En güzel dünya israilsiz dünyadır!

Bunu öfkeyle söylemiyorum, Gazze katliamının neticesinde intikam duygularıyla da söylemiyorum.

Çok sakin ve soğukkanlı bir halimle söylüyorum;

En güzel dünya israil devletinin olmadığı bir dünyadır. Şu kadar var ki, Gazze katliamı aslında var olan bu düşünceyi güçlendirmiş ve daha geniş çevrelerce de konuşulur hale getirmiştir.

İsrail denilen bu terör ve fitne devleti yıkılıp gitmeli hatta en iyisi kendi kendini feshetmelidir. Yaptıklarının bedelini de dünyanın gözü önünde hukuken ödemelidir.

“İsrailsiz bir dünya” derken bütün Yahudilerin veya israillilerin imha edilmesini, yok edilmesini de düşünmüyorum, sadece Filistin topraklarında kurdurulan bu fitne yapının feshedilmesini, başta Amerika olmak üzere dağılacakları yerlere dağılıp gitmesini istiyoruz.

Gerçekten dünyanın huzuru buna bağlıdır, orta doğunun ve İslam âleminin huzuru ve ağız tadı buna bağlıdır.

İnanın Yahudilerin huzuru ve ağız tadı da buna bağlıdır. Zaten bunu dile getiren, böyle düşünen çok sayıda Yahudi mevcuttur. Çünkü bu fitne ve terör çetesi istediği kadar toprak gasp etsin, istediği yerleri işgal etsin asla huzur bulamayacak, hiçbir zaman gözlerini rahatça kapayıp uyuyamayacaktır. Çünkü hiçbir hırsız, hiçbir eşkıya rahat uyuyamaz, özellikle mazlumlar ve mağdurlar hemen yanı başındayken.

Tunus’ta yaşayan Yahudi bayan tarihçi yaptığı röportajda;

“Bugün Gazze’deki soykırımın en büyük ortağı israil’i kuran Avrupa’dır! İsrail meşru bir devlet değildir. Bu savaşı bitirmek ve Filistinlilerin haklarını tanımak en başta Avrupa’nın insanlığa borcudur” demektedir.

“İsrail bir alevdir, etrafını yakmaya başlayınca söndürülecektir” ifadesini defalarca dile getirdim. Bu alevin söndürülmesinde en büyük sorumluluk, onu yakıp kızıştıran Avrupa ve özellikle İngiltere’ye düşmektedir, Amerika’yı zaten İngiltere’nin bir uzantısı olarak görüyoruz.

Bu fitne ve terör devletini dünyanın başına musallat eden Avrupa ve Amerika bilmelidir ki artık bugünden sonra israil denilen bu azgın ve kuduz çete kendilerini hep yere baktıracak, başlarını kaldıramaz hale getirecek, “insani değerler” diye pazarladıkları her şeyi berbat edecek, neticede kendileri kaybedecektir. Nice Avrupalı düşünür bunu görmeye başlamıştır artık. Çok uzun sürmez onlar da; “En güzel dünya israilsiz dünyadır!” diyecekler.