İslam ümmeti nasıl yönetiliyor?
İslam ümmeti, malum çok parçalanmış ve vahdeti çoktan yitirmiştir. Bazı alimler, siyasi partiler ve cemaatler İslam ümmetinin birliğinden ve yeniden dirilişinden bahsederler. Bazen İslam Hilafetini kurmak niyeti ile harekete geçen gruplar da olmuyor değil. Son 20 yıl içinde yüz binlerce Müslüman genç bu hayale kapılarak hayatını yitirmiştir. Bugün bile samimi bir Müslüman gence ‘Yeniden bir İslam Hilafetinin olmasını istermiydin?’ diye sorarsak, tereddütsüz evet diyecektir. Hangimiz bunu istemezdik... Fakat, böyle bir devletin yeniden canlanması için günlük işlerimiz arasında buna ‘ne kadar vakit ayırıyoruz?’ sorusuna kaçımızın verecek cevabı hazırdır? Maalesef, dünyaya getirdiğimiz çocuklarımızın geleceği için daha çok maddi olarak düşünürüz. İnsan saadetini maddiyatla ölçen hiçbir İslam alimini tanımıyorum. Sadece İslam alimleri değil, Batılı düşünürler de bu konuda aynı fikirdeler. Fakat şimdiki nesil insan saadetini maddiyata bağlıyor. Bu devirde herşey ‘para’ derler. Gelişen teknoloji ile birlikte dünyanın da seyri değişti. Artık dünya nüfusu 8 milyarı geçti. Müslüman nüfusu da her gün artıyor ama; Müslümanlarda İslam artmıyor.
Emperyalist güçlerin pençesinden kurtulmak, tıpkı kötü alışkanlıklardan kurtulmaya benzer ve çok zordur. Emperyalistlerin bununla ne alakası var diye bir soru olabilir. İslam Hilafetinin yıkılmasından sorumlu ve yeniden İslam devletin oluşmaması için çalışanlar da emperyalist güçlerdir. Bir dünya düzeni kurmuşlar ve o düzeni koruyorlar ya da kendi kontrollerinde o düzeni evirip çeviriyorlar. Emperyalist güçlerin en büyük destekçileri de hiç bir şey yapmadan tüketici durumda olan Müslümanlardır. Basit bir örnek vereyim... Bir genç Türkiye’de İphone 14 çok pahalı diye telefonunu Amerika Birleşik Devletlerin’den getirtiyor! Yani, Müslüman genç İphone 14 satın almadan duramıyor... Yani Apple şirketi artık o Müslümanı kendine bağlamış... İş adamlarımız BMW veya Mercedes almadan iş yapılamaz zannediyor... Çocuklarımız ise Hamburger veya KFS’siz yapamıyor! Cami imamları bile artık Kur’an’dan veya hadisten daha çok whatsapp mesajlarını okuyor... Doğru değil mi!? Telefonda veya bilgisayar başında ya da televizyon karşısında geçirdiğimiz vakti kitapları okuyarak geçirsek İslam ümmeti ihya olurdu.
Emperyalistlerin kurmuş olduğu düzenin öyle içine girmişiz ki hiç birimiz farkında değiliz. Artık teknolojik aletleri kullanmadan hiçbir şey yapamaz hale geldik. Yeni teknolojiler de nedense hep Batı’da çıkıyor. Nedense Batı’nın tüm ürünleri kaliteli oluyor. Nedense Batı’daki Üniversiteler en iyi oluyor. Batı ülkelerinin silahları, arabaları, ev alet gereçleri hep iyi oluyor ve Müslümanlar hep Batı ürünlerini alıyor ve tercih ediyor... Tanıdık bir arkadaşımız Batılı şirketlerin ürettiği endoskopi aletinden daha kaliteli bir endoskopi aleti icat etti ama; senelerce bunun seri üretimini yapıp İslam ülkelerinin hizmetine vermeyi hayal edip durmaktadır, doğru dürüst bir yatırımcı bulamadı... Pazar günü pazara gidip alışveriş yapmaktan başka İslam için İslam devleti için ne yapıyoruz. Batılı emperyalistlere karşı slogan atmaktan, anlamadan Kur’an ezberlemekten öteye ne zaman geçeceğiz. Batı zihniyeti teknoloji ile birlikte İslam ümmetini de yönetmektedir. İslam ümmeti teknolojik aletlerin kulları haline geldi. Ev, araba, yazlık, işyeri ve güzel bir tatil için harcadığımız zamanın üçte birini İslam için harcasak yeniden İslam devletine kavuşuruz. Allah (C.C.) şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Eğer siz Allah'ın dinine yardım ederseniz, Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit tutar.” (Muhammed Suresi 7. Ayet)
