Kılıçdaroğlu 300 milyar dolar kaynak bulmuş! Nereden mi?
Para kaynağını milyonlarca genci uyuşturarak yavaş yavaş öldüren uyuşturucu baronlarından sağlamayı düşünecek kadar vizyonsuz.. Buna “Temiz para” diyecek kadar haramzade bir zihniyetle karşı karşıyayız. Kimden mi bahsediyorum; tabi ki 7’li masanın cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu ve dahiyane söylemlerinden…
Geçtiğimiz gece çıktığı bir TV programında bir gazeteci, Kılıçdaroğlu’na yapmayı vaad ettiği icraatları için kaynağı nereden bulacağını sordu. Kılıçdaroğlu da “Türkiye zengin ülke, nerede kaynak yok. Ben, 300 milyar dolar parayı getireceğim bu ülkeye, temiz para. Dışarıda uyuşturucu baronlarının parası.” diyerek yine şimşekleri çekti üzerine.
Videoyu birkaç sefer izledim, ben mi yanlış duydum ya da sözün devamı var mı diye ama yok. Aynen öyle söylüyor 7’li masa bileşenlerinin bel bağladığı CHP lideri Kılıçdaroğlu…
Vizyon bu maalesef… Tam bir akıl tutulması yaşıyorlar.
Daha seccadeye ayakkabıyla bastığı fotoğrafların kamuoyundaki artçı depremleri sürerken uyuşturucu parasını kaynak olarak kullanacağı vaadinde bulunmak akıl karı değil.
Kılıçdaroğlu’nun sürekli gaf yapmasına alıştık alışmasına ama uyuşturucu parasını ülkeye hizmet olarak kullanma fikrini ciddi ciddi vaat olarak sunmak bu necip millete hakarettir, bu kadim İslam diyarı Anadolu’nun mayasına uymaz, terstir.
Düşünsenize; faraza bu cumhurbaşkanı adayının kazara seçimi kazandığını düşünün ve dediği gibi para kaynağını uyuşturucu baronlarından sağlayarak bu kirli parayı halka hizmet diye kullandığını varsayalım.
Kim ya da kimler, kaynağının uyuşturucudan geldiği hizmeti almak ister.
Mesela millete, milyonlarca ilk ve ortaöğretim öğrencisine ücretsiz verilen ders kitaplarının nakit kaynağını, kazancını uyuşturucudan elde eden uyuşturucu baronlarından aldık diyebilir misiniz?
Ya da devlet hastanelerinden hizmet alan hastalar, çalışan doktorlar, hemşireler, memurlara kaynağını uyuşturucu baronlarından temin edeceğiniz uyuşturucu parasıyla maaş vereceksin?
Kim, milyonlarca gencin, tuzaklara çekilerek düşürüldüğü bataklıkta uyuşturucuyu elde edebilmek için kimileri hırsızlık yaparak, kimileri anne babasını döverek, kimileri çocuklarının rızkını vererek uyuştuğu bu illetten sağlanan parayla iş yapmak ve evine helal ekmek götürmek ister?
Kazanmak için haram-helal, her yol mübah onlar için. Geçmişte başörtü için “bez parçası” diyerek İslam’a ve kutsallarına olan düşüncesini ortaya koyan Kılıçdaroğlu, seçime gittiğimiz bugünlerde söylemleriyle dindar bir muhafazakar gibi konuşuyor.
Başta CHP başkanı Kılıçdaroğlu olmak üzere tüm siyasi liderlerin seçimlerin gündemde olmadığı zamanlarda savundukları dava ve misyonları, siyasi söylemleri, ilkeleri neyse seçime az bir zaman kala da aynı şekilde devam ettirmeliler ki seçmen kandırılmasın. İkiyüzlü bir politika kimseye kazandırmaz.
Liderler, yapamayacakları işlerin vaadini vermemeli. Vereceği vaadin de hesabını verebilmeli.
Hele hele seçmeni etkilemek veya bazen gündemde kalabilmek için ülkeyi kaosa götürecek nefret dili hiç mi hiç kullanmamalı. Ama 7’li masanın ortaklarından Meral Akşener, İstanbul il başkanlığına gelen mermilerin adli bir vakadan kaynaklı olduğu kesinleşmesine rağmen meclis kürsüsünde etrafa kurşun savurarak mağdur edebiyatı yaparak olayı çarpıtması, oy getirmesi için yapılmış siyasi şovdan öte bir şey değildir.
İnancına geleneğine ve kültürüne bağlı bu necip millet, inancına düşmanlık yapanı unutmadığı gibi, kendini kandıranı da haram parayla kendini yönetecek bir kişiliği de cumhurun başına getirmez.