Azgınlar kudurma çizgisine gelince kaybederler

Azgınlıklar ve şımarıklıklar belirli bir noktaya kadar tolere edilir tahammül gösterilir.

Evimizdeki çocukların şımarmaları bir noktaya kadar görmezden gelinir, susulur ses çıkarılmaz. Sokaktaki çocukların gürültülerine, belirli dozajdaki sert oyunlarına da aynı şekilde sabredilir, müdahale edilse bile dengeli bir şekilde müdahale edilir.

Fakat azgınlığın ve şımarıklığın bir çizgisi vardır, o çizgi aşıldığında ki -insanımız buna kudurma çizgisi der- buna en sert bir şekilde müdahale edilir.

Ölçeği büyültelim, evimizden ve sokağımızdan dışarı çıkalım, söz konusu azgınlığın ve şımarıklığın büyük kitleler arasında, ülke genelinde cereyan ettiğini düşünelim.

Söz konusu kural aynı şekilde işler, azgınlıklar belirli bir çizgiyi aştığında akl-i selim ve maşeri vicdan ayağa kalkar ve bedeli ne olursa olsun azgınlara haddi bildirilir.

Ne kadar dejenere olursa olsun özellikle Müslüman toplumlarda söz konusu çizgi hala yerini korumaktadır, azgınlar gelip o çizgiye dokunduğunda patlayıverir, kendisini gösterir ya devlet eliyle müdahale eder ya da bizzat kendisi yerine getirir.

Somutlaştıralım. Hem Türkiye hem de İran böyle bir zaman dilimini yaşamaktadır. Bir kesimin yirmi yıldan fazla Recep Tayyip Erdoğan’dan usanmış olmasına, bunu çeşitli şekillerde ifade ediyor olmasına onu sevenler bile tahammül etmeli ve az çok anlayışla karşılamalıdır. Fakat Gezi olaylarında olduğu gibi bu azgınlık her yeri yakıp yıkma ve en hassas ve stratejik yatırımları engelleme olarak tezahür ettiğinde kudurma noktasına gelmiş oluyor ki, buna müdahale edilir, azgınlar kaybeder.

Yine mevcut iktidara yapılan eleştiriler anlayışla karşılanırken “Diyanet kaldırılmalı, imam-hatipler, Kur’an Kursları, ilahiyatlar kapatılmalıdır” sesleri kuduz sesleridir ki kendilerini bitirme çizgisidir bu sesler.

İran’da gelişen olayların da aynı şekilde cereyan ettiğini söyleyebiliriz. Örtünmek istemeyenlerin buna isyan etmeleri, gösterilerde başlarını açmaları, tesettürü bırakmaları bir anlamda anlaşılan şeylerdir.

Fakat bu çizginin ötesine geçmeleri, meydanlarda Kur’an yakmaları, İslam’ın şiarlarına hakaret etmeleri tesettürlü bayanlara saldırmaları kendilerini bitirir ve öyle de olacaktır.

Hele takviye kuvvet olarak imdatlarına yetişeceğini zannettikleri Amerika, Avrupa, israil desteği Elon Mask’ın haberleşme uyduları azgınların bir defa daha kaybedişlerine şahitlik edecektir vesselam.