Tehlike Geçti mi? Çıkalım mı Dışarı?
Darbe tehlikesinden söz ediyorum. Emin misiniz, gerçekten öyle bir ihtimal yok mu?
Aradan kırk yıl geçtiği halde ikinci dünya savaşı devam ediyor zannederek saklandığı ormanda yaşamaya devam eden insanların hikâyesini okumuş ve gülmüştük. Kınamamak lazım. Öyle ya, şehirlerin yerle bir edildiği, milyonlarca insanın öldüğü ve dört yıldan fazla süren bir savaş söz konusu.
Dün 28 Şubat darbesinin yirmi beşinci yıl dönümüydü, üzerinde epeyce yazıldı ve konuşuldu. Bin yıldan fazla sürecek iddiaları da hatırlatılarak alay edildi, artık darbe dönemlerinin geride kaldığı kendinden emin ağabeylerimiz tarafından göğüsler kabartılarak haykırıldı.
“Baba, cennetliksin sen!” demiş ölüm döşeğindeki babasına oğlu, o da; “inanamıyorum oğul” demiş ya.
Ümitsizlik olmasın, ben de inanamıyorum darbe tehlikesinin geçtiğine. Niye mi?
Unutmayın, bu ülkede bütün darbeler Kemalizm adına yapılır. Her ne kadar “andımız” gibi ufak tefek birkaç şey kaldırılmış olsa da bu ülke Kemalizm adına yönetilmeye devam etmektedir.
Bütün resmi görevliler Kemalizm adına yemin ederek göreve başlar.
En üst seviyedeki yöneticiler Kemalist ilkeler üzerinde yürüyeceklerine dair ant içerler.
Minnacık yavrulardan tutun, üniversiteye kadar bütün öğrencilerin kitapları Kemalizm’le doludur.
Bu anlamda Kemalizm bugün her şeyiyle dimdik ayaktadır.
“Artık darbeler geride kalmıştır” diyenler zannedersem 15 Temmuz direnişini göz önünde bulundurarak böyle konuşuyorlar. Bir anlamda haklılar, ülke insanı önceki darbelerde olduğu gibi kuzu kuzu teslim olmayabilir.
Fakat 15 Temmuz darbesinin Kemalizm adına yapılmadığını unutmayalım, her ne kadar “yurtta sulh” diye bir isim takılmış olsa da insanımız bu işin içinde FETÖ’nün olduğunu biliyordu.
Darbe yapacak güçte midir değil midir bilemem ama söylediğim gibi Kemalist ideoloji ve mensupları dimdik ayaktadır.
Daha da önemli şu gerçeği herkes bilmektedir;
Bugünkü iktidarın ve Cumhur ittifakının resmi ve gayri resmi ortaklarının en bariz özellikleri Kemalist oluşlarıdır.
Ayrıca FETÖ ihanetine karşı koyma adına asker ve bürokraside yerlerini alan Kemalist kadrolar da işin cabası.
Bütün bunlara bir ilavede daha bulunalım; şu bizim İslamcılardan Kemalistleşenleri de bir tarafa not edelim.
Şimdi bir daha soruyorum; ne diyorsunuz, darbe tehlikesi geçti mi, dışarı çıkalım mı?