• DOLAR 34.663
  • EURO 36.342
  • ALTIN 2935.45
  • ...

İslam Ümmeti fetret döneminde her kesin “söz, hareket ve verdiği mücadelesi,” Seri’ul Hisab indinde kayda geçiyor. Duası aracısız Arş-ı Ala’ya ulaşacak mazlumlar nezdinde ve nihayet tarih sayfalarına” da ağır, yaralı ve derin hatlarla kaydediliyor!

“O gün bazı yüzler aklanır, bazı yüzlerse kararır. Yüzleri kararanlara: …azabı tadın denir."(A.İmran-106)

“Mazlumların ÂH’ı ile Allah arasında perde yoktur.”(Hadis).

Tarih sayfaları; gözyaşı ve kan ehlinin zilletiyle dolu amma bu gün acısını anlatmaya kelime bulamayacağımız kimsesiz halklar ve katlolan milyonlar, haber kanallarının canlı yayınlarında.

İnsanlık bu kadar mı düştü, basiret ve akl-ı selim bu kadar mı silindi? Dünyanın tüm lezzetlerini zehir eden zalimlerin hükmettiği dünya batsın mı artık? Dilim kurusun; beka bulsun mu bu devletler, yasalar, tüzük ve yönetmelikler..!

Alın başınıza çalın! Konuştukları güzellikler başlarını yesin! Güçlülerin, bilenlerin, sığların ve en derinlerin!

Zulmedin, suçlayıp mahkum edin… yapın, daha daha izahı zor çirkefleri yapın… ama bu devran böyle gitmez; bu kervan böyle yürümez!!

 “Allah’ı zalimlerin yaptığından gafil sanma sakın!” fermanı en karib zamanda devranı tersine çevirecektir. Bekliyor mazlumlar, ben de bekliyorum…

Mesela dualarım şöyledir:

“İlahi! Mazlumların gücü tükendi. Zalimler orantısız güce sahip. İnsani ve İslami her sınırı çiğniyorlar! Sen gaybî ordularınla; yer ve gökteki askerlerinle zalimleri kahret!

Şer ittifaklarını boz; neye güveniyorlarsa.. cümlesini zir u zeber et! İttifaklarını boz! Belalarını; kendi elleriyle ver; evlerinin, ciğerlerinin içinde ver.

Kendi gücünü; mazlum ve mahrumların elleriyle de onlara göster Rabbim!

İlahi! Kâfir, zalim ve onların işbirlikçileri; senin güç, kuvvet ve kudretini; pak şeraitini dünyanın her işinin içinden çıkarmışlar! Hakikatte, senin olan yegâne İLAHLIK sıfatını kendilerine almış; Firavun gibi itiraf edecek şerefleri bile yok ama gerçekte ilahlık taslıyorlar! Bunu mazlum ve mahrumlara dayatıyorlar! Sen şahitsin!

İslam’ın hariminde; vahyin toprakları olan haremimizin tam ortasında; küfür ve zulmün sahte ilahları kol geziyor! Haremimizde iktidar isteyen yerel ve bölgesel güçler; ümmetin başına bela olan kimi devletler de bu sahte ilahlarla iş tutmuş; onların kurşun sıktığı yere kurşun sıkıyor; katliam yapıyorlar! Gafletleri; küfür ve zulmün bekası için kardeşleri, emperyalist safında savaştırıyor…

Bu devletlerin başındaki liderlere; İslam’ın izzetini, Peygamberin yolunu, imanın lezzetini bulacak iz’an ver Rabbim! Şefkat ve merhamet ver! Birbirleriyle istişare edecek, ortak akıl oluşturacak basireti ve vicdanı ver.

Müslüman’a ölüm yağdıran gafilleri, Hakk’a getirecek akıl ve vicdanı ver!

Ey günleri insanlar arasında döndüren Rabbim! Yüz yılık zillette olan ümmeti, izzetle buluştur! Yüzümüz kara amma daha ağır imtihan etme!

Muvahhid ve mücahidanı, gaybî ordularınla destekle ey Bedir’deki melekleri gönderen Rabbim!!

Ey rahmeti bol Padişah!/ Cürmüm ile geldim sana!

Kimler DUA alacak?

Her babayiğidin/anayiğidin karı değildir. Hak edeceksin!

“Zulüm var diyeceksin! Baban, aşiretin, ırk ve mezhebin dahi olsa, batıla “lâ” diyeceksin” Zulüm bendense, ondan gelen her nimeti lanetleyip; beriyim diyeceksin!

Haklılığını; güce, hin fırsatlardan, sahte ve yalancı ilahlarından değil, haktan, hukuktan alacaksın! Sayılarıyla seni ilk seçim sandığına gömecek çoğunluğa sahip olsalar da bir mülkü, nimeti, kadim yurdu… her inanç ve mezhepten insanlarla paylaşacaksın! Sırf insan sayılmak için bile aynen de bunları yapacaksın!

Silah zoru ve katliamlarla alan boşaltıp, çoğunluğu, azınlığın nüfus ortalamasının altına düşürmeyeceksin! Sırf lanet almamak; Yevmu’l Mahşerde lanetlik Kitabı Soldan verilenlerden olmamak için aynen bunu yapacaksın!

Başkasını, ötekileri; tanımladığın “şaki, müfsit..” tanımlarına göre yaftalayıp cezalandırmayacaksın! Zorla yönetip, bende yaptığın milyonların bebeklerini dahi terörist diye katletmeyeceksin! Hicretle göç arasında ölüm tercihiyle baş başa bırakmayacaksın tamam mı?? Red ve inkar etmeyeceksin!

Dediklerim; anlaşılır amma duyulacak mı? Umudum da pek yok amma Rabbimin de seni ansızın yayan yakalayacağını; Mahşerde de milyonlarca masumun elinin yakanda olacağını; hesabı veremeyeceğini; ebedi cehennemde yanacağını bileceksin tamam mı?

Vakit varken; tövbe edeceksin! Yetmez! Gasp ettiğin her güzellik ve zenginliği, her mülkü asıl sahibine verip ondan sonra helallik isteyeceksin! O zaman umulur ki dua alırsın; dünya ve ahirette ebedi kurtuluşa erersin vesselam!