Halkın değerlerinden uzak seçim vaatleri
7 Haziran seçimlerine yaklaşılırken, partiler ve bağımsız adaylar çalışmalarına aralıksız devam ediyorlar.
Mecliste gurubu bulunan partiler seçim beyannamelerini açıkladılar, dolaysıyla vaatlerine de başladılar.
Malum, asgari ücret polemiği gündemde bayağı kaldı.
Partiler asgari ücret üzerinden birbirlerini sert bir biçimde eleştirdiler.
Yok efendim, biz iktidara geldiğimizde asgari ücret 1400 TL olacak... Hayır efendim, 1400 çok az en az 1800 olmalı.
Ve daha neler neler...
Hani derler ya; bekâra karı boşamak kolay...
Bunlarında öyle, seçmenlerin oylarını kapmak için her yola başvuruyorlar. Hedeflerine ulaşmak adına başvurdukları her yolu mubah görüyorlar.
Söyledikleri doğru mu, yalan mı; fark eder mi onlar için!
Polemik ve vaat konusunda ve de sapkın düşüncedeki bireylerin haklarını savunma konusunda kimi eş liderler de çok hızlı, onları da zikretmeden geçmemek gerek.
Hedefleri; barajı aşmakmış malum eş liderin. Hani şu yüzde 10`luk seçim barajı var ya!
Barajı aşmak adına çeşitli stratejiler geliştirdiler.
Türkiyelileşmeyi ve Türk soluyla birlikte hareket etmeyi öncelikli meselelerinden biri yaptılar.
Cinsel eğilim yönünden hastalıklı LGBTİ`li (L: lezbiyen / G: Gey / B: Biseksüel / T: Trans / İ: İnterseks) bireyleri savunmaya, sesleri olmaya başladılar.
Her türlü hakka sahip olmaları ve dışlanmamaları gerektiğine vurgu yaptılar.
Mecliste temsil edilmeleri gerektiğini söylediler ve o sapkın bireylerden milletvekili adayları bile gösterdiler.
Hz. Lut (as)`ın kavminin helak sebebi olan eşcinselliği yaşayan ve yaymaya çalışan LGBTİ`li bireyleri ve benimsedikleri yaşam tarzını meşrulaştırma girişimlerinde bulundular.
Kürtlerin yoğun olduğu memleketlerde, halkın dini hassasiyetlerini hiçe sayarak inkâra götüren mesajlar içeren pankartlar astılar.
Müslümanlar için kutsal olan Kâbe`yi Taksim ile kıyas etme ve Kudüs`ü yahudilerinmiş gibi gösterme garabetinde bulundular.
Böylece, halkı dini değerlerden uzaklaştırma düşünce ve hedeflerini bir kez daha ortaya koymuş oldular.
Bu ve benzeri İslam karşıtı stratejilerle, 90 yıldır halka zulmeden ve halkı inanç, kimlik ve kültüründen uzaklaştırmak isteyen laik-kemalist zihniyetin yapamadığını yaptılar.
7 Haziran milletvekili seçimlerine 25 gün gibi kısa bir süre kaldı. Dini değerleri hiçe sayan, aşağılayan, sapkın bir yaşam tarzını benimseyen LGBTİ`li bireyleri meşrulaştırmaya çalışan malum “eş liderlerin partisi”ne halkın vereceği tepki merak ediliyor.
Şahsım olarak; halkın, özellikle de Kürt halkının “hür irade”sini ortaya koyacağını, dini değerlere savaş açan, inkâra götüren pankartlar açan ve sapkın ve sapık bir düşünceyi yaşam biçimi olarak benimseyen hastalıklı bireyleri temsilci olarak göstermeye çalışan partilere bir cevap vereceğini (vermesi gerektiğini) düşünüyorum.
Muhammet Şerif / Doğruhaber / Seçim Analizleri