Dinsiz parti!
Günümüzde artık neredeyse her şey algılar üzerinden yürütülüyor.
Olan değil de algı operasyonu ile oluşturulan yansıtılıyor kamuoyuna ve zihinler bu şekilde şekillendiriliyor.
Operasyona muhatap olduğunuzda ne kadar bağırıp çağırsanız da sesiniz örülen setleri aşmaya yetmez.
“Amacım bu değildi” şeklindeki sözleriniz çok fazla duyulmaz. Duyulduğu yerde de yeterli etkiye sebep olmaz.
Bu operasyonlardan birine MHPli Yusuf Halaçoğlu uğradı.
Ve ilginçtir Hallaçoğlu, Türk Tarih Kurumu eski başkanı olarak birçok kişiye benzer operasyonlar gerçekleştirdi. Birçok kimseyi itibarsızlaştırmak amacıyla farklı inanç ve etnik kimliklerle kamuoyuna lanse etti.
Sonunda onun da başına geldi.
CHP için “Dinsiz, inançsız parti” dediği iddiası ile hakkında bir linç kampanyası yürütüldü.
Şöyle demişti aslında:
“Deniz Baykal`ı seçseydik bize dinsiz bir partinin adayını seçtiniz diyeceklerdi”
Yani Halaçoğlu aslında genelde muhafazakar kesimin kendilerini bu şekilde suçlayacağını söylüyor. Ama dinleyen yok!
CHP`lilerde büyük bir öfke oluştu ve o öfke dinmeyince Yusuf Halaçoğlu, MHP grup başkanvekilliğinden alındı.
Halaçoğlu, görevden alınmasını önemsemediğini belirtmeye çalışırken ulaşamadığı üzüme koruk diyen tilkinin durumuna düştü: “Sıkıntı yok. Grup başkan vekilliği külfetti zaten. Doğrusunu isterseniz, sevindim.”
Gerçekten sevindi mi sevinmedi mi, bilemeyiz, o yüzden bu konuyu burada bırakıp asıl meseleye gelelim.
CHP, bu “Dinsiz parti” söylemine neden bu kadar tepki gösterdi?
Eğer “Dinsiz parti değiliz” diyorlarsa o zaman laiklik ilkesini bu işin neresine oturtuyorlar?
Dinsiz parti değilseler partinin hangi ilkesi, tüzüğü, programı dine uygundur?
Daha somut örnekler üzerinde duralım.
Başörtüsü, Allah`ın emridir ve üç-beş soytarının dışında buna itiraz eden kimse yoktur.
CHP milletvekili olan Nur Serter, üniversitede görevli olduğu dönemde “ikna odaları” kurarak “dinin emri” olan başörtüsünün engellenmesi için büyük bir gayret gösterdi ve vekilliği döneminde de yaptıklarını savundu. Hatta CHP parti olarak yasağın kalkmasına karşı direndi.
CHP`liler HDP`li vekillerle beraber dinin şiddetle yasakladığı iğrenç fiillerin, sapıklıkların meşrulaşması için bir gayret içerisinde olmadılar mı?
Soruyu daha genel soralım: CHP, hangi kanun ve yönetmelikte dini hassasiyetlerin gözetilmesini istedi?
Aksine her zaman “Biz laikiz ve kanaatimize göre devlet dinlere eşit mesafede olmalıdır” şeklinde bir görüşleri olmadı mı?
“Devletin dinlere eşit mesafede olması” aslında hiçbir dinin kurallarını dikkate almamak yani “dinsizlik” demek değil midir?
Hatta biraz daha geriye gidelim.
CHP`nin kurucusu Kemal Atatürk`tür.
Atatürk`ün son meclis konuşmasında söylediği şu sözlere dikkatle bakın!
“Bizim devlet idaresinde ki ana programımız CHP programıdır, bunun kapsadığı prensipler idarede siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır; fakat bu prensipleri gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır, biz ilhamlarımızı gökten ve gaipden değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.”
Atatürk`ün 1931`de liseler için hazırladığı iddia edilen “Medeni Bilgiler” kitabında geçen ve ona ait olduğu konusunda yalanlanmayan cümlelerini okuyalım:
“Din dediği şey, bilinmeyen inanç dizgelerine ve gizle karışık emellere kör bağlılıktan başka bir şey değildir. Tarih bize öğretir ki, bütün dinler, milletlerin cehaletlerinin yardımıyla, utanmaksızın Tanrı tarafından gönderildiğini söyleyen adamlar tarafından tesis olunmuştur. Tüm dönemlerde toplumun kutsallaştırdığı boş düşüncelerden tehlikesizce sıyrılmak imkânsızdır.”
Sonuç olarak…
Gerek tarihinde, gerek kurucuları açısından dine ve dini değerlere hiç de iyi bakmayan, dini hayatın zayıflatılması için 90 yıldır kanunlar çıkarak bir partinin şimdilerde “dinsiz parti” nitelemesine öfkelenmesini anlamak gerçekten de mümkün değildir.
Karşı çıkıyorsanız siz de tezlerinizi öne sürün ve dine yaklaşımınızın negatif olmadığına dair belgeler sunun!
Camilerin CHP yönetimi döneminde ahıra çevrilmediğini, Kur`an eğitiminin yasaklanmadığını ve buna karşı olmadığınızı söyleyin. Hacca gitmeyi “Araplara para kaptırmak” olarak tanımlayan üyenizin yanlış yaptığını belirtin!
Öfkelenmek ile bir şey elde edemezsiniz.