• DOLAR 35.35
  • EURO 36.796
  • ALTIN 2959.3
  • ...

Okumayan, okumadığı için düşünmeyi, tefekkür etmeyi unutan, olaylar karşısında duyarsız, ilgisiz, sorgulamayı bilmeyen, rüzgârların önünde savrulan bir yaprak misali kültürel saldırılar karşısında korumasız bir nesil yetişiyor. Bilgi ve bilinç yoksunu bir nesil yetişiyor.

Eskiden her evde bir kitaplık vardı. İnsanlar okudukları kitap sayısıyla övünürlerdi. Sohbetlerde kitaplar konuşulurdu. Özellikle öğrenciler, eğitimli gençler bir araya gelince birbirlerine hangi kitapları okuduklarını sorarlardı. Kitapların içeriğinden bahsedip sohbet ederlerdi. Özellikle bu durum dindar gençlerde daha da baskındı. Doksanlı yılların, hatta 2000’li yılların gençliği düşünen, sorgulayan, halkın ve ülkenin geleceği konusunda kaygı duyan bir gençlikti.

Ne yazık ki internetin yaygınlaşması, akıllı telefonların her eve girmesi, sosyal medyanın adeta toplumu esir alması sonrası kitap unutuldu. Okuma unutuldu. Bugün gençlik boş içerikli, edebi anlamda değersiz, ahlak ve edebe saldırı maksatlı kaleme alınmış birkaç popüler kitabın dışında kitap nedir, okuma nedir bilmiyor. Bilgi ve bilinç vermeyen, hatta afyon gibi uyuşturan ve gençliğin nefsani arzularına hitap eden bu kitapların çoğu egemen çevreler tarafından bilinçli olarak gençliğe okutuluyor. Yoğun bir propaganda gücüyle gençlik bu tür kitaplara yönlendiriliyor. Düşünmeyen, sorgulamayan, kaderi hakkında söz sahibi olmayan, geleceğiyle ilgili karar verme yeteneğinden yoksun, zavallı bir gençlik yetişsin isteniyor.

Okumayan, bilgi ve bilinç sahibi olmayan bir gençliğin varlığı büyük bir tehdittir. Çabuk aldanan, çabuk kandırılan, çabuk oyuna gelen, algı operasyonlarına kolaylıkla kanan böyle bir gençlik dış düşmanların, emperyalist güçlerin elinde çok rahat bir şekilde oyuncağa dönüşebilir. Ki bugün İslam dünyasında yaşanan iç huzursuzlukların, kargaşanın nedenlerinden biri de budur. Çabuk kandırılan, oyuna gelen bir gençlik ülkenin, halkın geleceği, huzuru, iç barışı, bağımsızlığı için büyük bir tehlikedir. Gençlik kültür ve bilinçten yoksun olduğu için İslam düşmanı sapkın akımların, ahlak düşmanı şer güçlerin tehdidi altındadır da aynı zamanda. Bu şer güçler gençliği kolaylıkla etkilemekte, şeytani projelerini hayata geçirme konusunda zorluk çekmemektedir.

Yetkililer, eğitimciler, anne babalar, sorumluluk duyan, ülkenin geleceğini düşünen herkes bu konuda duyarlılık göstermeli, okuyan bir neslin yetişmesi için harekete geçmelidir. Milli, manevi, ahlaki değerlerle barışık, kültür ve bilinç aşılayan, kaliteli bir okuma için seferberlik başlatılmalıdır. Özellikle her evde birer kitaplık olmalı, anne ve babalar okuyarak çocuklarına örnek olmalıdırlar.

Yetkililer kitaba ulaşımı kolaylaştırmalı, kitap hediye kampanyaları yaygınlaştırılmalı, kitaba, yazara ve okumaya önem verilmeli, bu konuda toplum ve gençlik teşvik görmelidir. Ateş pahası olan kitap fiyatları aşağı çekilmeli, özellikle eğitimciler kitap konusunda öğrencileri için örnek teşkil etmeli. Devlet, STK’lar, diğer kurumlar, camialar kitaba ciddi yatırım yapmalı, okumanın yaygınlaşması için özel bütçe ayırmalı ve bunu sürekli yapmalıdır.

Ancak dediğim gibi kaliteli, toplumun değerleriyle barışık, dış güçlerin, düşman oluşumların, sapkın ideoloji ve akımların propagandasını yapmayan bir okuma olmalı bu. Kaliteli, seviyeli, halkıyla barışık, özgür düşünceli, manevi ve ahlaki değerlere bağlı yazarlara sahip çıkılmalı, bu yazar, aydın ve edebiyatçıların önü açılmalı, gençlik ve toplum bu kalemleri okumaya yönlendirilmeli.

Batıl, yoz, düşman ideolojilerin, sapkın akımların, sömürgeci dış güçlerin, ahlak yoksunu Batılı yazarların eserlerine mahkûm edilen bir gençlikten ne bu ülkeye ve ne de bu halka hiçbir fayda gelmez. Böyle bir okuma gençlikteki ahlaki yozlaşmayı, değerlerden uzaklaşmayı, akli ve bilinçsel uyuşukluğu artırmaktan başka bir işe yaramaz.