• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...

Yeni bir Anayasa hazırlanması ile ilgili tartışmalar başını alıp gidiyor. Muhtemelen anayasa hazırlama süreci başlayacak ve sadece ‘havanda su dövüldü’ özdeyişiyle bir arpa boyu yol alınmayacaktır. 

Boşa harcanan ülke ve millet enerjisi, heba edilecek çok kıymetli bir zaman dilimi ve boş yere tüketilen ümitler yine hafızalarımızda derin izler bırakacaktır. Sakın mevcut anayasa değiştirilmesin, şeklinde bir temennimiz olduğu anlaşılmasın.

Bilakis bu darbe anayasası, hemen ortadan kaldırılmalı ve ‘bizim değerlerimize’ uygun bir anayasa derhal hazırlanarak hayata geçirilmelidir. Bu istek, aklıselim ile hareket eden her vatandaşın en öncelikli  temennisidir. Ancak mevcut gerçekleri görmeden böyle önemli bir konuda, boşa kürek çekmek de ülkeye ve millete yazık olacaktır.

Anayasanın, ilk üç maddesinin değiştirilmesinin teklif edilmesi dahi yasaktır. Bu süreçte bunları değiştirmeyi teklif edecek bir siyasi irade de ortada gözükmüyor. Halkın istediği bir anayasanın da hazırlanmayacağına göre sadece anayasayı hazırlayanların darbeci olmaması, hazırlanacak olan yeni anayasayı özgür hale getirmez.

Mevcut anayasa ‘yamalı bohça’dan bile çok daha fazla yamalı durmaktadır. Milletin hiçbir hassasiyetini, özlem ve değer yargılarını taşımamaktadır. İslam inancına saygıyı barındırmadığı gibi, müslümanların yaşam biçimlerine yasak ve sınırlamalarla
dolu ucube bir maddeler yığınıdır. Müslüman halka dayatılmış adeta yırtık bir deli
gömleğidir. Batılıların ülkemizde gerçekleştirmeye devam ettikleri manevi ve kültürel
yıkımın garanti belgesi hükmündedir. Yeni bir anayasaya ihtiyacımız olduğu
aşikârdır.

Ancak yeni anayasa eskinin dar kalıplarıyla, yasakçı zihniyetiyle, ilişilemez maddeleriyle ve azgın bir azınlığın istek ve ihtiraslarını garanti altına alma çapsızlığıyla hazırlanacaksa hiç gerek yoktur. Mevcut anayasada özgürlük, adalet ve eşitlik olmadığı gibi yeni anayasada da bu insani ve İslami hakikatler yer almayacak ise yeni bir anayasa niçin olsun?
Müslüman olan ülkemizde, hazırlanacak olan bu yeni anayasa İslam inancına uygun olmalıdır. İslam dinine ve ahlakına aykırı hiçbir hüküm barındırmamalıdır. İnsani hak ve özgürlükler bu anayasanın ruhunu oluşturmalı, eşitlik anlayışı diğer bütün maddeleri kapsamının içine almalıdır. Adalet ise bu anayasanın en belirleyici
vasfı olarak tayin edilmelidir. Böyle bir ruh ve inançla, hazırlanacak
olan yeni bir anayasa milletimizin acil bir özlemidir. Adalet, özgürlük ve eşitlik bütün
toplum kesimlerinin asla vazgeçmeyeceği evrensel değerlerdir. Bu değerlerin
anayasada yer alması bizleri toplum olarak birleştirip büyüteceği gibi, bölgemizde ve
dünyada da çok daha güçlü kılacaktır. İddialı, vizyoner ve güçlü bir toplum ise yeni
bir inşa sürecinin de habercisi olacaktır.

İnanç, birikim ve tecrübemiz bize yaraşır böylesi bir anayasayı hazırlamaya yeter
de artar bile. Yeter ki, değerlerimiz doğrultusunda hareket edelim, asli kaynaklarımızdan beslenelim. Eğer adalet vicdanımız olursa, eğer özgürlük sevdamız olursa ve eğer eşitlik şaşmaz yolumuz olursa bu yeni anayasa bizi bütün bir dünyaya örnek
haline getirecektir. Bu onur hepimize yeter.