Ümmetin Üç Zindanı
Ene zehrini içmiş ve vehn virüsüne bulaşmış olduğundan gayrısına sosyal mesafesini kibir ve ucub ile koruyan "ene hazretleri" zindanı. Ego krallığına dönüşmüş beden yığını. Ergen benmerkezciliği engeline öylece takılı kalmış, gelişim evrelerini tamamlayamayan eksikler. Yetersiz ve gereksiz, gayesiz ve gayretsiz, sorumsuz ve verimsiz ucublar. Enesini, egosunu beslemek için tüm dünyayı aç bırakmaktan geri durmayan bencil. Her zaman ve zeminde asla gayrısının haklı olmadığı haksız. Nefs-i firavununa kul köle olmaktan haz alan hazsız. Uşaklık ve ukalalık hep bu zindanda kişilik haline gelir. Bir de buna vehni ekledin mi olur sana despot veya çer çöp.
Taassup katranına batırılmış mezhep, meşrep sınırlarına boğdurulmuş dogma fikirlerden müteşekkil "bendense doğrudur" zindanı. Bu tam manasıyla fikirsel bir bağnazlıktır. Düşünsel bir bağımlılık ve aklın rafa kaldırılmasıdır. Bu zindanın demir parmaklıkları diğer iki zindan gibi kırılmaz olsa da net görünür değil. Tarafgirlik ve taraftarlık gibi. Psikolojik bir saplantı yani.
Mukaddes olarak lanse edilen, yapay çizgilerle belirlenmiş, onsuzluğu düşünmeye bile yeltenemeyen "kutsanmış devlet" zindanı.
Seküler timsah, yakaladığı avı bir seferde yutamayacağını anlayınca sykes-picot anlaşmasıyla parçalara ayırmış. Lezzeti kaçmasın diye de her bir parçayı ulusbuzluğuna koymuş. Sırası geldikçe...
İç içe geçmiş bu üç zindan, biri diğerinden karanlık. Zifiri mi zifiri... Birinde mahkum olan zamanla diğerlerinde de mahkum oluyor.
Öyle ki zindanlardan birine düştün mü diğerlerine girmek için iştiyakın oluşur.
Üç zindana birden girmek için bir zindana düşmek yeterli. Her birey için hangisinin ilk hangisinin son olduğu belli değil. Sıralama bireysel. Kişiden kişiye değişir.
Yüz yıla yakındır ümmet yediden yetmişe bu üç zindana doldurulmuş durumda. Yeni nesil buralarda doğmuş olduğundan çoğu mahkum olduğunun farkında bile değil. Bunu bir şekliyle fark edenler manen ve vicdanen dayanılmaz acılar içinde kıvranır olsa da el mahkum, beden mahpus...
Körler arasında görmek kusur, hür ve özgür olma niyeti bile terörizm ile yaftalanabilir düzeyde.
Kafeste yumurtadan çıkmak için gagasını kullanan yavru kuşa kanatları ne yapabilir ki? Yumurta kırılmadan kafesler kırılmalı, zindanlar yıkılmalı...
Bir anda her üçünden firar etmek ise imkansız gibi.
Gazze'de işlenen vahşet ve soykırım dört yüz günü aşkındır kan dondururcasına devam ederken, iki milyarı aşkın ümmetin tek bir adım atamayışının nedeni işte bu zindanlardır.
Direniş kahramanlarının destansı cihadı akıl almaz derecede şanla, şerefle devam ederken gayretsizlik içinde bir an bile utanamayışımızın nedeni de işte bu zindanlarımızdır.
Kardeşlerimizin kanıyla, feryadıyla beslenen vahşi siyonistlerin secdeli işbirlikçilerine hışt bile diyemeyişimizin asıl nedeni de...
Rabbim bizi Gazzeliler misal hür ve özgür kılsın. Üç zindanımızı da yıkacak feraset-cesaret bahşeylesin.