Kur’an'a saygısızlık adet haline geliyor…

İsveç bir marka haline gelmektedir… Batı'da İslam'a ve Müslümanlara, Kur’an'a ve Hz. Muhammed'e(S.A.V) hakaret bir adet haline gelmektedir… İfade özgürlüğü adı altında iki milyar insanın duygularıyla oynanmaktadır… NATO üyesi olmak isteyen İsveç, bir NATO üyesi olan Türkiye'nin kutsal kitabına hakaret etmektedir… O ayrı bu ayrı diyecekler ama hiç te öyle değil… Türkiye'ye ve Türkiye'deki Müslüman halka karşı ne kadar örgüt ve ne kadar kişi var ise İsveç'e sığınmaktadır… İncil'e ve Tevrat'a kimse hakaret etmemektedir… Olsa bile ben hayatımda Müslümanlardan böyle bir hakaret görmedim… Müslümanlar Hıristiyan ve Yahudi Peygamberlerine, dinine ve bu dini takip edenlere hakaret etmezler. Tam tersine bunları 'Ehli Kitap' olarak görmekteler… Batı dünyada yeni bir din savaşı çıkartmaya mı çalışıyor, hakikaten bunu anlamakta güçlük çekiyorum… Kremlin sahibi bile çıkıp İsveç'te Polis korumasında Kur’an'a yapılan saygısızlığı kınıyor. Görünmüş bir şey değil… Şimdi, bu eylemi Putin'in Rusya'da eli güçlensin diye İsveç'te FSB bu Iraklıyı destekledi, yüklü para verdi diyeceğim ama Putin bile bu kadar aşağıya düşmez! Bu mankurtlar Kur’an'dan ne istiyorlar acaba? Eğer Müslümanlardan bir adaletsizlik görmüşler ise gitsinler Batı'nın 'Medeni mahkemelerinde' dava açsınlar! Kur’an'ın hiçbir suçu yoktur… Müslümanlar Kur’an'ın dediklerini yapmıyorlar ki suçu Kur’an'a yüklensin… Müslümanlar sadece yüzünden onu okur sevap kazanır! Biri ölünce onun arkasından hatim yaparak nail olan sevabını ölüye gönderirler…

Bu Kitap insanlara ne yapmış ki gündeme gelmek isteyen herkes ona hakaret ederek kariyerine başlıyor… İnanın bu Iraklı genç Kur’an'ı hiç okumamıştır ve incelememiştir… Ayrıca, Kur’an'ı savunan bazı insanlar da onu hiç okumadılar ve incelemediler… İnanın Kur’an'ı savunanlar onu gerektiği gibi okumuş olsalardı ona hakaret eden kimse olmazdı… Neden eskiden Kur’an’a hakaret eden yoktu? Çünkü, hesabını soracak Mücahitler vardı… Şimdi oturduğumuz yerde sosyal medyada popülizm ile meşgulüz… Allah kahretsin onu! Allah'ın laneti onun üzerine olsun! Olur… Allah inecek haşa bizim yerimize o genci helak edecek öyle mi? Daha önce Kur’an’ı yakana da aynı hakaretleri ettik, Allah cevap verdi mi dualarımıza, lanetlerimize? Vermez… Allah'ın yeryüzündeki halifeleri biziz… Bizim yapmamız gerekiyor… Bizim ecdadımız bunu yapıyordu… Hiçbir ifade özgürlüğü Batı'da İslam'a ve Müslümanlara hakaret etme cüretini gösterememiştir… Ne zaman biz baka baka Batılaştık, İslam'ı terk ettik başımıza bunlar geldi… Filistin'i ve Mescid-i Aksa'yı da bizim yerimize bizzat Allah'ın (haşa sümme haşa) savaşarak kurtarmasını bekliyoruz… Yahudiler çalışarak kendi elleriyle Filistin'i ele geçirdiler… Irak'ı, Suriye'yi, Yemen'i, Libya'yı, Afganistan'ı, Çeçenistan'ı mankurtlar kendi elleriyle işgal ettiler… Bizim gücümüz sadece Ermenistan'a mı yetiyor? Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri, BM 1945 Sözleşmesinin BM Güvenlik Konseyi'nde kalıcı bir koltuk verdiği beş egemen devlettir: Çin Halk Cumhuriyeti, Fransa Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı ve Amerika Birleşik Devletleri, neden daimi üyeler arasında hiçbir Müslüman ülke yok? Çünkü Kur’an’ı bıraktık, Hz. Peygamberimizin yolunu değiştirdik ve Batılı olmak için çırpınıp duruyoruz… Ecdadımızı diriltip yeniden dünyaya getirsek ve bizi bu halde görseler üzüntüden hemen ölürlerdi… Artık, Kitabımıza sahip çıkalım, yeter artık… İsveç mallarını boykot edelim diyeceğim onu bile başaramayız, çünkü içimizde bile Kur’an’a hakaret eden insanlar var…