Hz. İbrahim Ateşten Çıkınca…

Muhammed Ali AKAY - Doğruhaber

Hz. İbrahim`i anma ve anlama günlerinin içine girdik. Zilhicce ayının yani hicri senenin son ayını Rabbim sanki Hz. İbrahim`e tahsis etmiş. Muharrem denilince Hz. Hüseyin ve şehadet akla geldiği gibi Zilhicce denilince de Hz. İbrahim`in taklitçisi oluveririz. Kurban bayramında kurbanlar keser, lebbeyk Allahumme lebbeyk diyerek Hacca koşarız. Çünkü Kur'an`da Rabbi Zülcelal biz, ümmet-i Muhammed için ‘Millete ebikum İbrahim…(Hac Suresi 78. ayet)` demiş. Yani babanız İbrahim`in milletindensiniz. Evet, bu ümmetin İbrahim aleyhisselam ile çok büyük bir bağı var.

Hacca giden hacılar, kurban kesen babalar, Allah`ı ve ahret gününü arzu eden herkese güzel bir yol göstericidir Halilullah. Şuara Sûresinde Hz. İbrahim`in bazı sözleri ve duası geçer. Beni çok etkiliyor. Gerçekten de Hz. İbrahim`i tanımak ve anlamak insana verilen değerin sebebini, hikmetini, ahseni takvim olan insanın kıymetini anlamaya vesile oluyor. O surede şöyle diyor Hz. İbrahim (Şuara suresi 77-87): ‘Onların( ilahların) hepsi benim düşmanımdır, ancak âlemlerin Rabbi hariç. O öyle biri ki beni yarattı ve bana hidayet verdi. Beni yedirir ve içirir. Hastalandığım zaman o bana şifa verir. Beni öldürecek ve sonra diriltecek olan da O`dur. Din günü yani kıyamet gününde hatamı bağışlayacağını umduğum da O`dur. Rabbim bana hüküm ver ve beni Salihlerin arasına kat. Benim için sonradan gelecekler için lisan-ı sıdk kıl( iyilikle anılmayı nasip et). Beni Naim Cennetine( nimetlerle donatılmış) cennetinin varislerinden kıl. Babamı da bağışla çünkü o dalalet içindedir. Beni insanların diriltilecekleri günde rezil etme.‘ Evet, ne kadar güzel bir şekilde Rabbiyle konuşuyor Rabbiyle muhatap oluyor değil mi? İşte Kur'an bize, Allah`ın dostu olmuş bir peygamber ile Âlemlerin Rabbi ile muhatap olma, dertleşme ve O`nu(celle celaluhu) tanımayı öğretiyor.

Peygamberleri çağımızdaki olayları yorumlamak ve çıkarımlarda bulunabilmek için Kur'an bize çıra olarak sunuyor. Hepimizin malumu; Nemrut, Hz İbrahim`i ateşe attı. 7gün 7 gece ateşte kalmasına rağmen ateş yakmamıştı o Halil`i. Çünkü ateşe hükm eden alemlerin Rabbi; yani ateşin, suyun, havanın ve her şeyin sahibi olan Allah ‘ Ya naru kuni berden ve selemen ala İbrahim` demiş. Ateş, İbrahim`e serin ve selametli olmuştu ve yakmamıştı. Hz İbrahim`in annesi hüzünle ve çileyle ateşe yaklaşınca İbrahim, ateşten çıktı ve annesine sarıldı. Hayretler içinde kalan anne neredeyse çıldıracaktı. Durumu izah etmeye çalıştı Allah`ın kutlu elçisi. Ardından halk toplandı. Hz İbrahim halka hitaben: Alemlerin Rabbi olan Allah`ın her şeye ve herkese gücü yeter, dedi. Halka, bakın Nemrut istese de ateşe hükm edemiyor. Çünkü ateşin de Nemrut`un da yaratıcısı Allah`tır diye haykırdı o cesur Nebi. Vaazı ve ateşten çıkmış o hali bütün insanları etkilemişti. Herkes hayretler içerisinde İbrahim`e ve onu kurtaran Rabbine hayran olmuştu. Pür dikkat dinleyen halk topluca İbrahim`in Rabbine iman etmeli ve Nemrut`a baş kaldırmalıydı değil mi? Süreç böyle işlemeliydi. Ama Nemrut`un profesyonelce yaptığı manipülasyon( hileli yönlendirme) sonucu her şey değişti. Nemrut dedi ki:` İbrahim, bir insan olamaz. O, olsa olsa bir şeytandır veya ateşten bir Cindir. İbrahim`e kim yaklaşsa çarpılır ve büyülenir. İbrahim`i de bu hale getiren o âlemlerin Rabbi dediği ilahıdır. İbrahim`den ve onun ilahından kaçın!!!`

