Demek Allah size Nil ve Fırat arasını vadetti öyle mi?
Ey İsrail oğulları, Allah Teala sizden nübüvveti aldı, iki bin yıldan daha fazla zamandır sizden bir peygamber göndermiyor, bunu siz de biliyorsunuz. Aslında İsa Aleyhisselam İsrail oğullarından gelen son peygamberdi, sizin için son bir fırsattı, sizin için son bir şanstı, inanmadınız, öldürmeye yeltendiniz, annesi Hz. Meryem’e iftira ettiniz.
Ve böylece sizin soyunuzdan bir daha peygamber gelmedi, orada noktalandı.
Peki, peygamberlik sizden alındıktan sonra sonraki dönemlerde gerçekleşmek üzere demek Allah size Nil ve Fırat arasını vadetti öyle mi?
Neyin mükâfatı, hangi şeyin karşılığı olarak vadetti?
“Mademki siz benim gönderdiğim Hz. İsa’ya iman etmediniz, ona düşmanlık ettiniz, Roma ile beraber olup onu öldürmeye yeltendiniz, namusun ve edebin sembolü olan annesi Hz. Meryem’e iftira ettiniz, o halde ben de size Nil ve Fırat arasını vaat ediyorum” dedi öyle mi?
Evet, iki bin yıldan bu yana nübüvveti, Allah Teala’nın risaleti sizden aldığı ve artık o günden bu güne sizden bir peygamber göndermediği için mi?
Daha da önemlisi İbrahim ve İsmail (Allah’ın selamı onlar üzerine olsun) soyundan gönderilen Hz. Muhammed Aleyhisselam’ı da yalanladığınız, amansız bir düşman olduğunuz için mi Allah size Nil ve Fırat arasını vadetti?
Ey İsrail oğulları, eğer Allah (cc) size bir takım şeyler vadetmişse iyi bilin ki size gelen peygamberler dönemi için vadetmiştir. Siz de bu vaatlerin bir kısmına o dönemlerde erişmişsiniz, daha sonra vaatlerden döndüğünüz için, Allah’a (cc) verdiğiniz sözlerde durmadığınız için elinizden alınmış, güzel günleriniz çok kısa sürmüş, en fazla yetmiş seksen yıl devam etmiş, daha çok zillet hayatı yaşamışsınız.
Düşünün, İsrail oğulları olarak en muhteşem ve mutlu günleriniz Hz. Davud ve Hz Süleyman (Allah’ın selamı onların üzerine olsun) dönemleri olmuş, o dönemlerde bile “arz-ı mev’ud” dediğiniz sınırlara ulaşmamış, son ra o dem de yüz yıl sürmemiştir.
Fakat unutmayın ki Hz. İsa ve Hz. Muhammed Aleyhimüsselam’dan sonra size vaat edilen tek şey zillettir, sürünmektir, tepelenmektir ki siz de buna şahitsiniz.
Allah (cc) bunu son Kitabında çok açık ve net bir şekilde ilan etmiştir;
“Rabbin şunu ilan etmiştir ki kıyamet gününe kadar onlar (İsrailoğulları)nın üzerine burunlarını sürtecek, en ağır cezayı verecek kimseleri mutlaka gönderecektir…” (7/167)
Siz de biliyorsunuz ki, burunlarınızın sürtüleceği o dönemlerden bir dönem daha gelmiştir.
Rabbim sizin başınıza gelecek bu zillet dönemine bizleri de şahit kılsın,
Bu duygu ve düşüncelerle cumanız mübarek olsun!