İFTİRADAN SONRA TEHDİT
Seçim günü yaklaştıkça birileri kırmızı görmüş boğaya dönüşmeye başladı. Sol, Ulusalcı ve FETÖ koalisyonuna mensup kalpazan, tetikçi, dışarıdan beslemeli ve bilumum taklacılar önce HÜDA PAR'a yalan, iftiralarla saldırmaya başladılar ve şimdi de bir belediye başkanının şaklabanlığında tehdit etmeyi sürdürmektedirler. Seçim gününe kadar, bu tür seviyesizliklerin artarak devam edeceği de anlaşılmaktadır.
Bu ülkeye ve değerli halkına verecekleri hiçbir şeyleri olmayan bu karanlık kliklerin; maskelerini çıkararak gerçek iğrenç yüzlerini göstermeye başlamaları, yalan ve karalamalarla sonuç alamayınca tehdide başlamaları; aslında bu halka karşı besledikleri çirkin niyetlerini de açıkça ortaya koymaktadır. Tahammülsüz bir şekilde kendilerinin dışındakileri yok etmeye odaklanmış bu karanlık zihniyetin ülkeyi ve bu güzel millete yapacakları ihanetleri, yaptıkları tehditlerden anlaşılmaktadır.
Cumhur İttifakının halka güven veren çalışmaları ve bundan sonra yapmayı vaat ettiği hizmetleri halkta karşılık buldukça bu güruh günden güne çirkinleşmekte ve insani vasıflarını bir çırpıda terk ederek yalancı ve iftiracı bir yaratığa dönüşmektedirler. Halk onların çirkin ve ihanet içerikli niyet ve politikalarından haberdar oldukça, onlardan uzaklaşmakta ve güven duyduğu Cumhur İttifakına yöneldikçe de bu sefer tehdit etmeye başlamaktadırlar.
Millet İttifakının bölük pörçüklüğü ve beceriksiz liderlerinin birbirlerine yönelik itham ve güvensizlikleri aralarında derin bir huzursuzluğa sebebiyet vermektedir. 6'lı masayı kumar masasına benzeten Akşener'in, masadan ayrıldıktan sonra kulağından çekilerek yeniden masaya oturtulması ve 'mecburi birlikteliğe' itaat ettirilmesi ve HDP konusunda ağzına gem vurularak susturulması, huzursuzluğun büyüklüğünü ve mecburi bir arada bulunmanın çaresizliğini ortaya koymaktadır.
PKK'nin dağ kadrosundan militanların dahi milletvekili adayı yapılmasına karşılık üç maymunu oynayan Akşener ve şürekâsı, CHP'nin dümen suyunda iyice etkisiz hale gelirken; gazeteci kılıklı bazı tetikçilerin ve FETÖ'cü bazı sosyal medya müsveddelerinin HÜDA PAR'ı ısrarla hedefe koyarak saldırıya geçmelerini bu çerçevede bir bütün olarak değerlendirmek daha anlamlı hale gelecektir.
Hele Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının hezeyan içerikli tehditlerini ise belediye seçimleri esnasında kendisini destekleyen HDP'ye bir minnet borcu olarak değerlendirmek gerekmektedir. Ülkenin siyasi gündeminin ilk sıralarında yer edinen HÜDA PAR'ın eleştirilmesi, parti programı ve yeni politikalarının tartışılması gayet normaldir. Ancak yalan, iftira ve tehditlerle bir operasyona tabi tutulması, saldırıyı gerçekleştirenlerin bağnazlığını, siyasi seviyesizliklerini ve tahammülsüzlüklerini gösterdiği gibi HÜDA PAR'ın doğru yolda olduğu sonucunu da ortaya koymaktadır.
Bu seçim süreci birçok kişinin çirkin yüzünü ifşa ettiği gibi demokrasi narası atan şarlatanların sahtekârlığını, ikiyüzlülüğünü ve karanlık zihniyetlerini de ortaya koydu. Kendileriyle birlikte hareket eden eli kanlı PKK militanların milletvekili adaylıklarını dahi görmezden gelen, ülkeye ve millete ihanet etmede her yolu deneyen FETÖ artıklarına tek laf etmeyen bu dışarıdan beslemeli zihniyet; 'Erdoğan gitsin ne olursa olsun' hezeyanını dile getirmekten de utanmıyorlar.
Allah'ın izniyle, Erdoğan'ın bu seçimi kazanması ve parlamentoda çoğunluğu elde etmesi, ülkemiz ve milletimiz için daha hayırlı olacaktır. Bu ülkenin ve milletin geleceğini düşünen herkesin Erdoğan'a oy vermesi ve bu hayırlı sonuca katkıda bulunması çok önemlidir.