Gidişat nereye?

Son zamlar, gidişatın çok da hayırlı bir süreçte ilerlemediğini gösteriyor. Ciddi bir geçim sıkıntısı, bütün insanları etkisi altına almış durumdadır. Göstergeler olumsuzluğun da ötesini göstermekte, büyük bir darboğazın ayak sesleri gelmektedir. Millet büyük bir şaşkınlık içerisinde olup biteni izlemekte, ancak zamların büyüklüğü ve çeşitliliği karşısında gidişata bir türlü anlam verememektedir.

Günlük değişen market fiyatları, insanların geçim noktasındaki sıkıntılarını artık dayanılmaz noktaya ulaştırdı. Eskiden 1-2 lira fiyat artışı olduğunda, çok garipsediğimiz zamları; şimdi 10-20 liradan daha fazla artan fiyatlar karşısında, çaresiz ve yutkunarak ihtiyacımızı karşılamaya çalışıyoruz. Çok ciddi sorunların arifesinde olduğumuzu üzülerek görmek, insanı hüzne sevk ediyor.

Son akaryakıt zamları ise beraberinde yeni zam dalgalarını getirecektir. Zaten geçinemeyen insanların, bundan sonraki yaşamları daha büyük sorunlarla karşı karşıya gelecektir. Bu geçim buhranı beraberinde farklı sorunları de getirecektir. Bunun çözümünün sağlanması, hem de acil bir şekilde ekonomik sorunların halledilmesi zaruret halini almıştır. Geçinemeyen insanların memnuniyetsizliği gün geçtikçe çığ gibi artmaktadır.

Pandemi şartları, dışarıdaki ekonomik krizler vb. içerideki ekonomik darboğazı tetikliyor olabilir. Ancak bu içerisine sürüklenmekte olduğumuz geçimsizlik girdabını tek başına açıklamaya yetmez. Bunun daha mantıklı ve bizim anlayacağımız dilden izah edilmeye ihtiyacı vardır. Ne birilerinin yaptığı felaket tellallığı ne de birilerinin bu devasa sorunun üzerini örtmeye yönelik cambazlıklar gibi uç yaklaşımlar bizi yanıltmamalıdır.

Yetkililerin kalıcı ve etkili çözümler geliştirmeleri, vatandaşın cebine rahatlığı, kalbine huzur ve memnuniyeti getirecek acil çareleri hemen devreye almaları gerekmektedir. Uzun süredir devam eden zam furyasının can yakıcı etkilerinin hemen ortadan kalkmayacağını biliyoruz. Ancak zamanında alınmayan tedbirlerin, ihmal edilen kararların ve süreci suiistimal eden asalak çevrelerin doymak bilmez ihtiraslarının önüne sert ve caydırıcı önlemler alınmadığı takdirde, daha sıkıntılı bir mecraya doğru yol aldığımızı da unutmamamız gerekir.

Kamudaki aşırı israf, yüksek faiz ve döviz kurlarındaki yüksek artış ve dengesizlik vatandaşın başını döndürmeye devam ediyor. Salgın şartlarında bazı aksaklıkların olması, bazı işlerin ters gitmesi bir yere kadar izahı mümkün olabilir. Ancak, vatandaşın canını burnuna getirecek uygulama ve zam sağanağının, mantıklı bir izahını da yapmak gerekir. Nereye kadar ve niçindir bütün bu zamlar?

Vatandaşın memnuniyeti, huzur ve mutluluğu ekonomik durumu ile doğrudan bağlantılıdır. Bugün vatandaş memnun değildir ve memnuniyetsizlik her gün artarak devam etmektedir. Yetkililer tarafından bunun görülmüyor olması mümkün değildir. Görüldüğü halde çözüm bulunmuyor olması ise daha vahim bir sonucu doğurmaktadır ki, yönetilememe endişesi ortaya çıkmaktadır.

Netice itibariyle gidişat iyiye gitmiyor. Hepimiz bu gemide yolculuk yapıyoruz. Bu yolculuğumuzun sağlıklı bir şekilde sürmesi ve sahil-i selamete hep beraber varabilmemiz için bu geminin su almaması ve dürüst, kabiliyetli ve adaletli bir kaptanlıkla menzilimize ulaşmamız gerekiyor. Fazla söze hacet yoktur. Acil ve hakkaniyetli eylem planları hemen uygulamaya konulmalıdır. Aksi takdirde yarın çok geç olabilir.