Kralların Ümmete meydan okuması
Anlaşılan o ki siyasi gündem bayramın havasını çabuk geçiştirecek, Körfezin fitnesi içerinin de önüne geçecek gibi.
Dikkatlice okuyun, on üç maddelik bu ültimatom Katar`a değil Türkiye`ye ve hatta bütün bir İslam Ümmetine verilmiştir.
Amerika, Rusya ve bütün bir emperyalizmin bizzat kendilerinin asla cüret edemediği, edemeyeceği bu küstah ültimatomu Körfezin kralları veriyor. Özetle istedikleri tek şey; ümmetin uyanışını durdurmak, emperyalizmin huzurunu kaçıracak davranışlardan vazgeçirmektir.
İhanet hiç bir zaman bu şekilde açık ve net olarak kimlik ibrazında bulunmamıştır. Aslında ümmetin her şeyi ayan beyan görmesi açısından hayra dönüşebilecek bir şey, inşaallah beklediğimiz neticeyi verir.
Siyasilerimiz ülkenin menfaatlerinden dolayı söyleyemiyor olabilirler, fakat defalarca söylediğimizi bir daha tekrar edelim; bu ümmet için en büyük fitne, en büyük felaket Körfezdeki krallardır, özellikle Suud hanedanıdır. Son yüz yıldan bu yana Ümmetin mukaddes merkezine çöreklenmiş büyük bir beladır bu. Başta Arabistan halkı olmak üzere Arap halklarının şu anda bu hain hanedanlıklar karşısında yapabilecekleri bir şey yok gibi.
Ümmetin dirilişine, bu anlamda birazcık olsun kıpırdamasına, dünya emperyalizmi karşısında bir duruş sergilemesine bu hain kralların asla ve asla tahammülleri yoktur. Bir başka deyişle; bu ümmetin eli kolu bu hain krallar sebebiyle bağlı bulunmaktadır.
Kralların Katar`a dayattığı bu on üç maddelik ültimatom her şeyden önce Arap Bahar`ına verilmiş bir cevap, indirilmiş darbe, uyanan İslam Ümmetini açık bir tehdittir.
Başta Türkiye olmak üzere ümmetin potansiyeline sahip merkezlerin Mısırlaştırılması, Sisileştirilmesini istemektir ki bunu açıkça ifade etmektedirler.
Daha acı olan bir şey; başta Türkiye olmak üzere İslam Ümmetinin öteki fitnesi olan FETÖ örgütü de Körfezin hain krallarıyla birlikte hareket etmektedir. Sadece FETÖ değil içerideki diğer şer odaklarının hedefleri bu hain hanedanların hedefleriyle bire bir örtüşmektedir.
Ne ilginçtir, Amerikan ve Batı emperyalizmi, hain krallar vasıtasıyla yaptıklarını kendi başlarına yapamazlardı.
Söylediğimiz gibi bu tehdit tek başına Amerika`nın, Rusya`nın bile yapamayacağı bir tehdittir, onlar adına, onları hiç bir riske sokmadan krallar tarafından kusursuzca ifa edilmektedir.
Bu hain cephe karşısında direnen cephenin genişlemesi, güçlenmesi ve geri adım atmaması bu anlamda çok önemlidir, hatta tek çıkar yoldur.
Bu arada içerideki gelişmelerle Körfezde olup bitenler bir birleriyle tam bir uyum içindedir, gözden kaçırılmamalıdır.
İçerdeki şer odaklarıyla dışardaki hain krallıkların sevinçlerinin aynı olduğunu hiç bir zaman unutmayalım.