• DOLAR 34.612
  • EURO 36.344
  • ALTIN 2919.804
  • ...

Söyleyeceklerim ayet değil, hadis değil, hatta doğruluğu ispatlanmış bir takım  tecrübeler ve bilim de değil, yerleşmiş bazı kanaatlere ters düşebilir, kısacası yanlış da olabilir.

Günümüz insanındaki bu kadar evlat sevgisini şahsen kabullenemiyorum. Hem kendileri için hem evlatları için gereksiz, daha da önemlisi zararlı görüyorum.

Mesela annelerin daha baştan itibaren çocuklarına yönelttikleri sevgiyi bazen aşırı, bazen isabetsiz bazen de çocuğun aleyhine görüyorum.

Çocuklarını yarış atları gibi sınavdan sınava koşturan, onlar okullarda sınava girdiklerinde kendileri de ellerinde Yasin cüzleriyle okul bahçelerindeki sınavlarını bir türlü kabullenemiyorum.

Öğrencilik merhalesini geçelim.

Evlatlarının evlilik dönemlerinde kendilerini helâk edercesine onların hayatlarına bu kadar girmelerini hiç doğru bulmadığım gibi hayırla neticelendiğine hiç şahit olmuyorum.

Yapılan istatistiklere göre en uzun telefon görüşmeleri anne ile evli kızı arasında geçmekteymiş. Peki, nasıl bir netice verdiği ortada değil mi? Anne kızını bu kadar sevdiği ve hep onu düşündüğü halde kızının mutluluğuna nasıl bir katkı sağladığına hiç bakmıyor mu? Kızı kadar olmasa da evlendirdiği oğlu için de aynı şey söz konusu değil mi?

Bize yansıyan ailevi huzursuzlukların en başta geleni; “Eşimin annesi evimize çok müdahale ediyor, her gün saatlerce telefonla konuşuyorlar, ağzımızın tadı ve huzurumuz ondan bozuluyor...”

O kadar olmasa da bayanların şikayeti de bu yönde; “Eşimi hep annesi yönlendiriyor, hep onu dinliyor, bundan dolayı bir türlü mutlu olamıyoruz...”

Boşanma sebeplerinin üst sıralarında da söz konusu bu müdahaleyi görüyoruz. Yani evlatlarını çok sevme müdahalesi.

Gereğinden fazla evlat sevgisi bu şekilde huzursuzluklara sebep olduğu gibi, onların eksik ve hayatın gerçeklerinden uzak kalmasına sebep olabilir.

Belgesellere dikkat ediyor musunuz? Hiç bir aslan, kaplan ve benzer hayvanlar belirli bir dönemden sonra yavrularına hiç hazır et parçası getirmiyor, onlara kıpırdayan, kaçan hayvanları hedef gösteriyor,  boğuşma gerçeğiyle baş başa bırakıyor.

İdeal bir anne baba evlatlarının Müslümanca bir hayat yaşaması için çırpınandır. Hatta bu görevini yerine getirirken bile belirli bir mesafe bırakmaya özen göstermeli, bıktırmamalı, usandırmamalı, bu işi arkalarından dua ile yapmaya ağırlık vermelidir.