• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...

Bismihi Teala

Önümüzdeki eşik-seçim- kazasız belasız olsun.

Dünya ve ukbamız için hayırlısı olsun.

Bireyin öğrenme keyfini aile mi belirler, okul mu?

Yoksa başka faktörler mi?

Ne yazık ki, milyonlar ciddi bir süreçten geçiyor.

Zorunlu öğrenimi 12 yıla çıkardık.

Keyfe kafi geldi mi?

Maalesef!

Yetmedi, okul öncesi üzerinde de çalışmalar var.

Galiba zorla okulda tutuyoruz.

Diğer yandan okul terklerinin önüne de geçilemiyor.

Şu var ki son zamanlarda hızla arttı.

Bakalım el mi yaman bey mi?...

Ama gelin görün ki zorunlulukla çağ atlatılamıyor.

Doğrusu hayatta karşılığı olmayan şeyin; külfeti ağır, zahmeti büyük olmaz mı?.

Zira yara ağır olur.

Artık ‘yara içerden mi,

Verem mi, kanser mi?’

Oysa gelecek yönetme becerisinde.

Alternatifler sunma zenginliğinde.

Kısa deyişle işimiz balık yedirmenin ötesinde.

Balığın nasıl yakalandığı ile ilgilidir.

Bana göre asıl espri burada!

Zaten temel argüman, bireyi hayata hazırlama değil midir?

Özellikle orta öğrenimde büyük bir boşluk var.

Öğrenme kayıpları,

Öğrenme keyfine ket vuruyor.

Belki afetler kopuşları hızlandırdı.

Teknolojik aletler müspetten çok, menfi yönde işlev görüyor.

Benzeri durumlar ilgisizliği ve dağınıklığı tetikliyor.

Sonuçta öz yönetim beceriksizliğine davetiye çıkarıyor..

Biz çareyi nitelikli niteliksiz okul ayrımında, sınav çokluğunda, dershanelerde bulduk.

Lakin ‘altı ayla bir güzde, bir arpa boyu yol gittik.’

Nihai ölçü:

‘’Kolaylaştırıp zorlaştırmamak.

Müjdeleyip ürkütmemek.’’

Kalın sağlıcakla.