İlahiyat hocalarımızın halkla irtibatları
Bu konuyu daha önce de dile getirmiştim en son Gazze meselemizle seslenmiştim. Program için gittiğim şehirlerimizde mutlaka ilahiyat hocalarımızı ziyaret etmeye çalışıyorum.
Öncelikle bunu kendim için yaptığımı belirtmeliyim. Okuduklarımı, tespit ve düşündüklerimi yazıya ve sohbete dökmeden önce mutlaka ilahiyat hocalarımıza sunarak testten geçmesini istiyorum.
Zira akademik çalışmalara önem veriyorum ve saygı duyuyorum. Müslüman camiaların akademisyenlere sahip çıkmalarını, irtibat halinde olmalarını önemsiyorum.
Bu konuda asıl görev Diyanet’e düşmektedir. Her ne kadar ilahiyat hocaları bazı merkezlerde kürsülerde vaaz ediyor olsalar da bu yeterli değildir.
İslami dernekler ve vakıflarımız da akademisyenlerden yararlanıyor, kendi bünyelerinde sohbet ve seminerler düzenlemekteler ama bu da yeterli sayılmaz. Gönül ister ki akademisyenlerimiz bunca derin araştırmalar neticesinde elde ettikleri birikimlerini halkımıza aktarma imkanı bulsun.
Gelelim ilahiyat ve akademisyen düşmanlığına; acı ama böyle bir gerçek var bu ülkede. Yüz civarında ilahiyat fakültesinde ve daha bunların dışındaki binlerce öğretim görevlisine bir takım çevrelerin yürüttüğü hasmane tutum maalesef üzüntü vericidir.
Başta da belirttiğimiz gibi biz akademik çalışmalara değer veriyoruz, saygı duyuyoruz hatta olmazsa olmaz görüyoruz.
İmam-hatiplerle birlikte bu fakültelerin açılması için bu millet büyük bedeller ödemiştir.
Daha da önemlisi bu ülkedeki bütün din görevlileri söz konusu bu ilahiyat akademisyenlerinin eğitiminden geçmek durumundadır, bunun başka bir alternatifi yoktur.
Medreseler ve İslami eğitim veren bir takım kurslar olsa olsa takviye görevi yapabilirler.
Akademisyenlerin düşüncelerine karşı çıkanlar ve bundan dolayı düşmanlık edenler şunu bilmeliler ki bırakın onlar kendi aralarında halletsinler. Yanlış düşüncede olan bir akademisyeni yine kendisi gibi bir akademisyen düzeltsin. Elbette bir akademisyenin yanlışını düzeltmek için illa ki akademisyen olmak şart değil.
Fakat akademisyenlerimizi bir takım çığırtkanlara ve tekfircilere yedirmeyi de asla kabul etmiyoruz, insanımız bu duruma müdahil olmalıdır.
İlahiyat hocalarımıza düşen de insanımızın içine inip onlarla beraber olmaktır.
Selam ve dua ile.