• DOLAR 34.606
  • EURO 36.679
  • ALTIN 2918.179
  • ...
İslam Dünyası ve mazlumların umudu sayılan sayın Cumhurbaşkanımız daha önceleri bir konuşmalarında zindandaki Müslümanları kastederek; "FETÖ kumpaslarıyla 5, 10 ve 15 yıldır hapiste olan insanlar vardır" demişti. Sayın Erdoğan'ın  bu önemli tespitinden sonra Yusufilerin aileleri, yetkili makamların gerekli adımı atacaklarını ve yeniden yargılanma yolu açılacağı beklentisi içine girmişlerdi.
 
Ancak bu sözler üzerinden aylar geçmesine rağmen hükümetten tık yok. Şu durumda konunun üzeri örtülmüş gibime gelmektedir. Belki de sn. Erdoğan, meseleyi gündemine almak için uygun zaman ve zemini gözetmektedir. Kanaatim bu yönde. Yanılmıyor da değilim. Siz bu yoruma ister öznel bir yorum, ister hüsnü niyetten kaynaklanan bir yorum deyiniz. Nesnel olanı ise; Yusufların halen zindanda olmasıdır. Evet, bana öyle geliyor ki Yusuflar zindanda unutuldu ve umutları başka baharlara bırakıldı.
 
Fetö'nün kumpaslarıyla derdest edilen mazlumların serencamı yıllardır devam etmektedir.   Yusufların kolluk ifadelerinin işkence ile alındığına, hazırlanan düzmece belgelerin de zorla imzalatıldığına alem şahittir. Dahası, Fetöcülerin marifetiyle hazırlanan bu ebatlı dosyalara, hukuki bir kılıf da uydurularak karara bağlandığı malumunuzdur.
 
Eh ne demişler? Minareyi çalan kılıfını da uydururmuş. DGM'lerde dünyada eşine az rastlanır yargılanma sahnelerine şahit olundu. Yusuflar mahkeme yollarında yıllarca git gel yaşayarak bir çeşit engizisyona tabi tutuldular.
 
Doğrusu o gün alınmış kararların yok hükmünde sayılması gerekmektedir. Çünkü dün DGM'lerde bu dosyaları karara bağlayan ve Yargıtay sürecinde ivedilikle onayan zevat, bugün ya Fetö'den yargılanmakta veya hüküm giymiş bulunmaktalar.
 
Adli İlahi tecelli etmiş olmalı ki dün hakim ve hükmetme konumunda olanlar bugün mahkum konumundadırlar. Allah büyüktür. Büyüklerimiz; Dünya yapma etme dünyasıdır demişlerdi ya. Arapların "Men Dakka dukka" darbı meseli meşhurdur. Yani çalma elin kapısını, çalarlar kapını. Birçok mazlumun ahını alırsanız olacağı budur.
 
Derin güçlerin fiziki ve psikolojik baskılarına maruz kalan mazlumlardan ruh ve beden sağlığını kaybedenler bile oldu. Yusufilerin gençliği çalındı. Ömürlerinin baharında gözlerini zindanda açtılar ve Hz. Yusuf'a arkadaş oldular. Zindan onları, onlar da zindanları eskittiler.
 
Halk arasında, sessiz ve sakin kimselere yapılan zulüm ve haksızlığı anlatmak için "Vurun abalıya" deyimi işte tam da Yusufların halini anlatmak için uygun düşmekte. Geçmişte zaafa uğratıldığımız için mağduriyetimizi duyuramamış idik. Çünkü sesimizi batılı Müslümanlara duyuracak ne bir medya organımız ne de basınımız vardı. İslam düşmanlarının karalamaları yanında dostların sitemi de cabası idi. O gün fasıkların getirdiği haberlerle amel eden dostlarımıza, Yunus'un diliyle cevap vermekten başka çaremiz kalmamıştı:
 
Biz dünyadan gider olduk.
Kalanlara selam olsun.
Bizim için hayır dua,
Edenlere selam olsun.
 
25 yıldır zindanda kalan Yusufi Ömer Faruk Aykan, Sn. Erdoğan'a  bir  mektup kaleme alıp mektubunda zindanda yaşadığı çileyi, yargılamalar esnasında  çifte standartlar  uygulandığını ve  kişiye göre muamelede  bulunulduğunu anlatmaktadır. Mektubunda, Cumhurbaşkanına defalarca suikast girişiminde bulunanların dahi af edildiğini, kendilerinin ise zindanda  unutulup çürütüldüğünü ifade etmektedir.
 
Daha önce ErgenekonBalyoz, Ay Işığı ve Sarıkız adlarıyla darbe girişiminde bulunan paşaların tamamı hapisten salıverildi. Kudretli paşalar, devlete astronomik rakamlarla ifade edilen tazminat davaları açıp çuval çuval para kazanmadılar mı? Klasör dolusu deliller bu kudretli paşalar için toplanmamış mıydı? Ne oldu? Adamlar şimdi dışarıda paşa paşa dolaşmaktalar mı? Var mı gölgelerine yan bakan? Haşaa...
 
İnsanın; adaletiniz buysa üstü kalsın diyesi gelmekte. 25 yıldır Yusuflar hala zindanda. Oysaki adalet herkes için eşit tecelli etmeli değil miydi? Eğer hukukun üstünlüğü esas alınsaydı,28 Şubat süreci mağdurlarının da yeniden yargılanması gerekmez miydi? Meğer  asıl olan hukukun üstünlüğü değil de üstünlerin hukuku imiş haberimiz yokmuş.
 
Haksız gerekçelerle çeyrek asırdır zindanlarda solan güllerimiz, özgürlüğü elinden alınan Yusuflarımız vardır.
 
Rabbim hastalık ve hapis musibetini hepimiz için hayra inkılap eylesin