• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

İslam âlimleri kurban olarak kesilecek hayvanların deve, inek, koyun ve keçi olması hususunda neredeyse icmâ etmiştir. Sadece tebe-i tabiînin büyük muhaddislerinden Hasan Bin Sâlih, vahşi ineğin (antilop) yedi, geyiğin bir kişi için kurban olabileceği hususunda görüş belirtmiştir. (İbn Rüşd, Bidâtü`l Müctehid, s.421)

Kurban olarak kesilecek olan hayvanlarda itibara alınan yaş sınırı şunlardır;

- İnek: Hanefi, Hanbeli ve Şafiilere göre iki, Malikilere göre ise üç yaşını doldurmalıdır.

Koyun: Hanefi ve Hanbelilere göre (iri olması şartıyla) altı ay, Şafii ve Malikilere göre ise bir yaşını doldurmalıdır.

- Keçi: Hanefi, Hanbeli ve Malikilere göre bir (Vehbe Zuhaylî, El Fıkh`ul İslamiyyu c.3 s.614), Şafiilere göre ise iki yaşını doldurmalıdır. (İmam Nevevî, Minhâcu`t Tâlibîn s.597)

Deve: Her dört mezhebe göre beş yaşını bitirmelidir.

Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifte der ki: Dört hayvanın kurban edilmesi caiz değildir: Belirgin şekilde bir gözü kör olan, belirgin şekilde hasta olan, bir ayağı topal olan ve de kemiğinde ilik kalmayacak şekilde zayıf olan hayvanlar. (Tirmizî, Muvattâ, İbn Mâce, Ebu Dâvud)

Sahih olarak varid olan bu hadiste geçen ayıplara haiz hayvanlar ittifakla kurban olmaz. Ancak bunlara cüz`î olarak sahip olan hayvanlar kurban edilebilir. Zira hadiste geçen “beyyin/açık” lafzı, bununla ilgili ölçüyü açıkça belirtmektedir. Mesela bu ayıplardan sakatlıkla ilgili ölçü, hayvanın kurban edilecek yerlere kendi kendine zorlamaksızın gitmesidir. Bunlara binaen;

Bir veya iki gözü, dili, kulağı, burnu, kulağı, eli, ayağı, memesi, meme uçları ve kaba et kısmı (kuyruğu) tamamıyla kopan hayvanlar kurban olmaz.. Bunun yanında; kulağı delik olan, boynuzu beynine ulaşmayacak kadar kopan, yeme içmesine engel olmayacak kadar serkeşlik etmeyen hayvanlar kurban olarak kesilebilir. Şafiilerin aksine Hanefilere göre dişlerinin çoğu giden hayvan kurban olmaz. Özetle hayvanla ilgili ölçü, etinin azalmasına sebebiyet veren kusurlardan beri olmasıdır.

Söz konusu özelliklere sahip hayvanları kurban için bu şekilde satın almak caiz değildir. Ancak hayvanı satın aldıktan sonra bu kusur kendilerinde oluşursa ve yenisini alma imkânı yoksa bu şekilde kurban edilebilir. (Vehbe Zuhaylî, El Fıkh`ul İslamiyyu c.3 s.618)

İğdiş edilmiş yani husyeleri alınmış hayvanı kurban etmekte bir sakınca yoktur. İmam Ahmed'in rivayetine göre, Ebû Râfi' (radiyallahu anh) şöyle demiştir: “Allah Rasûlü iğdiş edilmiş iki alaca koyunu kurban etti. Çünkü koyunun eti daha hoş ve lezzetlidir.”

Hamile olduğu bilinen hayvanın kurban olarak kesilmesi cumhurun aksine Şafii mezhebine göre caiz değildir. Çünkü hamilelik, eti heder edebilir. Ancak hayvan kesildikten sonra karnında ceninin olduğu görülürse, annesi gibi kurbana dâhil edilir. Cenin ölü olarak çıkmışsa; kıllanmış olsun, olmasın eti yenilebilir. Eğer canlı ise annesi gibi kesildikten sonra yenilir. (İbn Teymiyye, Mecmû`ul Fetâvâ c.26 s.307)