Aşk Ehli ve Akıl Ehli

Aşk ehli, aleviyle etrafındakiler aydınlansın diye avucunda ateş taşıyana benzer.

Akıl ehli ise, maslahat bahanesine sarılır. Ateş taşımayı ya akıl kârı olmadığını söyleyerek ret eder ya da taşımayı kabul etse de hep erteler. Her iki durumda da ateş söner ve etraftakiler karanlıklarda kalmaya devam ederler.

Dikkat edilirse rabbimiz Ashab-ı Uhdud ve Ashab-ı Kehf’i bize örnek olarak veriyor. Bu örneklerle bize; “Zamanı geldiğinde aşk ehli olun. Toplumlar uyansın ve aydınlansın diye tereddüt etmeden avuçlarınızda ateşi taşıyın” dersini veriyor.

Evet, 7 Ekim’de ümmetin gururu olan Gazze’nin yiğitleri, avuçlarına aldıkları ateşle zifiri karanlıkta yollarını kaybeden ümmeti aydınlattılar. Tam 71 gündür ateşi alevlendirerek taşımaya devam ediyorlar. Rabbim onları muhafaza etsin ve attıklarını isabet ettirsin inşallah.

Ey aşk ehli olan Aksa Tufanı Operasyonun mimarları!

Biliyoruz, ümmet aydınlansın diye taşıdığınız ateş sadece derilerinizi değil belki etlerinizi ve kemiklerinizi bile yakıyor.

Bilesiniz ki, 7 Ekim’den bu yana taşıdığınız ateşin alevleriyle ümmet aydınlandı ve karanlıklarda daldığı derin uykudan kıpırdamaya başladı.

Bilesiniz ki, gayrimüslim çok sayıda kişi, taşıdığınız ateşin alevleriyle ısındı, aydınlandı ve İslam dini ile müşerref oldu.

Bilesiniz ki, direnişiniz hem ümmet hem de insanlık için adeta turnusol kâğıdı oldu.  Hak ve batıl taraftarlarını birbirinden ayırdığı gibi küfür âlemindeki vicdan sahibi insanları da ayıkladı.

Yine bilesiniz ki, hem ümmet olarak bizler hem de vicdan sahibi tüm insanlık size minnettardır. Çünkü Müslümanlar için sahili selametin pusulası, küfür âlemindeki ehli vicdan insanlara da hidayet yolu oldunuz.

Ey aşk ehli olan Gazze direnişinin kahraman mücahitleri!

Biliyoruz, ümmetin haremi olan Mescid-i Aksa işgalci çetelerin necis postalları altında kirlenmesin diye can alıyor can veriyorsunuz. Sizin bu fedakârlığınız bazı Müslüman halkları harekete geçirse de icra makamında bulunanlar üç maymunları oynamaya devam ediyorlar.

Bilesiniz ki, halkı Müslüman ülke yöneticilerinin bu sessizliği sizi kahrettiği gibi bizi de kahrediyor. Bir kısmının gündeminde zaten Gazze yoktur, olanlarda akıl ehli oldukları için milli çıkar ve taşıyacakları ateşin ellerini yakma hesabını yaptıkları için maslahat bahanesine sarılmışlar. Biz onlardan beriyiz, eğer elimizde imkân olsaydı maslahatı değil akideyi seçerdik ve ilk günden beri yanınızda saf tutardık.

Bilesiniz ki, işgalci siyonistlerin Gazze halkına uyguladığı soykırım girişimini tüm hücrelerimizle hissediyoruz ve fiili olarak bir şey yapamama ıstırabını yaşıyoruz.

Bilesiniz ki, bize göre siz bizsiniz biz de siziz. Bedenen o tünellerden çıkıp lanetlenmiş işgalcilere ebabil olmuyorsak gelemediğimizdendir. Ama kalbimiz, ruhumuz ve dualarımızla sizlerle beraberiz.

Yine bilesiniz ki, zaferiniz için 71 gündür meydanlardayız, icra makamlarını harekete geçirmek için şartları zorluyoruz. Maddi olarak yardım kampanyaları düzenliyor ve kalemlerimiz sadece sizi yazıyor. Kısacası elimizden geldiğince siz ve sesiniz olmaya çalışıyoruz.

Rabbim! Hak ettiğiniz zaferi size lütfetsin ve bizleri özgür Kudüs’te bir araya getirsin.