Gazze’nin Dağları

Kassam Tugayları tarafından geçen günlerde “Gazze’nin Dağları” isimli bir marş yayınlandı.

Bu marş, Aziz komutan Ebu Ubeyde’nin “Gazze’deki direnişimiz Filistin’deki dağlar gibi sarsılmazdır. Gazze’de dağ yoktur; ama kahraman yiğitleri, şerefli bir halkı, cesur ve imanlı savaşçıları vardır.” sözleriyle başlıyordu.

Evet, Gazze’de dağ yoktur. Dağ imanlı müminler vardır.

İman ve mücadelelerinin dağları aştığı bir şehir vardır.

Gazze, gerçekten birleşmiş tüm zalimlere karşı ‘dağ gibi’ dimdik ayakta durmaktadır.

Ve daha birçok açıdan gerçekten Gazze bir dağ gibidir.

Mesela dağlar maden kaynaklarıdırlar, maden yataklarıdırlar.

Birçok değerli maden dağların yamaçlarından çıkmaktadır.

Bugün Gazze şehrinin tamamı imanın kaynağı gibi bir yer olmuştur.

Adeta yeryüzünün tamamına iman fışkırtıyor, iman dağıtıyor.

Susamış, kurumuş gönüllere bir ab-ı hayat oluyor.

İman etmek için sıraya giren insanlara vesile olan bir iman membaına dönüşmüş durumda.

Dağlar denge unsurudurlar, sarsılmayalım diye Rabbimiz onları yeryüzüne yerleştirmiştir.

Gazze de bugün bir denge unsurudur.

Dünya-ahiret, tembellik-mücadele, iman ve imkânsızlık dengesini bize gösteriyor.

Müslüman'ın hayatta nasıl olması gerektiğinin, nasıl mücadele etmesi gerektiğinin dengesini gösteriyor.

Gazze, aynı zamanda yeryüzünün kurulmuş olan sahte dengesini de alt üst ediyor.

Küresel sistemin kendi yazıp oynadığı ve herkese bir rol biçtiği düzenin dengesini bozuyor.

Güya özgürlükçü, demokrat, insan haklarına saygılı, hukuk ekseninde yürüyen bir sistemin altında yatan vampir ve canavar ruhları ortaya seriyor.

Dağlar kararlıdırlar, ancak kıyamet kopunca yerlerinden ayrılırlar.

Gazze cephesi de bugün tüm imkansızlıklara karşı imanın en büyük imkân olduğu kararlılığındadır.

Pes etmiyorlar, pes ettirecek direnişte bulunuyorlar.

“Saldırı ne kadar uzun sürerse sürsün ve ne şekilde olursa olsun,

Allah'ın yardımıyla ayakta durma ve direnme” mesajlarını tüm dünyaya ilan ediyorlar.

Şehadeti zaferle aynı görüyorlar. Bu azim ve kararlılıktadırlar.

Dağlar şekil verirler; denizlere, nehirlere, vadilere…

Gazze de iman, teslimiyet, ibadet ve mücadele azminin şekil almış-vermiş hali gibidir.

Müslümanların nasıl olması gerektiğinin duruşunu sergiliyorlar.

Aynı zamanda dünyaya da şekil veriyorlar. Belki etkisi sonraki yıllarda daha iyi anlaşılacak;

Fakat Gazze hem Müslüman ülkelere hem doğu-batı diğer tüm ülkelere şekil veriyor. Yol gösteriyor.

Dağlar mevsimlere sebep olurlar. Büyüklük ve uzanış şekilleri iklimleri etkilemektedirler.

Aksa Tufanı ile beraber sönmüşlük, bitmişlik, ezilmişlik iklimi değişmiştir.

Azim, direnme, mücadele, gayret ve cesaret iklimine geçilmiştir.

Gazze mevsimlere sebep olacak.

İçinde bulunduğumuz kış mevsimine inat, baharın gelmesine müjde ve vesile olacak.