• DOLAR 34.652
  • EURO 36.42
  • ALTIN 2929.907
  • ...

Siyonistlerin Filistinlilere yönelik soykırımı altı ayını doldurdu.

Sahada çok kirli ve dengesiz bir savaş devam ederken çok farklı alanlarda da mücadele devam ediyor. Ekonomik, siyasi, psikolojik savaş, medya ve iletişim alanındaki dezenformasyon ve kirli haber bombardımanı.

İletişim, iletişim teknolojisi ve kanalları arttıkça bu savaş çok daha kirli olmaktadır.

Dijital medyanın nimetlerinden istifade edilerek sistematik algı operasyonlarıyla bireylerin beyinlerine nüfuz edilerek işgal edilmektedir. Böylece kitleler farkında olmadan başkalarının kontrolüne geçmekte, onlar gibi düşünmekte, onların savunduğunu savunmakta, onların karşı çıktığına karşı çıkmakta, düşman olmaktadır.

Gazze’de şehit edilen otuz bini aşkın şehit, yakılıp yıkılan Gazze’nin silueti gözler önünde iken ‘cambaza bak cambaza’ misali bütün dikkatler çok farklı bir alana kaydırılabilmektedir.

Filistin halkının topraklarını, kutsallarını savunan Direniş, terörist gösterilirken, işgalci ve işgalciye her türlü desteği veren ABD ve şürekâsı teröristlerle savaşan kahramanlar olarak gösterilmektedir.

Günümüzün propagandacı ve algı operasyoncuları Hz. Musa dönemindeki sihirbazlar misali algı operasyonlarıyla kitleler hipnoz edilmekte, hipnoz edilen zihinleri işgal edilen bireyler, firavunlara boyun eğdirilmeye, ilahlıkları devam ettirilmeye çalışılmaktadır.

Hz. Musa ile Firavun ve sihirbazlar arasındaki gelişmeler ve kıssası Kur’an-ı Kerim’de uzun uzadıya anlatılmaktadır.

Elbette bu öylesine anlatılmamıştır.

Sonraki nesiller ders alsın, böyle bir durumla karşılaştıklarında neler yapabileceklerini öğrensin diyedir.

Hz. Musa sihirbazlarla karşılaşmaktan kaçınmamış, tam aksine onlarla kitleler önünde düelloya girişmiştir.

Sihirbazlarının hile ve oyunlarının pek zayıf olduğunu, İlahi vahyin fıtrî, saf, temiz, berrak, net ve kesin olan mesajını ifade etmiştir.

İşte bunun karşısında nutku kesilen Firavun ve avenesi Hz. Musa’yı sihirbazlarla düelloya çağırmıştır. Kendilerince güçlü oldukları yenilemez, alt edilemez oldukları sihir alanına Hz. Musa’yı çekmişlerdir.

Fakat o da ne… Musa’nın Asası, sihirbazların sahte bütün yılanlarını yuttu.

Günümüzün sihirbazları Siyonistlere ve emperyalistelere hizmet eden, onların hegemonyasının devamını sağlayan basın ve medyacılarıdır. Dijital medyanın nimetlerinden istifade eden psikolojik harpçileri ve propagandacılarıdır.

Bu sihirbazlara karşı günümüzün Asa-yı Musa’sı ile ancak mücadele edilebilir.

Günümüzün Asa-yı Musa’nın somut hali Kudüs’tür, Aksa’dır, Gazze’dir, ‘Aksa Tufanı’dır.

Asa-yı Musa, vahyin pak, berrak ve net mesajlarını taşımakta ve desteklemektedir.

Günümüzün bütün hesapları, stratejileri, yüzyılın-bin yılın projeleri, planları Kudüs merkezli olmalıdır. Kudüs’ü özgürlüğüne kavuşturacaksa bu projelerin bir kıymet ve değeri vardır.  

Kudüs, insanların avret yerlerini, tıynet ve niyetlerini, gizli saklı her şeylerini Asa-yı Musa misali ortaya çıkardı ve çıkarmaya devam edecektir.