• DOLAR 34.424
  • EURO 36.312
  • ALTIN 2845.2
  • ...

Kimimiz hızlı kimimiz yavaş ama hepimiz hareket halindeyiz. Bu esnada bir yerlere ve özellikle birilerine uğruyoruz sonra oradan geçip gidiyoruz.

Diyorum ki bu geride bıraktıklarımıza son olarak şöyle bir dönüp baksak, acaba onlar üzerinde nasıl bir intiba bıraktık da gidiyoruz?

İster kısa ister uzun, ister az ister çok, birlikte olduklarımız bizim hakkımızda nasıl bir hüküm vermişler, nasıl bir karara ve kanaate sahip olmuşlar? Sizce merak edilecek bir konu değil midir bu? Ne biliyorsunuz belki bunlar kıyamet gününün belgeleri ve dökümanları olarak kabul görecek, önünüze çıkacaktır.

Aslında ben ‘geride bıraktıklarımız` derken, yarın için gönderdiklerimizi kast ediyorum.

Hani Rabbimiz “Ey iman edenler, Allah`tan korkunuz. Her nefis yarın için ne gönderdiğine baksın ve yine Allah`tan korksun, zira Allah yapıp ettiklerinizden haberdardır” (Haşr: 16)

İnsan yarın için ne gönderdiğini geriye bakarak görebilir. Özellikle geride bıraktıkların yüzüne bakarak, gözlerine bakarak anlayabilir.

Geçip giden koskoca bir yılı değerlendirmenin en kestirme yollarından birisi bu değil midir?

Geride bıraktıklarımızın şahitliğine bakarak Allah Teâla hakkımızdaki hükmünü verecektir.

Yani insanlarla olan münasebetlerimiz... Tabi ki bunların başında aramızda hak ve hukukun en işlek olduğu kişiler gelmektedir. Artık bunların kimler olduğunu herkes kendisi bulup çıkarır.

Buraya kadar bireyler açısından ele aldım. Bir de kurumlar, camialar ve yöneticiler açısından ele aldığımızda mesele daha da ciddiyet kazanır.

Yöneticiler geçmiş bir yılın değerlendirmesini yaparken geride bıraktığı kitlelerin yüzlerine ve gözlerine bakarak yarınları için Allah`tan korkmalıdırlar.

Ağlayanların, inleyenlerin kimler olduğunu, küskünlerin kırgınların kimler olduklarını ve niçin böyle yaptıklarını merak etmelidirler.

Bugün insanlığın en çok muhtaç olduğu şey bu değil midir? O halde lütfen herkes geriye dönsün ve bırakıp gittiklerine bir daha baksın, bu gözle baksın. Geride bıraktıklarınızın ne kadarı dua ediyor, ne kadarı beddua ediyor?