Afganistan, Yemen, Suriye… Nereye Yardım Etmeli?

Önce şunu söyleyeyim, nereye istiyorsak, oraya yardım edelim. Kime istiyorsak, ona yardım edelim. Ama bir lira ile dahi olsa yardım edelim. Zaten hayatımızın bir parçası olan israf nedeniyle bizim için bir liranın bir zerrelik değeri yok, ama o bir liranın bazı ülkelerde bir kişinin bir günlük yiyeceği olduğunu bilelim.

Ülkemizden başlayarak dünyaya baktığımızda, yardıma muhtaç çok insan ve yardıma muhtaç çok ülke görürüz. Hele hele savaşın olduğu ülkeler daha bir muhtaçtırlar. Bu ülkelerin çoğu da maalesef Müslümanlardan oluşmaktadır. Kimi ülkeler savaşmakta ve kimilerinde de iç savaş var. Malumumuz, emperyalistler artık kendi aralarındaki savaşları bile coğrafyalarımıza taşıdılar. Rekabet ve vesayet savaşlarını bizim ülkelerimizde vermektedirler. Hatta kimi yerlerde yöneticilerimizin ve içimizdeki işbirlikçilerinin yardımlarını da alarak… Onların, deyim yerinde ise bir askerlerinin bile burnu kanamazken, bizim ülkelerimizi baştan sona harabeye çeviriyorlar. İstedikleri silahları kullanıyorlar. Kanımızı oluk oluk akıtıyorlar. Tecavüzler, gasplar ve diğer vahşetler de cabası… Bunlar üzerinde düşünmemiz ve böyle geldi, ama böyle gitmemeli diye üzerimize düşeni yapmamız gereken konulardır. Bununla birlikte yapmamız gereken diğer iş ise, gücümüzün yettiğince yardımlaşmaktır. Yani bizde olan ile yardım etmek...

Yardımda önceliğimiz farklı olabilir. Yani kimimiz Yemen’i, kimimiz Afganistan’ı ve kimimiz başka bir ülkeyi önceleyebilir. Olsun. Kalbimiz neresi için mutmain ise, oraya yardım edelim. Yukarıda da dediğim gibi, az veya çok demeden, yardım edelim. Tarihimizde, “Sanki Yedim Camii” diye bir olay var. Bir kardeşimiz, yediğinden, içtiğinden kıstığı para ile yıllar sonra mütevazı bir cami yapabilmiştir. Bana öyle geliyor ki, değil yediğimizden kısmak, yapmakta olduğumuz israfı dahi yardıma dönüştürüp infak etsek, aramızda asgari geçim sıkıntısı yaşayanlarımız olmayacaktır. Aramızda derken, bugün savaş yaşayan ve yaşamayan bütün İslam ülkelerini de katıyorum. Bu vesile ile hem kendimizi bir israf sınavından geçirelim ve hem de dışarılara kadar uzanalım. Allah’ın bize verdiği nimeti yine Allah katında kâra dönüştürelim.

Kendi adıma, yardımda bu aralar Afganistan’ı önceliyorum. Çünkü 40 yıl süren savaş yetmezmiş gibi, küffarın Afganistan’a saldırıları bu kez de ekonomik, diplomatik ve ambargo şeklinde devam etmektedir. Siz de başka bir yeri önceliyor olabilirsiniz. Sonuçta hepimiz ecrini Allah’tan bekliyoruz. Yardım edelim ki, yardım edilelim.

Not: İnşallah bundan böyle Perşembe ve Pazar olmak üzere haftada iki kez yazacağım. Dualarınızı, eleştiri, uyarı ve katkılarınızı esirgememeniz dileğiyle…