• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...

31 Mart yerel seçimlerine iki ay var. Bütün partiler Türkiye’nin en büyük ili megakent İstanbul’u kazanmak için hummalı bir yarış içerisine girmiş bulunuyor. Peygamber Efendimizin fetih muştusuna nail olan İstanbul; tarihi, manevi durumu, stratejik konumu ve 20 milyona yaklaşan nüfusuyla çok önemli bir dünya şehrimiz…

Peki, geçen beş yıllık süreçte İBB’ye başkanlık yapan İmamoğlu, İstanbul’a ve halkına vaat ettiklerini yerine getirebildi mi?

Maalesef!..

İstanbul, koca bir beş yılda ilerlemesi, gelişmesi gerekirken geriledi. Mevcut hizmetleri bile aksatarak halkın büyük mağduriyetler yaşamasına neden oldu.

İmamoğlu, İBB’nin ülke yönetecek bütçesine rağmen kurumu borç batağına çekerek İstanbul’u yönetemezken daha belediye başkanıyken Cumhurbaşkanı yardımcılığı hayallerine kapıldı. İl il gezerek “Her şey çok güzel olacak” dedi ama halk, İmamoğlu’nun daha İstanbul için verdiği vaatleri tutmadığını görünce geçit vermedi.

Cumhurbaşkanlığı hayalleri tutmayan İmamoğlu, önce “Cumhurbaşkanım” dediği Kılıçdaroğlu’nu CHP Genel başkanlık koltuğundan etti. Ardından adeta “Ben atadım” muamelesi yaptığı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i yönetmeye kalkışıyor.  Sadece İstanbul’un ilçe belediye başkan adaylarını değil farklı illerin adaylarını da belirleme girişimleriyle Genel Başkanı Özel’i hiçe sayıyor.

Ancak Kılıçdaroğlu’nu koltuğundan eden ve Özel’i yönetmeye kalkan İmamoğlu’nun daha idrakine varamadığı hakikat şu ki; yerel seçimlere bir önceki dönem 6’lı masa ittifakıyla değil de İstanbul halkına söz verdiği vaatlerini de yerine getirmeyen bir İmamoğlu olarak gireceği..

Anlayacağınız, CHP’de millete nasıl hizmet ederim anlayışından ziyade bitmeyen koltuk savaşları olduğu müddetçe kaybetmeye mahkum olacaklardır.

Devam edelim.. İmamoğlu, ne demişti bir önceki seçim kampanyasını başlatırken; “Her şey çok güzel olacak”! diye. Ama nerdee.. Hiçbir şey güzel olmadı İstanbul ve halkı için.. Geçen beş yıllık süre zarfında İstanbul İstanbul olalı böyle zulüm görmedi!..

Düşünün seçimlerden kısa bir süre sonra 2019 Ağustos ayında yağan şiddetli yağmur İstanbul’da bazı ilçelerde sele neden oldu. Gözler İBB’yi ve dolayısıyla İmamoğlu’nu aramıştı.

Ama İmamoğlu yok. Nerede?..

Muğla'nın Fethiye ilçesine bağlı Faralya'da 5 yıldızlı lüks bir otelde tatilde..

O dönem İçişleri Bakanı olan Soylu, İstanbul Valisi olan Yerlikaya, AFAD Başkanı, İstanbul’da sahaya inmiş harıl harıl çalışırken, İmamoğlu tatilini yarıda kesip gelmedi bile!..

Sonra 2022 Ocak ayı.. İstanbul’a lapa lapa kar yağıyor, bırakın ara yolları ana yollar kapanıyor. Ancak ortada ne önceden alınan önlemler var, ne de akabinde yapılacak tuzlama veya yeterli kar küreme araçları..

O afet gecesini hatırlıyorum da ben evde hastalığımın ağırlaşmasına rağmen yolların karla kapalı olmasından dolayı hastaneye gidememiştim.

Birkaç mesai arkadaşım ise saat 17.00 gibi Bağcılar İstoç’taki Gazete merkezimizden evlerine gitmek için çıkmış ancak gece yarısı saat 03.00 gibi Göktürk civarlarında bir bekçi kulübesine sığınarak donmaktan zor kurtulmuşlardı.

O gece kardan dolayı on binlerce insanın yollarda saatlerce aç kalma, donma tehlikesi geçirdiği, araçların kaza geçirdiğini tüm İstanbul halkı olarak acı bir anı olarak hatırlıyoruz.

Tabi böyle bir zamanda gözler yine İBB Başkanını arıyor ama o da ne? İmamoğlu, bindiği eskort korumalı aracın önüne kar küreme aracını da koymuş İngiliz büyükelçiyle Sarıyer’de lüks bir restoranda balık yemeye gitmiş.

İstanbul halkı araçlarını hareket ettiremeyecek şekilde karlı yollarda çile çekerken İmamoğlu, İngiliz büyükelçi ile üç saat kaldığı restoranda sefa sürüyordu. Bir belediye başkanı, bir başka ülke şehri belediye başkanıyla makul zamanlarda görüşebilir. Ancak İmamoğlu’nun İngiliz büyükelçiyle saatlerce ne görüştüğü, sırrı çözülmemiş, büyük bir soru işareti olarak hâlâ orta yerde duruyor!

Yahu adamın derdi millete hizmet olmadığı için İBB’nin başına geçtikten kısa bir sonra ‘Temel atmama töreni’ bile düzenledi ya..

Ekrem İmamoğlu’nun geçmiş siyasetçilerin ‘seçim dönemi yalanları’nı taklit eden bir siyaseti yürüttüğü görülüyor. Seçim öncesi farklı seçim sonrası farklı davranışlar sergileyen İmamoğlu, 2018 seçim sürecinde gittiği Eyüp Sultan camiinde Yasin okumuştu.

Şimdi 2024 yerel seçim süreci başladı ve bu beş yıllık sürede camilerde görmediğimiz İmamoğlu, geçtiğimiz gün yine caminin yolunu tuttu. Cami önünde bir vatandaşın “Seçim zamanı dışında seni camilere giderken göremedik.” Demesi üzerine İmamoğlu vatandaşı aşağılar bir şekilde “Sen nereden bileceksin. Bu benimle Allah arasında” dedi. İmamoğlu’nun ekibinden kendini bilmez bir hadsiz de vatandaşa “Cahil” diyerek hakaret etti.

Yazılacak daha çok şey var ama sözün özü; İstanbul gibi bir dünya şehrine çok yazık.. İstanbul’un bir beş yıl daha kaybedecek zamanı yok. Mesele İmamoğlu meselesinden öte aziz İstanbul’un, hizmet anlayışı heykel dikmekten öte olmayan sicili bozuk CHP ve benzer kirli zihniyetlere teslim edilmemesi meselesidir.

Çözüm bekleyen çileli trafiği, kentsel dönüşümü, sosyal ve ekonomik kalkınmayla İstanbul’u yeniden inşa, halkını ihya edecek Şehremini, ehliyet ve liyakat sahibi bir başkan aranıyor.