• DOLAR 34.649
  • EURO 36.384
  • ALTIN 2932.005
  • ...

Son günlerde yapılan akla ziyan bir teklifti bu; Ramazan ayı ertelensin!

‘Çünkü' diye başlayan ve yine akla ziyan cümlelerin peşi sıra geldiği seviyesiz muhabbetler de cabası....

Özellikle konunun uzmanı edasıyla konuşan iki bilirkişinin (!) konuşmaları tam bir komediydi.

Ne mi vardı bu konuşmalarda?

Mesela; Camilerin kapalı olması gerektiği, dolayısıyla teravih namazının kılınamayacağı, teravih kılınamadığından, Ramazan' ın tamamlanamayacağı, iftarların toplu olma gerekliliğinin (!) bu süreçte yerine getirilemeyeceği, bayram alış- verişinde sosyal mesafe kurallarının ihlâl edilebileceği gibi, kendilerince tutarlı zannettikleri birçok tutarsız teori...

Bu ifadelerinden ve yorumlarından, aslında kendi toplumlarına ve İslam Dinine karşı ne denli Fransız kaldıkları aşikârdı doğrusu. Asıl maksatları; Müslüman mahallesinde salyangoz satmaktı belli ki.

Aslında herhangi bir konuda bilgi edinmek istenildiğinde, o konunun uzmanlarına gidilir, konuya vakıf olanlardan bilgi edinilir. Fakat nedense söz konusu din olunca, herkes uzman kesilir ve herkesin muhakkak söyleyeceği bir kaç söz olur. Bazen bu vesileyle,  toplum arasında kültürlü, bilgili, bilmem kaç diploması var denilen şahısların, din konusunda katmerli cahil olduklarına çokça şahit olmuşuzdur.

Hele bu kıvamdaki malum basın- yayının geçmişteki hezeyanlarını halâ unutmadık...

Örneğin 25 yıl önce, laikliğin bekçiliğini (!) yapmakla meşhur gazetenin “Hac bu yıl Kurban Bayram'ına denk geldi” manşeti...

Sık sık hatırlara gelen, acı acı güldüren bu cahilane ifadeyi bir daha duymayız derken, 2013‘te farklı bir gazete,  şöyle bir başlıkla yaptığı haberle, ‘yok artık!’ dedirtti.

“Hac bu yıl Kurbana denk geldi...”

Sene 2020, maalesef yine benzer cahilane ifadeler;

“Ramazan ertelensin!”

Artık din cahilliğinden, hüküm koyma ve hüküm kaldırma cüretkârlığına evrilen acınası güruh; hangi hakla bu hadsizliği yapabiliyor anlamak mümkün değil. Galiba cüretkârlıkları cahilliklerinden… Rabbimiz, Yüce Kitabında Ramazan ayı ile ilgili şöyle ferman buyuruyor:

“Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.”(Bakara,185)

Rabbimizin vaktini, muhtevasını belirlediği bu ayın, vaktiyle muhtevasıyla oynama hadsizliğine düşenleri, hadlerin bildirileceği o çetin hesap gününde hadleri hak ile bizzat bildiren Allah Azze ve Celle'ye ısmarlıyoruz!

Alışageldiğimiz geçmiş Ramazan aylarından farklı olacak bu Ramazan; aile büyüklerimiz çocuklarımız, gençlerimiz aynı sofrada bir araya gelemeyecek, adeta cennet bahçelerinden bir esinti olan kalabalık mukabele halkalarımız olmayacak, Ramazan gecelerinin adeta manevi aksiyonu olan toplu teravih coşkusu olmayacak. Ve daha birçok güzellik… Yıl boyunca özlem duyduğumuz güzellikler.

Ancak Rabbimizin bizim için seçip ikmâl ettiği aziz dinimizde her zamana ve şarta göre ibadet ve kulluk etmenin yolları mevcuttur elhamdülillah.

Bazı acizler bilmese de istifade edebileceğimiz itikâf sünneti var. Tabi onlar ihtilaf peşinde olduklarından, tüm Ramazanı bir itikâf tadında geçirmeye talip Ramazan aşığı müminlerden de bihaberler.

Fakat şunu da hatırlatalım, ertelenmesi mümkün olmayan Ramazan ayında, bazı şeyleri ertelersek çok isabetli olacak. Hatta tamamen çıkarsak!

Elimizden hiç düşmeyen telefonlarla olan meşguliyetlerimizi, sosyal mesafe derken, büsbütün sosyal medyaya hapsolan yığınla insan var. Velev ki hayırlı paylaşımlar olsun. Ayet, hadis paylaşmaktan Kur' an okumaya bile fırsat bulamayacak kadar. Bu konuda denge çok önemli. Gereksiz ve zararlı paylaşımları ise zaten tamamen çıkarmalı hayattan.

Maddi – manevi israfa neden olan,  tüm meşguliyetler, ev içinde de olsa zaman israfı vb. tüm etkenler.

Mübarek Ramazan ayı, verimli ve bereketli geçince, tüm seneye tesir ediyor. O yüzden bazıları Ramazan ayından hiç haz etmezler. Bu nedenle fırsat bu fırsat deyip ertelensin diye bir teklif getirdiler. Boylarının ölçüsünü de aldılar.

Rabbimiz Ramazan aşığı tüm müminlere, Allah'ın boyasına boyandıkları, ibadetlerde meleklerle yarıştıkları, infakta Hz. Peygamber (s.a.v) misali, rüzgâr gibi estikleri, tefekkür ve zikirle bir Hirâ halvetinde Rahman’ la buluşmanın nasip olduğu bir Ramazan geçirmeyi nasip etsin.

Hira'dan sonrası, ihya, inşa ve manevi inkılaplar olsun!