“Sizi çok seviyoruz Peygamber Sevdalıları!”
Son zamanda en çok işittiğim söz bu olsa gerek. Hem de sadece bu birkaç kelime değil, bunu söyleyenler gözlerinin içi parıldayarak, sesleri ta yürekten gelerek söylüyorlar. İnanınız, bunu söylerken ağlayanlar oluyor.
Düne kadar biz Diyarbakır’dan, Batman’dan batıya iman ve samimiyet götürmeye çalışırdık, gittiğimiz yerlere kardeşlerin imanlarını, ihlaslarını, sıcaklıklarını anlatırdık. Bugün ise ülkenin dört bir yanından Diyarbakır’a selam ve muhabbetler götürüyoruz.
“Onlar nasıl ki Peygamberin Sevdalıları ise biz de onların sevdalısıyız” diyorlar. İmkânsızlıktan gelemeyenlerin bugün gözleri kulakları ve yürekleri hep Newruz alanında olacak.
İnsanların bir kısmını bir kısmına bu şekilde sevdirmek Allah Teala’nın bir sünnetidir, bir kanunudur.
“Şüphesiz ki o iman eden ve salih amel işleyenler var ya, Allah onlar için özel bir muhabbet yaratacaktır” (19/96)
Özellikle Peygamber Sevgisi apayrı bir enerjidir, ahiretteki karşılığından önce bu dünyada da hemen kendisini gösteriverir. Allah Teala bu dünyada samimi bir şekilde Rasûlünü sevenleri yeryüzünün sultanları eylemiştir. Bu, saadet asrında böyle olduğu gibi daha sonraki zamanlarda da hep öyle olmuştur.
Sadece “Peygamber Sevdalıları” adı altındaki bir vakfı bir camiayı kast etmiyorum, Peygamber Aleyhisselam’a sıradan insanlardan farklı bir muhabbet taşıyan her Müslüman söz konusu bu sevilme ayrıcalığına sahiptir, bunu hepimiz müşahede edebiliriz.
Fakat bir şey var ki Peygamber Sevdalıları şu anda ülke genelinde ve sınırların ötesinde ayrı bir heyecan ve enerji ortaya koymaktadır. Onların bulunduğu yerde mutlaka bir canlılık vardır. Öyle ya, o Rasûl bizi “hayat veren şeylere çağırdığında onun davetine icabet etmişsek elbette Rabbimiz bunun etkisini bu dünyada da gösterecektir.
Şunu asla unutmayınız ki İslam adına ciddi bir uyanışa, büyük bir atılıma vesile olacaklar Peygamber Aleyhisselam’a özel bir muhabbet duyanlar olacaktır.
Müslüman oldukları halde Allah’ın Rasûlüne karşı soğuk ve mesafeli olanlar, istedikleri kadar birikime sahip olsunlar onun sünnetine ve siyretine karşı kibirli ve küstah olanlar unutulmaya, yok olup gitmeye mahkûmdurlar, isterseniz etrafınıza bir bakıverin.
Ha, şunu da belirtelim; Peygamber Sevdası ne bir vakfın ne bir camianın tekelindedir, isteyen herkes ulaşabilir ve o şeref ve izzetle donanabilir.
Haydin, O’nun Liva-i Hamd sancağı altında ve Havz-ı Kevserinin etrafında buluşmak üzere Allah’a emanet olunuz!