• DOLAR 34.428
  • EURO 36.317
  • ALTIN 2848.13
  • ...

Türkiye’de liberaller her zaman kendilerini özgürlük ve değişimden yana olarak gösterirler. Kürt sorunu konusundaki görüşlerinden dolayı milliyetçi ve ulusalcı çevrelerden, “ikinci cumhuriyet” tezinden dolayı Kemalistlerden, örtü yasağına karşı çıktıkları için laiklerden, eşcinselliği normalleştirmek istediklerinden dolayı muhafazakârlardan tepki gördüler.

Demokratikleşme seçeneğinden dolayı AB’nin hararetli savunucuları oldular, yasaklara karşı çıktılar.

Sonradan bir kısmının Soros’la, FETÖ ile AB ve ABD’deki kimi güç odakları ile ilişkilerinden söz edildi, PKK’ye olan yakınlıkları tartışıldı; ama özgürlükçülüklerine laf eden olmadı.

Ama ne olduysa son birkaç yılda “mutasyona” uğradı liberaller.

Mutasyon, canlılarda gen yapısındaki kalıcı değişimdir. Mutasyona uğrayanlara mutant ya da sinema filmlerinde “yaratık” adı verilir.

İşte bizdeki baskıcılığa karşı çıktığını söyleyen liberallerin bir kısmı öyle bir mutasyona uğradılar ki, dönüştüler, yasakçı, baskıcı, laikçi ve hatta faşist bir zihniyetle ortaya çıktılar.

86 yaşında bir mazlum, 27 yıl zindanda kalmış, hastalık ve yaşlılıktan ihtiyacını göremeyecek hale gelmiş ve Cumhurbaşkanlığı kararıyla tahliye edilmiş ya, bu liberallere batmış.

Ahmet Turan Kılıç’tan söz ediyorum.

90’lı yıllarda polis, asker ve istihbarat arasında bir çekişme yaşandığı, yargının ideolojik kararlar verdiği, Sivas olayları sonrası süreçlerin pek de temiz olmadığı hemen herkesin malumudur.

Ortada provokasyon var, kirli devlet faaliyeti var, CHP kontenjanından vali var, İslam’ın aziz değerlerine hakaret var; ama adil yargılanma yok, örgüt yok, yakma yok!

Silah kullananlar belli, silahla öldürülenler belli; ama bununla ilgili bir soruşturma yok!

Hepsi bir yana…

Ortada 27 yıldır zindanda tutulan yaşlı ve hasta bir insan var.

Ama görünen o ki, mutasyona uğrayan liberallerde vicdan yok, ahlak yok, insaf yok! 

TRABZON ŞAMPİYON OLUNCA SORUNLAR ÇÖZÜLÜR

Avrasya Tüneline yapılan fahiş zam kamuoyunda tepkiye neden oldu.

Öyle ya, resmi rakamlara göre enflasyon % 12 iken yapılan bu zammın bir “açıklaması” yok!

Nitekim tüm eleştiri ve tepkilere rağmen Ulaştırma Bakanı bir “açıklama” yapmadı. Ya da açıklama o kadar silikti ki, kimse yer verme gereği duymadı.

Tabii bir de Ulaştırma Bakanı’nın daha önemli “açıklamalar” ile meşgul olduğunu da hatırlatalım.

Şaka yaptığımı düşünüyorsunuz; ama değil.

Evet, hafta sonu yapılan Trabzonspor-Fenerbahçe maçından sonra Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan bir açıklamada bulunmuş.

Öne çıkan ifade şu:

“Trabzonspor inşallah bu sezon şampiyonluk ipini göğüsleyecek. Bütün temennimiz bu.”

Cahit Turhan maç izlemiş, olabilir.

Cahit Turhan bir Trabzonlu ve Trabzonspor’a sempatisi var, o da olabilir.

Ama Cahit Turhan aynı zamanda bu ülkenin Ulaştırma Bakanı, öyle değil mi?

Şimdi siz bütün temennisi Trabzonspor’un şampiyonluk ipini göğüslemesi olan bir Ulaştırma Bakanından “Avrasya Tüneli’ne yapılan “fahiş zam” ile ilgili bir “açıklama” bekler misiniz?

Belki de bizim görmediğimiz şeyler var.

Mesela Trabzonspor’un şampiyon olmasıyla Trabzon şehrinin ve haliyle Trabzonluların psikolojisi düzelebilir. Mevcut hükümet ve bürokrasi de ekseren Trabzonlulardan teşekkül ettiği için ülkenin psikolojisi düzelebilir.

O durumda yine bir Trabzonlu olan Ekrem İmamoğlu, memleket depremin acılarını yaşarken herkesin şaşkın bakışları arasında tatile gidip kariyerine zarar vermezdi. Hatta belki İstanbul’un yarım kalmış yolları ve metrolarıyla da ilgilenebilirdi.

Yani Ulaştırma Bakanı ülkenin menfaatleri için Trabzonspor’un şampiyon olmasını istiyor olabilir, değil mi?