• DOLAR 34.604
  • EURO 36.632
  • ALTIN 2936.109
  • ...

Gerçi mevsim bunun tam zıddını söylüyor. Yağışların bastırdığı, yavaş yavaş her tarafın kara büründüğü ve bundan sonra da havaların her gün biraz daha soğuyacağı gerçeğiyle karşı karşıya olsak da biz yine de sıcak günler yaşayacağımızı söyleyelim.

Sıcak günler hem ülke genelinde, hem bölgede ve hem de Ortadoğu`nun tamamında zaten yaşanıyor, biz bundan sonraki günlerin daha da sıcak olacağını söylüyoruz.

Mısır`da direnişin ısrarla süreceği, hatta yaşanan tecrübeler sonunda yeni ve değişik boyutlar kazanacağı, dikta rejiminin buna dayanamayacağı görüşündeyiz.

Mısır`ı bekleyen bu sıcak günlerin Türkiye meydanlarındaki sıcaklığı da bayramdan sonra yeniden başlatacağını ve sürüp gideceğini belirtelim. Yani Mısır`ın ateşi, bizim de ateşimiz olmaya devam edecek.

Başbakan İsmail Haniye`nin açıklaması gösteriyor ki Filistin`de ve elbette Filistin`le birlikte her yerde üçüncü İntifada`nın sıcaklığı yaşanacak.

Son günlerde siyonist çevreler ve ABD basınının Hakan Fidan ve onun şahsında Başbakan ve Dışişleri bakanına, daha doğrusu izlenen dış politikaya yönelik hücumlarının, saldırılarının yeni sıcak gelişmeleri de beraberinde getireceği aşikârdır.

Bakalım ülke içindeki ABD ve israil sevdalıları bunu ne kadar gündem yapacaklar, bu sevdalarını ne kadar dışa vuracaklar. MİT`in başına atandığı günden itibaren israil`le birlikte buna karşı çıkan ve onu tutuklamaya yeltenen çevreleri bugün bir daha göreceğiz.

Gelelim asıl bizim sıcak günlerimize, doğrudan bizim yaşayacağımız sıcak günlere.

PKK/BDP çeteleri tarafından İslami dernek ve kuruluşlara karşı başlatılan ve ardı arkası kesilmeyen saldırılara.

Akla ilk gelen, bütün bunların yaklaşmakta olan seçimler sebebiyle olması.

Eğer bu tespitimiz doğruysa iş kötü demektir, yani seçimler yaklaştıkça saldırılar da yoğunlaşacak demektir.

Hatta işin daha da vahim olanı, seçimleri kaybettikleri noktalarda bu saldırılar, seçimlerden sonra da devam edecek demektir. İnşaAllah biz bu tahminimizde yanılıyoruzdur.

Saldırılar çok alçakça ve kalleşçe. PKK/BDP piyonları tarafından yapıldığı herkesçe bilinmesine rağmen bu çevreler çıkıp dobra dobra bunu üstlenemiyorlar.

Çünkü birazcık aklı başında olan ve geçmişi az çok bilen bu çevreler, kesinlikle bu yapılanları üstlenemezler.

Fakat böyle yapmakla, yani bir takım aklı ermez küçük ve hasta çocukların ellerine patlayıcıları tutuşturarak Müslümanların üzerine salmakla ve çıkıp bir açıklama yapmaya tenezzül etmemekle güya akıllık ettiklerini sanıyorlarsa çok fena yanılıyorlar.

Şurası asla unutulmamalıdır ki Kürdistan, tam bir İslamlaşma sürecine girmiş bulunmaktadır. Durum böyle olunca hiç kimse buna engel olamayacağı gibi yapılan karşı koymalar da söz konusu İslamlaşma sürecini hızlandırmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır.

Başta Filistin, Lübnan ve bütün bir Ortadoğu`da gerçekleşen bu dönüşümün bölgede de gerçekleşmekte olduğu çok net ve açık bir şekilde ortadadır. Varsın birileri bunu görmemezlikten gelsin. İmralı bile bu işin farkındadır ve bunun için acele bir İslam Konferansı toplanmasını istemektedir.

Bütün bu saldırılar karşısında mevcut iktidarın ta baştan beri kör ve sağır kalmasına gelince… İktidar, bundan sonra da söz konusu sessizliğini ısrarla sürdürecektir.

Bir anlamda onlara da hak vermemek elde değil.

Öyle ya, bu saldırılara müdahale ettiği takdirde bölgede gerçek anlamda iki güç odağının etkin olduğunu kabullenmiş olacak; kendisinin saf dışı kaldığını, mücadelenin kendisi dışında iki grup arasında cereyan ettiğini ilan etmiş olacaktır.

Bu durum da gösteriyor ki Müslümanlar sıcak günler yaşamaya devam edecektir.

Fakat hiç de önemli değil. Çünkü bizim insanımız söz konusu sıcak günleri ilk defa görmüyor, ilk defa yaşamıyor. Allah`ın izniyle böylesi sıcak günlerde ne yapması gerektiğini tecrübeleriyle kendisi çok iyi bilmektedir.