• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Diyarbakır`daki son başörtüsü mitinginde kısaca geçiştirdiğim bir konuyu bugün biraz daha detaylıca ele almak istiyorum.
Evet, bölge insanı son yüz yılda sayısız felaketler ve acılar yaşamıştır. İsterseniz sonuncusundan başlayarak bunlardan bir kısmını sıralayalım.

Toprağı kazdıkça JİTEM tarafından hunharca katledilmiş insan kemikleri fışkırmaya devam ediyor, bakalım nerelere ulaşacak bu rakam.

Uludere katliamının acıları asla dinecek gibi değil, sanki otuz dört cenaze hâlâ orta yerde duruyor gibi her şey taptaze.
Otuz yıldır sürmekte olan şiddet sarmalında elli bine yakın insanın canına mâl olan kirli savaş… Bölgenin mahvolup giden koskoca ekonomisi…

Yakılan, yıkılan binlerce köy ve mezra, bundan dolayı çökertilen hayvancılık, yerinden yurdundan edilen yüzbinlerce insan…
Bunlar bizim zamanımızda gerçekleşenler. Bundan önce gerçekleşmiş olan büyük katliamlar ayrı. Şeyh Said Hazretleri bahane edilerek kökleri kazınarak imha edilen köyler ve köylüler…

Derelerin kan aktığı Zilan katliamları, Dersim mağaralarında imha edilen çoluk çocuk, kadın ihtiyar koskoca bir insanlık…
Bütün bunlar bir yana, bize göre Müslüman Kürtlerin başına gelen en büyük felaket nedir biliyor musunuz? Milletlerin, toplumların tamamen eğitim üzerine yoğunlaştığı bir yüzyılda milyonlarca kız çocuğunun, milyonlarca bayanın ömür boyu eğitimsiz, okulsuz, tahsilsiz kalmasıdır.

Düşünebiliyor musunuz, böyle bir dünyada okul yüzü ve öğrenim görmemiş, milyonlarca kız çocuğu, ev hanımı, milyonlarca anne ve daha sonra babaanne ve anneanne… Acaba bu şekilde kaç nesil geldi geçti onların dünyasından?

Böylesine büyük bir felaket yetmiyormuş gibi, Allah`tan korkmadan bir de iftira yüklediler sırtlarına: “Kürtler kız çocuklarını okutmaz” iftirası.

Peki bu insanlar kızlarını niçin göndermediler okula?
Bunun bir tek sebebi vardır: Dayatılan dinsiz eğitim, laik eğitim, buram buram faşizm kokan Kemalist eğitimdir. Ve bununla birlikte paralel olarak dayatılan kâfirce bir yaşama tarzı. Söyleyin Allah aşkına, bundan daha büyük bir sebep var mıdır?
Bütün bunlardan sonra iddia ediyorum ki, bu bölgede yapılabilecek en büyük inkılap, en büyük devrim Kız Çocuklarının Müslümanca öğrenim görmesidir, kız çocuklarının Müslümanca öğreniminin önündeki engellerin kaldırılmasıdır, bilakis buna destek olunmasıdır. Bununla sadece örtünme yasağının kaldırılmasını değil, müfredatın tamamen Müslümanca olmasını kastediyorum.

Bir adım daha ileri giderek diyoruz ki; Bölgede yüzyıllardır devam ede gelen medreselerle birlikte, üst düzeyde Bayan Medreseleri açılmalıdır.

En üst seviyede İslami ilimlerin tahsil edildiği, Osmanlının, hatta Nizamülmülk`ün mirasını sürdürüldüğü geleneksel Kürt Medreselerinin Bayan Versiyonları açılmalıdır. İlahiyat fakültelerinden hiç de geri olmayacak bir düzeyde olacağına inandığımız bu Bayan Medreseleri için en kısa zamanda düğmeye basılmalıdır.

O zaman görülecektir Kürt anneler ve babalar kızlarını okula gönderiyor mu, göndermiyor mu?

Hele bir örtünmenin önündeki engeller ilköğrenimden itibaren kaldırılsın, karma eğitime son verilsin, İmam Hatiplerin kız bölümleri güçlendirilsin, siz o zaman görün bölgenin çehresi nasıl değişirmiş.

Bu konuda yetkililerden çok fazla bir şey istemiyoruz, sadece gölge etmesinler yeter şimdilik. Bütün bu güzelliklerin gerçekleşmesi için siz hiç zahmet buyurmayın, Allah`ın izniyle insanımız bunu kendisi yapacaktır.

Şimdi “Dindar bir nesil yetiştirmek istiyoruz, yok öyle yapmayıp da ateist mi yetiştirecektik?” diyen Başbakana sesleniyoruz:

Lütfen bu güzel ve isabetli sözünüzü bir de yüzünüzü bu tarafa çevirerek tekrarlayın da duyalım.

“Dindar bir nesil yetiştirmek istiyoruz” sözünüzü bir de kızı okula örtüyle gittiği için emniyete götürülerek gözaltına alınan Gaziantep`teki anneye bakarak söylemenizi istiyoruz.

Kız çocukları okullarına örtünerek gittikleri için gözaltına alınan Bursa`daki babaların gözlerinin içine bakarak bu sözlerinizi tekrarlamanızı istiyoruz.

Bir de, “Dindar bir nesil yetiştirmek istiyoruz” sözünüzü, kız çocuklarının ilköğrenimden itibaren örtünmeleri için mücadele verenlerin üzerine üzerine gelenlerin, onları provokatör olmakla itham eden vicdansızların gözlerinin içine baka baka haykırmanızı bekliyoruz.