• DOLAR 34.305
  • EURO 37.378
  • ALTIN 3029.208
  • ...

  Nebevi hareketi analiz ettiğimizde İslam’ın nurunu söndürmek için bazı karanlık oluşumlara ve onların “İslami Hareket”i akamete uğratmak için kullandıkları bazı kirli silahlara denk geliriz.

 Başta “İslami Hareket”i küçümseyerek alay ve hakaretler yağdıran karanlık oluşumlar, daha sonra hareketin teşkilatlı ve ciddi bir yapı olduğunu anlayınca; işkence, hapsetme ve öldürme gibi yollara başvurmuşlardır. Bundan da netice alamayınca İslami Hareket’in takipçilerini şüpheye düşürmek ve insanlar arasında dalga dalga yayılmasını engellemek için ağız birliği yapmak ve propaganda malzemelerini belirlemek için Daru’n-Nedve’de toplantılar tertipleyip içerik ve programları üzerinden “İslami Hareket”i eylem ve hareketleri üzerinden de öncüsünü itibarsızlaştırma politikası yürütmüşlerdir. Lideri büyücülükle, şairlikle, karma karışık düşler görmekle ve delilikle itham etmişlerdir. Ayet-i Celilelerde;

  “Onlar, “Hayır, bunlar karma karışık yalancı düşlerdir. Hayır, onu kendisi uydurdu; hayır, o bir şairdir…” dediler.”(Enbiya 5)

 “İşte böyle! Onlardan öncekilere hiçbir peygamber gelmemişti ki, “O bir büyücüdür” yahut “bir delidir” demiş olmasınlar. Onlar bunu birbirlerine tavsiye mi ettiler (ki hep aynı şeyleri söylüyorlar)? Hayır, onlar azgın bir topluluktur.”(Zariyat 52-53) buyrularak bu kirli propagandalara işaret edilmiştir.

  O da yetmemiş bazı ilişkilendirmelerde bulunarak itibarsızlaştırmaya gitmişlerdir. Ayette konuyla alakalı; “Andolsun ki biz onların, “Kur’an’ı ona bir insan öğretiyor” dediklerini biliyoruz. İma ettikleri kimsenin dili yabancıdır. Bu Kur’an ise gayet açık bir Arapça’dır.”( Nahl 103) buyrulmuştur.

  Bu karanlık odakların gündem saptırma, yasaklama, boykot, suikast, uluslararası kamuoyunda karalamak ve geri iadeleri gibi yığınla kullandıkları yöntemler olmasına rağmen hepsini burada verme imkanımız yoktur. Yalnız özellikle birkaç noktanın altını çizmek istiyorum.  

  Ayette; “Onlar, bunları(kirli propagandalarını) birbirlerine tavsiye mi etti?” buyurduktan sonra “Hayır! Onlar azgın bir topluluktur.” Buyurarak azgın toplulukların her zaman benzer vasıflara sahip olduklarını bizlere hatırlatmaktadır. Evet! İslam düşmanları dün nasıl hareket etmişlerse bugün de aynısını yapmaktadırlar ve yarın da aynısını yapacaklardır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Ki bugüne kadar ulaşan birçok İslami hareketin ve liderlerinin aynı şeye uğradıklarına şahit olduk ve oluyoruz. Allah’a şükürler olsun ki; öyle mucizevi bir kitaba ve güzel bir hayat ve hareket kitabına sahibiz ki İslam düşmanlarının en ince yönlerine ve psikolojilerine kadar; hatta düşünürken kullandıkları vücut dillerine kadar bizi haberdar etmiştir. Örneğin; “Çünkü o, düşündü taşındı, ölçtü biçti. Kahrolası nasıl da ölçtü biçti! Yine kahrolası, nasıl ölçtü biçti! Sonra baktı. Sonra kaşlarını çattı, suratını astı. En sonunda, kibrini yenemeyip sırt çevirdi...(Müddessir 18-25) ayetinde ve benzeri birçok ayette bu karanlık odakların vücut hareketleri bile bize ulaştırılmıştır.

   Önümüzde duran bunca hakikatten sonra hiçbirimiz, evet! Hiçbirimiz günümüzde İslam’a karşı girişilen hiçbir eylemi plansız, programsız, organizesiz ve karanlık odalarda, karanlık masalarda ve karanlık tipler tarafından çizilip oynanmadığını, oynatılmadığını iddia edemez. Bugün bu oluşumların aldıkları kirli kararları yaymaya çalıştıkları gazetelerinin, TV’lerinin, ajanslarının, partilerinin, derneklerinin, dergilerinin vb. araçlarının olmadığını iddia edemez. Bunda hemen hemen hepimiz hemfikiriz. Yalnız bu hakikate rağmen belli bir organizasyonla hareket eden bu alçak yapıların mikrofonlarına İslami yapı ve kişilerle alakalı menfi bir şekilde demeç veren ve karanlık odakların ağızlarını kulaklarına vardıran kimi yazarların, çizerlerin, alim ve cübbeli şahısların eğer akıllarını yitirmemişlerse ya bu karanlık organizasyonların merkezinde yer aldıklarından ya da bir parçası olduklarından(doğrudan veya dolaylı) kimsenin kuşkusu olmasın.

  Yoksa bir Müslüman’ın kalkıp küfrün organizeli bir mikrofonunda kardeşlerinin aleyhinde borazanlık yapması akıl karı mıdır?

  Selam ve dua ile