7. ÂLİMLER BULUŞMASI
Türkiye'de güzel şeyler de oluyor çok şükür. Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ül Ulema)’nin 2015 yılından beri dünyanın dört bir tarafından İslam âlimlerinin katılımıyla gerçekleştirdiği bu toplantılar, Ümmet için belki de en hayırlı buluşmalar olarak tarihe geçmektedir. Ümmet coğrafyasındaki kangrenleşmiş problemlerin, İslami eğitimin sorun ve çözüm önerilerinin, âlim ve medreselerin bu konudaki işlevlerinin ana başlıklar olarak ele alındığı bu buluşmaların 7’ncisi Diyarbakır'da yapıldı.
Peygamber efendimiz bir hadisinde şöyle buyurmaktadır; "Ümmetimden iki taife ıslah olursa ümmet ıslah olur, bozulursa ümmet bozulur. Bunlar kimlerdir? diye sorulduğunda; emirler ve âlimlerdir" şeklinde, âlimlerin toplumdaki önemini net bir şekilde bize bildirmişlerdir. Âlimlerin bu bilinçle bir araya geliyor olmaları ve ümmetin sorunlarını konuşmaları, Müslümanlar adına en sevindirici haberdir.
İTTİHADUL ULEMA Genel Başkanı Molla Enver Kılıçaslan "Bizden öncekilerin tecrübeleri göstermiştir ki, medreseler irşad vazifesi üstlendiği zaman, halk ıslah olmuştur" şeklinde, âlimlerin ve medreselerin toplumsal kurtuluşa olan olumlu etkilerine işaret ederek; âlimlerin ve medreselerin önemini vurgulamıştır. Bugün sorunlarımızın ana kaynağı, her Müslümanın tebliğ/ıslah vazifesini terk etmesi, en başında da âlimlerin bu vazifeyi ihmal etmiş olmalarıdır.
Âlimler ve Medreseler Birliğinin (İttihad'ül Ulema), öncülük ederek âlimleri bir araya getirmesi cidden önemsenmesi gereken bir eylemdir. Ümmetin âlimlerinin bu davete icabet edip bir araya gelme iradesine sahip çıkması ve sorunları konuşup çözüm önerilerinde bulunması ise ümitvar olmamızı ve gelecek adına heyecanlanmamızı sağlamaktadır. Âlimlerin ihya ve inşadaki rollerini yeniden ifa etmeye yönelik bu eylemleri ümmet çocukları tarafından da büyük bir özlemle karşılanacaktır.
İttihadın (birliğin) olduğu yerde 'Tevhid' de konuşulacaktır. Bu ittihadın, âlimler tarafından oluşturulması ve 'tevhidin' bu ehil eller ile topluma ulaştırılması, İslam toplumunun yeniden ayağa kalkması anlamına gelecektir. "Âlimler, peygamberlerin varisleridirler" nebevi emrin tekrar anlaşılması, hem âlimlerin hem de toplumun bu değeri yeniden merkezine alması; bu karanlık asırda ortaya konan en izzetli duruş olacaktır.
Ümmet coğrafyasının dört bir tarafından bu buluşmaya iştirak eden âlimlerin heyecan ve vizyonları ise sundukları tebliğden açıkça anlaşılmaktadır. Alimlerimizin yeniden topluma rehberlik etme yönündeki bu vizyon ve hizmet etme endişeleri bizleri ziyadesi ile sevindirmektedir. Bu sevincimizin daim ve anlaşılır olabilmesi için de bütün müminlerin de bu sese ve heyecana kulak verip peşlerinden gitmesi gerekmektedir.
Bu buluşmanın en anlamlı karesi ise Afganistan İslam Emirliği sözcüsünün katılım sağlayarak bir tebliğde bulunmasıdır. Büyük şeytan Amerika’yı ülkelerinden kovup bağımsızlıklarını yeniden kazanan bu izzetli Müslümanların 'Müslüman ülkeler' tarafından dahi hala tanınmaması karşısında; bu âlimler buluşmasına katılıp heyecan ve kararlılıklarını daha gür bir sesle haykırması biz dinleyenleri daha da heyecanlandırmıştır.
'Küfrün tek millet olduğu' Rabbani emrini bildiğimiz halde, Müslümanların hala birbirlerine kuşku ile bakıp 'küfrün penceresinden' birbirlerini değerlendirmeleri, birbirlerine destek çıkmayıp küfrün dayatması olan 'ulusal çıkarlar' hezeyanına sarılmaları küfrün galibiyetini, ümmetin ise mağlubiyetini sürekli olarak bize yaşatmaktadır.
İşte Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihadul Ulema) bu yenilginin son bulması, Allah'ın izniyle ümmetin çocuklarının izzetle yeniden ayağa kalkması için âlimleri bir araya getirmeye gayret ediyor. Allah'ım sen muvaffak eyle...