Çok Özlemişiz Diyarbakır’ı Çok!

Pandeminin bize neye mal olduğunu şimdi anlıyorum, yaklaşık iki yıl hasret kaldığımız Diyarbakır’a gelince bunun farkına vardım.

Herkesin kendine has özellikleri vardır. Nedense vardığım bir beldenin tabiat örtüsü, tarihi ve kültürel yapısı birileri gibi benim fazla bir dikkatimi çekmez, ancak yanımdakilerin uyarmasıyla, hatırlatmasıyla görürüm o memleketin hanını, hamamını, kalesini, köprüsünü.

Benim aklım fikrim vardığım yerin insanındadır, özlem duyacaksam o beldenin insanına, Müslümanına özlem duyarım, taşının toprağının özlemini duymam.

“Filan şehri biliyor musun?” diye sorulduğunda hemen o şehrin güzel insanlarını gözümün önüne getirmeye çalışırım.

Biz cenneti özlerken de aynı şekilde cennetteki insanların özlemini duyarız. Hâşâ Rabbimizin vaad ettiği cennetteki diğer nimetleri küçük görmek ve burun kıvırmak değildir bu. Ama unutmayalım, cennetteki en büyük nimet oradaki insanlarla beraber olmaktır. Allah Teala bize cennetini överken orada Nebilerin, Sıddıkların, Şehidlerin ve Salihlerin olduğunu, cenneti kazananların onlarla birlikte bulunacağını haber vermektedir. (4/69)

Yine cennet demek “ezvacün mutahharatün – pırıl pırıl eşler” demektir.

Cennet demek, ağızlarından hiçbir kötü söz ve yalan çıkmayan insanların diyarı demektir.

Elhamdülillah bizler henüz cennete gitmeden bu dünyadayken cennete gideceğine inandığımız insanlarını sevdik, onlarla bir araya geldiğimizde gözlerimizin ışığı parladı, yüreğimiz kıpır oldu her daim.

Ve onun için önce Yasinimizi ziyaret ettik, Aytaçımızı ziyaret ettik, Hasanımızı, Hüseyinimizi, Turanımızı ziyaret ettik, oturduk yanlarında, âdeta canlı canlı sohbet ettik her biriyle, tanışırdık zaten, hepsiyle sohbetimiz vardı. Diyarbakır’a gelecek olan bütün kardeşlere tavsiye ederim.

Üç gün boyunca çok hızlı bir koşuşturmayla da olsa bu güzel insanlara ziyareti bitiremedik, bir sonraki gelişimize erteledik. Bu iki yıl içerisinde İslam ordusuna ne kadar da yeni yiğitler, ne kadar da yeni hanım kızlarımız katılmış!

Sayısı günden güne artan medreselerimiz ve orada ilim tahsil eden öğrencilerimizi ve seydalarımızın büyük bir kısmının ziyaretini artık bir sonraki ziyarete bıraktık.

Gerçekten çok özlemiştik Sevgili Diyarbakır’ı, bundan dolayı elhamdülillah diyorum.