• DOLAR 34.6
  • EURO 36.655
  • ALTIN 2901.49
  • ...

İtikâf ve Kadir Gecesi: Artık Ramazan'ın son on gününe girmiş bulunuyoruz. Ancak ramazandan ne derece istifade ettik, onun manevi ikliminden ne derece payımıza düşeni aldığımızı bilemiyoruz. Çünkü ramazan orucunun mükâfatını ancak Allah (cc) belirler; bize düşen ihlasla onu tutmak, onu memnun olarak aramızdan göndermektir. Önümüze açılan bu nimet sofrası kaldırılmadan ondan en güzel şekilde istifade etmeye çalışmaktır.

Bakınız peygamberimiz sallellahu aleyhi vesellem ne buyuruyor: "Eğer müminler, Ramazan'da elde edecekleri mükâfatın ne kadar büyük olduğunu bilselerdi, yılın tamamını Ramazan olmasını isterlerdi." (Taberani)

Şu halde, Ramazan'ın sonlarına doğru daha fazla ibadete yönelip yoğunlaşalım. Hatta imkânı olanların kadir gecesini aramak için son on gününü itikâfla geçirmek çok güzel olur. İtikâf başlı başına bir ibadettir. Ama bu ayın içinde yapılması daha müstehaptır. Nitekim peygamberimiz sallellahu aleyhi vesellem, böyle yapardı. Hz. Aişe'den rivayet edilen bir hadisi şerifte şöyle buyrulmaktadır:

"Allah'ın Resulü sallellahu aleyhi vesellem, vefat edinceye kadar Ramazan'ın son on gününü hep itikâfla geçirirdi. Ancak vefat ettiği yıl bunu 20 güne çıkardı. Onun hanımları da ondan sonra böyle yaparlardı." (Buhari, Ebu Davut)

Şunu da bilmemiz gerekir ki, fırsat henüz elden kaçmış değildir. Ramazan'ın son gününe kadar bu imkâna sahibiz. Dahası önümüzde bin aydan daha hayırlı mübarek kadir gecesi vardır. Müminlere hidayet rehberi olarak indirilen hayat kitabımız Kur'an-ı Mübin bu gecede indirilmiştir.

Evet, bu gece Kur'an gecesidir. Günahları için ağlayanların, tevbe edenlerin Af ve mağfiret gecesidir. Bu gece yeryüzünün en hareketli olduğu, sabaha kadar meleklerle iç içe olunduğu, meleklerin müminlere şefkat ve merhamet kanatlarını gerdiği selam ve esenlik gecesidir. Bu gece, tevbe edip kötülüklerden dönmek isteyenlerin, kötü ihtiraslarına dur demenin, kendine yeni bir sayfa açıp hayatına çeki düzen vermenin gecesidir.

Sahabe-i Kiram ve Selefi Salihin, Ramazan'ın son on gününü itikâfa girerek ibadete yoğunlaşırlardı. Aslında her müminin böyle bir arınmaya, nefsi muhasebeye ihtiyacı vardır. Ramazan'da nefsini bir miktar yemeden içmeden ve şehevi arzulardan alıkoyduğu gibi bedenini de bir miktar hapsederek muaşeretten alıkoymasına ve dünyevi meşgalelerden uzak tutmasına ihtiyaç vardır.

Sonuç olarak bir sofra gibi önümüze serilen bu fırsatı bir ganimet bilerek, gelin nefsimizde bir inkılâp gerçekleştirelim. Başta günahlarımız için, çocuklarımızın, aile efradımızın salahı için, hak yolda ayaklarımızın sabit kılınması için dua edelim. Yeryüzünün doğusunda batısında bulunan tüm mağdur ve mahsur Müslümanların kurtuluşu için... Afrika çöllerinde aç, biilaç halde ölümle pençeleşen açların Suriye, Afganistan, Filistin ve Doğu Türkistan'da zulüm altında inleyen muhacir ve mahrumlara bir hayır kapısının açılması için, bölük pörçük vaziyette bulunan ümmetin vahdeti ve selameti için çok dua edelim, ağlayalım ve gözyaşı dökelim.

Ramazan'ı ve özellikle Kadir Gecesini en güzel bir şekilde ihya ederek ondan hakkıyla faydalananlardan olmanız dileğiyle...