Şehid Heniyye’nin ardından…
Filistin’in seçilmiş Başbakanı İsmail Heniyye şehit oldu. 2006 yılında yapılan seçimlerde, HAMAS hem Gazze’de hem de Batı Şeria’da birinci parti olarak seçimi kazanmıştı. Şehit İsmail Heniyye HAMAS’ın başında bulunuyordu. Filistin’deki seçimleri kazanarak, Filistin’in meşru başbakanı oldu. Ancak AB/D siyonizmin tasmalıları, bu seçimi tanımadıklarını söyleyerek; kukla ve hain Mahmud Abbas ile çalışmaya devam ettiler.
Hatta siyonistlerin emriyle, bu batı küfür cephesi HAMAS’ı terör listesine alarak topyekûn bir savaş başlatmış oldular. Bu arada El Fetih üzerinden, Filistinlileri elbirliğiyle sindirmeye yönelik saldırılarına hız vererek; her bahaneyle Gazze’ye saldırmaya, sebepsiz yere Müslümanları katletmeyi ve Mescid-i Aksa’nın kutsiyetini çiğnemeyi bir saldırı politikası olarak uygulamaya koydular.
Şehit İsmail Heniyye güçlü bir iradeyle, ehil bir liderlik sergileyerek Filistinlilerin mücadelesine öncülük etti. İçte ve dışta büyük bir sempati topladı. Dik duruşu ve vakarı ile halkının özgürlük mücadelesini azim ve kararlılıkla sürdürdü. Üç oğlu, beş torunu olmak üzere yakın akrabalarından onlarca ferdini bu dava uğruna şehit verdi. Son olarak Mescid-i Aksa’nın ve Filistin’in özgürlüğü için cihadın en ön safında ve mazlumane şehit oldu.
Ey şehit! Onurlu bir mücadele verdin, işgale, küfre, zulme ve katliama karşı geri adım atmadın, başın dik ve alnın ak bir şekilde Rabbine yürüdün. Biz buna şahidiz. İmkânsızlıklar ve yokluklar içerisinde muhaceretler yaşadın, katil siyonistlerin bin türlü zulmünü birebir gördün. Ama davandan asla vazgeçmedin. Sadece Filistinlilere değil, bütün Müslüman halklara büyük bir mücadele azim ve kararlılığını miras bıraktın.
Ey şehit! Büyük bir onurla aramızdan ayrıldın. Sahip olduğun dava bilincin, olgunluğun ve metanetin; bütün çaresizliğinize ve çevrenizdeki kardeşlerinizin size sırt dönüp yalnız bırakmalarına rağmen bizi Allah’a şikâyet etmeyeceğinizi biliyoruz. Ama hayır, bizi şikâyet et! İki milyar Müslümanın acizliğini, sizi çaresiz ve yalnız siyonist katillerin insafına terk ettiklerini, imkânsızlıklar ve yoluklar içerisinde bütün küfür dünyası ile mücadele etmek zorunda kaldığınızı şikâyet edin.
Ey şehit! Yüz binlerce düzenli orduları olan Müslümanları, yüzlerce savaş uçağı, binlerce tankı ve neredeyse sınırsız imkânları olan İslam ülkelerinin korkaklığını, sinmişliğini ve hatta bazılarının düşmanla işbirliği yapma ihanetini Rabbine şikâyet et. ABD öncülüğündeki küfür cephesinin siyonist katillere, silah başta olmak üzere hemen her konudaki sınırsız ve karşılıksız desteğine karşılık İslam ülkelerinin ancak kınama sözcüklerini fısıldayabildiklerini şikâyet et.
Ey şehit! Filistinli çocukların açlıktan, susuzluktan ve ilaçsızlıktan her gün şehit olduklarını, evlerinin tamamının başlarına yıkıldığını, on binlerce insanın cenazesinin halen enkaz altında çıkarılmayı beklediğini şikâyet et. Hastane, okul ve cami diye bir şeyin ayakta bırakılmadığını, sadece 17.000’den fazla çocuğun katledilerek bir neslin, bilinçli bir şekilde imha edildiğini, Müslüman devletlerin ise büyük bir gaflet içerisinde bu duruma seyirci kaldıklarını Rabbine şikâyet et.
Ey şehit! Küresel siyonist şirketleri, gelirlerinin büyük bir kısmını, Müslümanların kanının akıtılması için katil siyonistlere gönderirken; Müslümanların, bu katil şirketlerin mallarını dahi boykot etmekten aciz kaldıklarını şikâyet et. Müslüman ülkelerinin çoğunun bırakın Filistinli mazlumlara yardım etmeyi, katil siyonistlerle her türlü ticari, askeri, diplomatik ilişkilerini çok pişkin ve ahlaksızca sürdürdüklerini Rabbine şikâyet et.