırıyor. Gazze’de aş evleri kurup Siyonistlerce aç bırakılan mazlum Filistinli çocukları, Filistin halkını doyurmaya çalışıyor. Nakit para yardımında bulunuyor.

Umut Kervanı şimdi de Hizbullah Hareketinin Siyonist düşmanla çetin bir savaşa tutuşmasından sonra yangın yerine dönen Lübnan’a yardım ulaştırmak, mazlum Lübnan halkının mağduriyetini az da olsa gidermek için seferber olmuş durumda.

Evet, Umut Kervanı 7 Ekim’den bu yana yardımlarıyla, yardım faaliyetleriyle Siyonist düşmana karşı direnişin yanında saf tutmaktan çekinmiyor. Mazlum Filistin ve Lübnan halkına yardım etmek, Kudüs davasını omuzlamak, Siyonistlere karşı bu mukaddes savaşta, Furkan savaşında, hakla batıl savaşında direnişin, direniş cephesinin yanında durmak isteyen bizler için Umut Kervanı iyi bir köprü… Bu köprü vesilesiyle yardımlarımızı Filistin ve Lübnan halkına ulaştırabilir, hak cephesinin bu mukaddes savaşına katkıda bulunabilir, ümmetin kurtuluş savaşında biz de varız diyebiliriz.

Bu mukaddes savaşın maddi boyutunu küçümsemeyelim. Tüm Batı dünyasının Siyonistlere her türlü desteği verdiği bu savaşta direniş cephesinin bir kuruşumuza bile ihtiyacı var. Biz Müslümanların maddi desteklerine ihtiyaçları var.