Öncelik İnsan, Öncelik Adalet
Öncelik İnsan, Öncelik Adalet
Değerli okurlar!
Dertleşiyoruz, ancak sadece dertleşmekle sorumluluklarımızın bitmediğini de hatırlıyoruz.
Dünyada yaşanan krizler, sadece şu an dünyayı kasıp kavuran pandemi krizini kastetmiyorum. Savaşlar, haksızlıklar, açlıklar, kıtlıklar. Yeryüzündeki Müslümanların çilesi her gün daha bir artıyor.
Haliyle insanlığın derdini dert edinen bizler, Rabbimizin şu uyarısı ile hep silkeleniyoruz. Al-i İmran suresi 110. Ayette “Siz, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz.” Evet insanlık için, insanlar için yeryüzünde çıkarılmış hayırlı bir ümmet olarak bizi tanımlıyor, dolayısı ile hayırlı ümmet olmamız neye bağlıdır?
İnsanlığa sunduğumuz katkılarla, insanlık projelerimizle, iyilik seferberliklerimizle hayırlı ümmet olmayı hak ediyoruz. İyiliğin egemenliği için ortaya koyduğumuz çaba ile kötülüğün kökünü kurutmak için organize çalışmalarımızla ancak biz hayırlı ümmet olmayı hak etme seviyesini elde etmiş oluruz.
İşte buradan hareketle gerçekten şu soruyu kendimize sormamız gerekiyor. Bugün insanlık için ne yaptım? Çünkü insanlığı da bizim gündemimize taşıyan Allah Azze ve Celle yukarıda işaret ettiğimiz ayeti kerimede insanlık için çıkarılmış bu en hayırlı ümmet vasfını taşımak istiyorsak insanlığa katkımız nedir?
Bakınız yeryüzünde insanlar haksız yere öldürülüyor, ondan da daha tehlikelisi nedir biliyor musunuz? İnsanlığımızın ölmesidir. İnsanlar ölümlüdür bir şekilde öleceklerdir ama mazlumların ölümü yüreğimizi yakıyor ama daha da tehlikelisi insanlığımızın iflas etmesi, insanlığımızın tükenmesi, insanlıktan çıkmamız, vicdanımızın kuruması. Bu vesile ile insanlık çağrımızı İslami çağrımızı sürekli yenilememiz ve güncellememiz gerekiyor.
İşte tam da burada ülkemizde 2012 yılında kurulan ve o yıldan beri siyaset sahnesinde boy gösteren HÜDA PAR'a teşekkür etmek istiyorum. Çünkü kurulduğu günden beri “Önce İnsan, Öncelik Adalet” parolası ile sadece ülkemizde değil, tüm dünyadaki haksızlıklara, mağduriyetlere karşı tepkisini her zaman gösteren ve bu tepkinin Parti’nin en üst kademeleri tarafından yapılması, haksızlıkları ve mağduriyetleri ne kadar dikkate aldıklarını gösteriyor.
İşte tam da bu noktada bize düşen görev, her nerde olursak olalım partimizi temsil noktasında yanlış söylem ve eylemlerde bulunmamalı, aksine daha büyük bir gayretle partimizi insanlara güzel bir dille, hoşgörü ile götürmemiz gerekiyor.
Bunu yaparken de hiçbir çıkar ve menfaat hesabı gütmeden yapmalı, buna yol açacak söylemlerde bulunmamalıyız. Gayret bizden sonuç Allah’tandır. Selam ve dua ile.
Taha Ölmezoğlu ( Konuk Yazar )