• DOLAR 34.7
  • EURO 36.773
  • ALTIN 2961.825
  • ...

Doğrusu elimiz başka bir konuyu işlemeye varmıyor. Gecemiz deprem gündüzümüz deprem. Kulağımız haberlerde gözlerimiz ekranda. Enkazdan biri daha çıkınca kendi yakınımız çıkmış gibi seviniyor, bir vefat haberi alınca aynı duygularla üzülüyoruz.

Önceleri belki bu yaşlılıktandır diye teselli ararken sonradan idrak ettim ki, bu halet-i ruhiye sadece beni değil herkesi kaplamış. İnsanlar büyük bir dayanışma ve yardımlaşma içinde koşuşturuyorlar.

Demek ki imtihan dünyasında musibete karşı safları sıklaştırmanın maddi yönü hariç, bir de manevi yönü yani dayanışması da bu güzellikleri beraberinde ortaya çıkarıyor. Çocukların bile kumbaralarıyla bir şeyler yapma yarışında oldukları bu günler, elbette geçecek. Geriye sonraki nesile anlatılacak güzel bir yardımlaşma hatırası kalacak.

Hemen hemen toplumun her kesiminden buna yönelik bir mesaj veya fiili uygulama görünce, o sebeple duygulanıyoruz diye düşünüyorum. Normal zamanda bir evden bir cenaze çıkınca feryadü figanlar alıp başını gider. Şimdi ise birden fazla cenazesi olanlar dahi ağlamıyor/ağlayamıyor. Zira her ev kendisi gibi... Herkesin cenazesi/cenazeleri var. Depremzede olan tüm insanlarımız aynı pozisyonda ve bu sebeple artık gözler yaş dökemiyor. Belki de yanılıyorum da döke döke göz pınarlarımız kurudu.

Bu ahvalde yaşayan ölüler gibiyken hala enkazdan birilerinin kurtulması, hala bir çocuğun tüm güçsüzlüğüne rağmen nefes alması ümitleri diri tutuyor. Hala enkaz başında olağanüstü çaba sarf eden ekiplerin gayreti takdire şayan… Birilerinin küçük bir çocuğun gülüşünde, birilerinin yapılan bir yardımda, birlerinin de mavi atlas iklimin enginliğinde ümit pırıltıları araması, herhalde “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyiniz” şiarının yansımasıdır. Nasıl ümitsiz oluruz Sen’den ey Rabbim! Bunca yardımını gördükten sonra…

Sonra insanlar, ümitlerini diri ve canlı tutmak adına senin bahşettiğin hayatların hikâyelerini dile doladılar. Meleklerin, enkaz altında kurtarılan kimi çocuklara anneleri, babaları veya sevdikleri şeklinde yaklaştılar. Yedirdiler, içirdiler de öylece kurtulmalarına sebep oldular izninle ümidin bu çocuklarına. Kimi de bu kerametleri küçümsedikçe küçüldü dergah-ı izzetinde. Kulların, sana inanan kulların, katında nazdardır. Katında kıymetlidir. Sen hepimizin rabbisin Allah’ım. Lakin senin rahmetini öncelikle çocuklar, kadınlar mazlumlar ve masumlar çeker. Enkazlara yağan rahmetinin tecellisine nice kurtarışlarla şahitlik ettik.

Bu depremde kendisinden ümit kesilmeyenin sadece Allah olduğunu gördük. İnsanların Allah’a ve emirlerine teveccühünü gördük. Namazın ve başörtünün kıymetini anladıklarına şahit olduk. Her manzara bir ibret, her tablo bir mesaj-ı ilahi idi adeta.

Deprem, ibret nazarıyla bakanlar için perdelerin kalktığı ve herkesin kendi eksikliğini gördüğü, dünya hayatının geçici olduğu konularında bir uyanış ve silkinme olması hasebiyle ruhlarda da bir deprem yarattı. Unutmayalım ki hayatımızı sarsan büyük değişimler yeni başlangıçlara gebedir.

Hayatını yitirenlere rahmet, kalanlara afiyet diliyorum. Sen, misafirlerini en iyi ağırlayansın Allah’ım!

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları