• DOLAR 34.645
  • EURO 36.373
  • ALTIN 2917.398
  • ...

İşgalci siyonist katillerin Gazze’ye yönelik başlattığı saldırıların 200. gününde, Kassam Tugaylarının Kahraman Sözcüsü Ebu Ubeyde’nin imzasıyla bir açıklama yayınlandı.

Önemli hususlara temas edilen açıklamada, işgal rejiminin saldırıları üzerinden 200 gün geçmesine rağmen işgalcilerin ölüm ve yıkımdan başka bir şey elde edemediği, imaj ve prestijlerinin kalmadığı ve netice olarak da işgal ordusunun Gazze’nin kumlarına saplanmış durumda olduğu belirtildi.

Gazze’deki onurlu ve emsalsiz direnişin Filistin dağları kadar sağlam olduğunun vurgulandığı açıklamada, direniş gruplarının siyonist çeteye karşı yenilenen biçimde saldırılar hazırladıkları ve bu saldırılar sonucunda siyonist düşmanı bölgeden süpürüp atacakları dile getirildi.

Açıklama bütün olarak ele alınıp analiz edildiğinde Gazze’deki direnişin ilk günkü gibi sağlam temeller üzerinde olduğu, siyonist düşmanın en modern silahlara sahip olmasına ve dünyanın egemen ülkelerinin desteğini arkasına almasına rağmen şu ana kadar hedefine ulaşamadığı anlaşılmaktadır.

Saldırıların üzerinden geçen 200 gün göstermiştir ki siyonist işgalciler Gazze ve Hamas ile ilgili emellerine hiçbir şekilde ulaşamayacaklardır.

Dünyanın bütün egemen ve güçlü devletlerinin sınırsız desteğine rağmen soykırımcı işgalcilerin şuana kadar savaşı kazanamamış olması, İslam Ümmetinin Onuru Kassam Tugayları başta olmak üzere Filistin’deki İslami direniş grupları açısından tarihi bir başarıdır.

Aşağılık ve korkak siyonistlerin şuana kadar yaptıkları şey, uçak ve tanklarla hedef gözetmeden saldırılar gerçekleştirmeleri ve sivilleri katletmeleridir.

Ayırım yapmadan sivilleri katletmek, hedef gözetmeden şehirleri bombalamak, kanun ve hukuk tanımadan okul ve hastanelere saldırmak, kadın ve çocukları öldürmek; acizliğin, alçaklığın ve sınır tanımazlığın göstergesidir.

Bu şekilde bir soykırım ancak siyonistlerin ve siyonist katiller gibi dünyevi bir felsefeye sahip olan bedbahtların yapabileceği bir cürümdür.

Gazze’deki mazlum ve dünyevi birçok nimetten mahrum bir halka yönelik yapılan bu siyonist soykırım, işgalcilerin prestij ve imajını yerle bir etti.

Gazze savaşı; bugüne kadar işgalcilerin gerçek niyet ve hedefini bilenler tarafından ısrarla vurgulanan ancak dünyanın görmek ve anlamak istemediği hakikatleri gün gibi ortaya çıkardı.

Dünyayı aldatmak için makyavelist bir anlayışla hareket eden barbar işgalci katiller, lekelenen ve bozulan imajlarını düzeltmek için her yola ve her yalana başvurmaktadırlar.

Ancak hangi yola ve hangi yalana başvururlarsa başvursunlar, asla ve asla vahşi ve hiçbir şekilde af edilmeyecek zulüm ve katliamlarını unutturamayacaklar.

Tonluk füzelerle bombaladıkları evlerin enkazında kalan masum ve mazlum anne ve çocukların gökleri yırtan ve yürekleri parçalayan derûnî feryatları nasıl unutulabilir ki. Unutulmaz elbette.

Tarih boyunca benzerine rastlanmamış katliamlara imza atan, soykırım suçu işleyen, hastaneleri ve üniversiteleri içindekilerle beraber yakan ve yıkan, günlerce aç ve susuz kaldıklarından dolayı bir yudum su ve bir tabak aşa ulaşmak için sırada bekleyen sivil insanların üzerine bombalar yağdıran gasıp işgal ordusunun yaptıkları nasıl unutulsun ki. Unutulmaz elbette.

Bu gelişmeler bozguncu ve fitneci işgal rejimi ve efendileri açısından sonun başlangıcıdır. Evet, bugün Filistinli kardeşlerimiz büyük bedeller ödemektedirler, her gün onlarca şehid vermektedirler. Ancak biliyor ve inanıyoruz ki; verilen bu bedeller onurlu ve dirayetli Filistin halkı için gerçek zaferi yakınlaştırmaktadır.

Zafer elbette inananların, davası için bedel ödeyenlerin, yeryüzünde bozgunculuk çıkaran dünya istikbarına karşı kıt imkânlarla büyük ve destansı bir mücadele ortaya koyan asil direniş erlerinin olacaktır.

Cenabı- Allah bu asil ve aziz direniş erlerine en kısa zamanda mutlak bir zafer nasip etsin. O direniş erleri ki her açıdan kazandılar, kazanıyorlar. Allah onları iki dünyada da aziz kılsın. Onlar günümüzün sahabe neslidir, onlar günümüzün cihad erleridir. Cihadları çok uzak olmayan bir sürede zaferle taçlansın inşallah.