• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Bilinçli bir şekilde İslam âlimlerinin etrafı oyulmakta ve birinci aşama olarak yalnızlaştırılması hedeflenmektedir. Ulemâ devre dışı bırakıldığında toplumun geri kalan bölümünü istedikleri istikamete yönlendirmek emperyalizm için çok basit bir şeydir.

Ulemâya karşı bu bilinçli faaliyetlerinden dolayı küfür ve şer cephesini yadırgamıyoruz, zira onların görevidir bu. Eğer Asr-ı saadet dönemi olsaydı onların doğrudan hedefi Allah`ın Rasûlü olacaktı, günümüzde İslam âlimlerinin hedefte olması çok doğaldır.

Küfür cephesi ulemânın susmasını istemektedir. Halbuki ulemâ konuştuğu zaman ulemâdır, yazdığı zaman ulemâdır, meydanlarda olduğu zaman ulemâdır. Söylediğimiz gibi onları hayattan uzaklaştırmak, köşelerine çekilmelerini sağlamak istiyorlar.

Bizim yadırgadığımız, doğal görmediğimiz husus; benzer saldırıların Müslümanlardan geliyor olmasıdır. İçerden gelen bu saldırıları iki bölümde inceleyebiliriz.

Birincisi; ihanet boyutlarına ulaşacak şekilde ulemâyı itibarsızlaştırma faaliyetleridir. Bunlar Kur`an İslam`ı adına Peygamber Aleyhisselam`ı dahi devre dışı bırakmayı hedeflediklerine göre bu beyefendilerin yanında ulemânın sözü mü olur?

Bunu yaparken ilk etapta ulemânın lâyüs`el ve yanılmaz olmadığı masumane adımlardan başlayarak daha sonra onları tamamen tırpanlama küstahlığına gitmektedirler. Tevhid adına bir takım gençler için cazip görünen bu faaliyetlerin sonunda nerelere uzandığını küfür cephesinin sevinç naralarından anlamaları gerekir.

Müslümanlar alimlerini kurda kuşa yem etmemelidir. Onları yalnız ve desteksiz bırakarak meydanlardan çekilmelerine vesile olmamalıdırlar. Allah korusun İslam işte o zaman öksüz kalır.

Müslümanlar öncelikle kendi cemaatlerinin, kendi vakıflarının dışındaki saldırıya uğrayan âlimleri sahiplenmelidir.

Ulemânın olmadığı bir dünyada İslam`ı bir kısım gazetecilerin ve ilkesiz politikacıların ayakta tutacağına inanabiliyor musunuz?

Çoktandır nikâhsızların, ar damarları çatlamış iffetsizlerin hedefi haline gelen bir Hayrettin Karaman hocamız, bir Faruk Beşer hocamız, bir Nureddin Yıldız ve benzer hocalarımız küfür cephesine yedirilmemelidir.

Bunun vebâli çok büyüktür, bedeli çok ağırdır, asla unutulmamalıdır.