İşte gördüğünüz gibi o hayran halk; ateşten çıkan İbrahim`e ve onu ateşin içinde iken dahi yanmasına mani olacak kadar hükmü olan iki cihanın sahibi, bütün insanların ve cinlerin Rabbi Allah`a bir anda düşman oluverdi. Hz İbrahim`e sadece karısı ve yeğeni Lut inandı. Ve Alemlerin Rabbi de haktan yüz çevirip batılın ve hizbuşşeytanın tarafını tutanları hep birlikte küçük ordular ile (sivri sinek) helak etti. 3 kişi kurtulmuştu: İbrahim, karısı Sare ve Lut. Bu üç kişi de hicret edip Kudüs`e doğru yola çıktılar. Evet, insan üzülüyor gerçekten de. Helak olan hiçbir toplum için oh iyi olmuş diyemem. Çünkü onlar bizim hemcinslerimiz. Sadece üzülür ve başka insanların da aynı akıbete düççar olmamaları için dua ederim.

Manipülasyon tarih boyunca şeytani güçlerin hep başvurduğu bir yöntemdir. Gerçekten de bu konuda şeytan iblis aleyhillaneden ders almış olacaklar ki bu işi çok müthiş icra ediyorlar. Yukarıda da demiştik ya; peygamberleri günümüz olaylarına göre okumalı, olayları onların nuru ile yorumlamalıyız.

Bakın bir darbe girişimi oldu. 15 Temmuz gecesi vallahi de billahi de ilk sokaklara çıkan, tankların önüne yatan şehit olan, kamyonlarla insanları sokaklara taşıyan hep çarşaflı saklı İslami cemaatlere mensup kişiler değil miydi? Fakat şeytaniler, aynen Nemrut misali halkı ateşe atıp yakamadılar. İbrahim`in Rabbi bizi de kurtardı. Büyük şeytan ABD ve yandaşları mağlup oldular. Allah milletimize apaçık bir zafer verdi. İnsanlar ateşten çıkan İbrahim`e nasıl bakıyorsa bu günün insanları, Nemrutları aynı hayret ve hayıflanma ile bu halka bakıyorlar. Nasıl olmadı bu darbe diye hayıflanıyorlar. Kendilerine Nemrut misali tez gelip şaşkınlıklarını bıraktılar ve şeytani bir fikir ile dindarlara, darbeyi engelleyenlere saldırmaya ve halkı manipüle etmeye başladılar. Eski Ergenekon`un zalim paşaları diyorlar ki: Yok efendim, silahlı bir güce ancak silahlı bir güç müdahale edebilir. Tamam, biz kahraman halkımızın çabasını inkâr etmesek de bu darbeyi TSK`daki milliyetçi vatanperver laik paşalar önledi. Ve ardından ülkeyi cemaatçilere bırakmamalı, laiklikten vazgeçilmemeli gibi zırvalar…` 

Hey dünya! Bu darbeyi en çok Fetö`den mağdur olmuş olan Müslüman halk önledi. Darbelerden dolayı zindanlarda yıllarca ömür çürütmüş Yusufiler önledi. İşkencelerde inim inim inleyenler, hicret etmek zorunda kalanlar, telefonları dinlenip sürekli korkutulmaya, yıldırılmaya çalışılan Nemrut düşmanı, ABD düşmanı emperyalist düşmanı olan sakallı, çarşaflı mümin ve mimineler önledi.

Evet, İbrahim`i ateşte yakamayan Nemrut ve onun akıl hocası şeytan; insanları İbrahim`den uzaklaştırmayı başarmış ve İbrahim`in içinde yaşadığı toplumunu ebedi ateşin sakinlerine katmıştır. Çok yazık gerçektende… Bugünün şeytanileri ve Nemrudileri de aynen insanları; İbrahim gibi olan Allah dostlarından, İslami cemaatlerden, İslami derneklerden, medreselerden uzaklaştırıp darbeyi bütün dindarlara yıkmaya çalışıyorlar. Cumhurbaşkanının dediği gibi Fetö bir dindar cemaat değildir. Lütfen hileli yönlendirmelere gelip de şeytanlara uymayalım. Bu milletin kurtuluşu Ya Allah, bismillah Allah-u Ekber iledir. Ey İslami cemaatler ve Sayın Cumhurbaşkanım, küfrün saldırılarına lütfen sessiz kalmayın. Darbe süreci bitmemiş. Eğer bunlar halkımızı Nemrut gibi kışkırtırlarsa bu memlekette İbrahimlere nefes aldırmazlar. Mazlum halkımız, İbrahimlere bilmeden cephe alırsa helak olur. Allah ferasetimizi arttırsın.

Selam ve dua ile…