Türkiye'de bir şeyler oluyor…

1 Mayıs İşçi Bayramında tüm kamu çalışanları ve kurumlar için resmi tatil idi… Eskiden 1 Mayıs 'coşkulu' yürüyüşler, solcuların haddi aşan protestoları ile kutlanırdı… Bu yıl 1 Mayıs İşçiler Bayramında Taksim’i ve Galata Kulesi’ni gezme fırsatı buldum… Taksim çok sakin, yabancı turistler Taksim'de rahat rahat dolaşıyordu… Güvenlik birimleri ile fotoğraf çektirmek istedim; ama yasak imiş çektiremedim. Fakat sohbet etme fırsatım oldu… Olaylar yaşanmadı, mağazaların camlarını kıran, emperyalistlerin bankamatiklerini söken, molotof kokteyli atanlar olmadığını söylediler! Hakikaten, 1 Mayıs'ta sokaklarda terör estirenler nereye gitti, ne oldu bunlara, aklım almıyor… İşçi haklarını savunanlar, özgürlük talep eden örgütler ve gruplara ne oldu? Gezi parkına çıkanlar nereye gitti yoksa her şey tamam mı, düzeldi mi şimdi? Galata Kulesi’nin yanında kahve içerken İspanyalı bir çiftle tanıştım, Türkiye'ye tatile gelmişler, İstanbul'u çok seviyorlarmış… Hemen fırsat bulmuşken son zamanda 'moda' olan soruyu sordum… İspanya'da mı hayat pahalı yoksa Türkiye'de mi? İspanya'da ekonomik sıkıntıların olduğunu eskisi gibi olmadığını anlattılar. Covid-19 Pandemi süreci ile ve küresel ekonomik kriz ile bağlantılı olduğunu ve toparlanmak için zamana ihtiyaç olduğunu söylediler… İspanya tamam da Türkiye’yi nasıl buluyorsunuz diye sordum… Hiç abartmıyorum, tatil için en uygun Türkiye'yi bulduk dediler… Seçim var bizim iki hafta sonra biliyor musunuz, diye sordum. Evet, dediler… Ne düşünüyorsunuz, diye sordum… Güzel şeyler söylediler… Kemal Kılıçdaroğlu'nu tanıyor musun diye sordum… Hayır, dediler… Şaşırdım… Kimi tanıyorsunuz dedim… Erdoğan, dediler… Peki, Erdoğan'a muhalif olan Başkan olmak isteyen birini duymadınız mı, diye sordum… Kürt partisi, dediler… Gerçekten şaşırdım ve merak ettim… CHP var ana muhalefet 'Atatürk'ün partisi' emekli maaşını 15 Bin lira yapacakmış, herkese birer altın verecekmiş, her şey güzel olacakmış diyen, duymadınız mı, sadece Kürt partisini mi duydunuz, diye sordum… Evet, dediler… Ben bir şey anlamadım ama; siyaseti bıraktım… Fakat sormadan edemedim… Tekrar ne zaman geleceksiniz, diye sordum… Erdoğan kazanırsa Ağustos'ta Bodruma geleceğiz dediler… Niye Erdoğan kazanırsa dedim… Kürt partisi kazanırsa ne olacak ki? Türkiye karışır biliyorsunuz, dedi… Hayır bilmiyorum dedim… Görürsünüz dedi… Benim Nikolas fazla derinlere inmek istemedi bu konuda… Teşekkür ettim, kahveler benden dedim, teşekkür ettiler…

Şimdi gelelim bizim meselemize… Hakikaten 1 Mayıs'ta ortalığı dağıtan özgürlük militanları nereye gittiler? Siz merak etmiyor musunuz? Bazılarının TBMM’de olduğunu görüyorum ama; onların militanları nerde? Türkiye'de gerçekten bir şeyler oluyor… Ana muhalefet partisi ve 6'lı masanın Başkan adayı uyuşturucu baronlarının 300 milyar dolar parasını getireceğim diyor. Herkesin hesabına 15 bin lira göndereceğim diyor. Atatürk Havaalanını CIA’ye vereceğim diyor. SİHA-İHA'lara dokunacağız diyor… Cezaevindeki terör mahkumlarını serbest bırakacağım diyor… Devlet susuyor… Galiba herkes seçime odaklanmış durumda… Büyük fırtınadan önceki sessizliğe benziyor…

Bay Kemal seçimi kazanmak için her şeyi dağıtıyor… Bir ekonomi paketini açıklamıyor, para getireceğim diyor… Savunma politikası ve stratejisi yok… Galiba Türkiye'yi savunmak için uyuşturucu baronlarının tetikçilerini getirecektir… Akli selim insanlar bu fırsatçılara izin vermeyecektir diye düşünüyorum… Asya'nın ve Avrupa'nın tam ortasındayız akıllı olmamız lazım…