Dünya Kudüs Haftası

"Filistin halkının, özgürlükleri için savaştığı, bir kahramanlık ve kurtuluş destanının yazıldığı bugünlerde tüm dünyayı Gazze ve Filistin'de yaşanan acı olaylara karşı ses vermeye çağırıyoruz."

Bu ifadeler, Dünya Müslüman Âlimler Birliği Başkanı Dr. Ali Karadaği’nin “Dünya Kudüs Haftası” dolayısıyla ilan ettiği bildiriden bir cümledir.

Birlik, 2-9 Şubat arasında kılınacak tüm Cuma namazı hutbelerinde Kudüs’e ve Mescid-i Aksa’ya yer verilmesi talebini yenileyerek gündemi diri tutmayı amaçlıyor.

Âlimler bu işe öncülük ediyorsa direniş daha çok bereketlenir, daha çok destek görür; özgür dünyanın daha çok meydanlara dökülmesine sebep olur.

"İşgal altındaki Kudüs'ün ve İslam'ın ilk kıblesi Mescid-i Aksa’nın özgürlüğü, Gazze'nin tüm dünyadan soyutlanarak maruz bırakıldığı baskı ve tecridin bir an önce son bulması ve ablukanın kaldırılması için tüm insanlığı maddi ve manevi desteğe çağırıyoruz."

İşte bu ifadeler direnişe çağrıdır, beraberinde sabır, sebat ve şükrü de getiren ifadelerdir.

57 ülkenin âlim ve mütefekkirlerini bünyesinde barındıran “Dünya Müslüman Âlimler Birliği” bu bildiriyle kıymetli bir gayreti üstlenmiş oldu.

Böylece farkındalık oluşturan bu girişim, direnişi hem ilim yuvalarına hem de âlimlerin sohbetlerine de konu yaptı.

Toplumun öncüleri, gençlerin bilgi kaynağı ve saygın şahsiyetleri olarak âlimleri elbette her konu da önümüzde yürümeli, yol göstermeli ve kendilerini adamalılar ki ilmin izzetini koruyabilsinler.

Rahmetli Yusuf Karadavi’nin birliğin kuruluşundaki emeği ve katkıları unutulmaz elbette.

27 Recep 583’te Kudüs’ün Haçlılardan kurtulmasını, “Dünya Kudüs Haftası”nın miladı kabul eden birlik, hafta boyunca uluslararası birçok etkinlikler düzenleyerek Gazze’nin gündemden düşmemesi için gayret gösteriyor.

Yaşadığımız işgal sürecinin bu haftaya denk gelmesi, desteğimizin Müslümanlar ve ehli vicdan sahiplerince daha çok olmasını beraberinde getiriyor.

Mevsimin kış olması, gıda ve ısınma sıkıntısının zirvede bulunması daha çok konuya maddi manevi olarak eğilmemizi sağlamalıdır.

Artık çocuklarımızı sevmeye, sofrada oturmaya, yemek yemeye, içmeye utanıyoruz Rabbim.

Her gün aldığımız her haberde bir çocuğun şehadeti veya bir kadının mazlumiyeti, onulmaz yaralar bırakıyor yüreğimizin derinliklerinde.

Zafer senin ellerinde ve vereceğin yardımlardadır Allah’ım!