• DOLAR 34.312
  • EURO 37.22
  • ALTIN 3018.549
  • ...

“Cumhuriyet” adındaki Kemalist gazete, Peygamber Sevdalıları Platformu’nun Türkiye geneli düzenlediği “Siyer Yarışması”nı kriminalize ederek sabote etmeye çalıştı.

“Hizbullah okulda” manşeti atarak aklınca “teröre prim verildiğini” söylemek istedi.

İğne ve çuvaldız meselesini hatırlatarak işin içinden çıkabilir, mezkur gazetenin yazar ve yöneticilerinin “PKK ve FETÖ’ye destek vermek”ten suçlandıklarını ve ceza aldıklarını söyleyebilir, bu durumda başkasına sataşmanın klinik yönlerine işaret edebilirdik.

“Gerek yok” dedik ve klasikleşmiş olan “İslam düşmanlığı” zihniyetini eleştirdik.

“Adamların tıyneti bu” dedik ve fazla da önemsemedik.

Ama bu arada “bizim mahallede” titr ve müktesebatını sürekli gösteren birinin anlaşılmaz bir “sataşmasına” maruz kaldık.

“Sosyoloji” okumamışların meseleleri “sosyolojik” açıdan tahlil etmeleri karşısında tepki gösteren bir “Sosyoloji profesörü”…

Ergün Yıldırım’dan söz ediyorum.

Bu arada eğer isterseniz isminin önüne “Prof. Dr.” ünvanını da yazabilirsiniz.

Cumhuriyet Gazetesinin haberi üzerine sosyal medya hesabından şunu paylaşmış Yıldırım:

“MEB da yoga ve Toplumsal cinsiyet eşitliği projeleri ne kadar yanlış ise bunlara alternatif kimi arkaik ve radikal din anlayışlarının önünü açmak da o kadar yanlış.”

Olduğu gibi aldık, imla hatası varsa Yıldırım’a aittir.

Doğrusu bu “derin sosyoloji bombardımanı” karşısında donakaldık.

Kelimeleri bile anlamak için epey uğraşmamız gerekti.

Mesela “Arkaik” nedir?

Tüm “sosyoloji bilmeyenler” gibi sözlüklere başvurduk ve önümüze şu tanımlar çıktı:

-Tarih ve arkeolojide, erken bir dönemi veya `klasik dönem` öncesi bir arkeolojik kültürü tanımlar.

-Yunan Arkaik Dönemi (yaklaşık MÖ 800 - MÖ 500).

-Güzel sanatlarda klasik çağ öncesinden kalan.

“Sosyoloji profesörünün” gönlü kalmasın dedik ve “sosyoloji sözlükleri”ne de baktık; ama farklı bir tanıma rastlayamadık.

Tabii “Arkaik” kelimesine bakarken bir de önümüze çıkan “Klasik çağ öncesi” ifadesi ile uğraşmak zorunda kaldık.

Klasik çağ için “Milattan Önce 800 ile Milattan Sonra 500 yılları” gösterildiğine göre Arkaik dönem denilen tarih bundan çok öncedir.

Yani meseleden habersiz olan biri “Sosyoloji profesörü”nün bu mesajını okuduğunda “Herhalde Ergün Bey okullarda Hititler, Asurlular, Neolitik, Mezolitik, Kalkolitik dönemlerle ilgili sınavların yapılmasını ve gençlerin kafasının bu tip şeylerle doldurulmasını istemiyor” zehabına kapılacak.

Mesela Sümerler meselesi var ki, son derece kafa karıştırıcıdır.

Önümüzde Muazzez İlmiye Çığ gibi, Abdullah Öcalan gibi “Sümerologlar” çıkıyor ve hem tarih hem din hem de kültür yeniden yorumlanıyor. Sanıyorum bu iki isim de sosyolojinin değil de psikolojinin alanına girdikleri için yaptıkları ve söyledikleriyle “Sosyoloji profesörü”nü de rahatsız ediyordur.

Neyse, biz tekrar “Arkaik” meselesine dönelim.

“Sosyoloji profesörü” eğer lütfederlerse bize Peygamber Efendimiz’in siyeri ile “Klasik çağ öncesi” arasındaki bağı izah etseler…

Peygamber Sevdalıları Platformunun Türkiye’de ilk kez Siyer Sınavlarını başlatan STK olduğu, uzun zamandır açık alanlarda “Peygamber’i anma etkinlikleri” düzenlediği biliniyorken ve her nedense bu toplumsal hareketlenmenin “sosyolojik” açıdan “Sosyoloji profesörü”nün ilgisini çekmemesini hiç sorgulamayalım diyoruz.

Evet, “Siyer sınavı” ve “Arkaik” arasındaki ilişkiyi öğrenmek istiyoruz.